"GECELEYİN YAYLADA PARAGAF YAPACAĞUK, SEVDALİ AŞIKLARA TÜRKİLER ATACAĞUK" Her cuma akşamı saat 21:00'de bu başlık altında buluşuyor ve paragaf yapıyoruz. Elbet de davetlimizsiniz!..
Geçen hafta ne oldu sorsam "Bobayroslu"ya
Hızlı hızlı yazarsun ismini koy ortaya
Hele bir tanışalım düşmeyelim hataya
Teker teker yazılsın kural böyledir derim....
Şu Muhammet Kama nın kafası karışıtur
Kınamayın hiç onu yüreği çok yaralıtur
Selam verdi burada hanıya neredetur
Sabırlı olursa eğer kendi kazanır derum.
Encümen-i Daniş mi sen kaçınci notersun
Büyük harfle konuşma Yargıtay’dan dönersun
Çoluk çocuk katleden İsrail’den betersun
Duayı saklı tuttum bilsen acap ne derum
Oto-Garda emanet veyahut yedi emin
Her limana uğrarsun öyle yüzeyur gemin
“şak şak”lara aldan ma sağlam değil o zemin
Kayar gider altundan zannetme ki oh derum
Merceğe koydum seni görmek içun haluni
Velev ki “anzer” olsan satın almam balını
Taş mı attım ben sana ne kırardın dalımı
Ömür bitti tükendi dost kalalım ben derum
“Kabe” hurması olsan surmem seni dilume
Tutmaz oldi kalemi ceza verdum elume
Erkenden hazan geldi tomurcukken gülüme
Çiçeklere dokunman brakın büyüsün serim
O havalar ne idi sağ gösterup sol vurdun
Rakibun mi var idi kendini boşa yordun
Sen beraat ettun mi ne yüzle hesap sordun
Keskin sirke küpüne zarar veriyor derim
Ben haddimi bilirim aşmayalım çıtayı
Saygıda kusur etmem verseniz de dünyayı
“Kankasına” iade bu büyük iftirayı
Kabullenmem Vallahi tepkimi hemen derim
Cehalet baki kaldı sorunlar ertelendi
Kıymete bindi “ayak” durumu dengelendi
Kuralsızlık kuraldır çok şükür!!! belgelendi
Anlamayan olursa yine de aynı derim
Künyeyi merak ettin ezilirsin altında
Bobayıros denginiz durursenuz tadında
Bazı dostlar özeldir “evliya”nun katında
buyurun dergahuma dostlara bunu derum
Kuralsızlık kabulse ne sorarler ayağı
“hizblerine” uymadım layık gördü dayağı
Görmeyeli değişti adam oldu bayağı
Bunun için bir fıkra , onu da bir gün derim
Coşkun sende hoş geldun iki hafta yokıdun
Gittiğin düğünlere bizim içun ne dedun
Anlaşılan onlarda nede güzel eğlendun
Bu hayırlı işler sana hep nasıp olsun derum.
BİR SELAM GÖNDEREYİM GÜNLER SONRA BURADAN
AÇIKLAMA BEKLEMAN BOBAYROSLİ USTADAN
UMUT KESİLMEMİŞTUR EVEL ALLAH HASTADAN
GEÇ KALMIŞ OLSAM BİLE SELAMİ ALUN DERUM
Sen layık gördü isen "adam" desunler bana
Kuralı ben koymadım öyleymiş bu gaybana
Sorumdan bunaldıysan daha yazmam ben sana
Oldu olacak artık fıkranı anlat derim....
Dinleyin aziz dostlar bir tasvirat yapayım
Bu kere hedeftedir bu bizim Adnan Ayaz
Herkes alsın yerini ilk celseyi açayım
Mübaşiri atlatır bu bizim Adnan Ayaz
On beş sene mukaddem savaşımız sürüyor
Bizim gemi su aldı onunkisi yüzüyor
“durmak yok yola devam” dört nal ile koşuyor
Pireyi ata koşar şu bizim Adnan Ayaz
Elmas hala doğurdi bu karavaş oğlani
O bile pişman oldi lakin oldu olani
Ne kaybeden üzülsün ne sevinsin bulani
Paçasından insanluk akayur Adnan Ayaz
Edebiyat dehası matematik hocasi
Bilmeyenler önünde “e vay beni “ustasi
Saz çalar türkü söyler sesli şiir hastasi
Mart ayında bağırur şu bizim Adnan Ayaz
Dedim ya yedi emin bilen öyle biliyor
“saf”lara naziredir bıyık altı gülüyor
Ahde vefa kalmadı arşivleri siliyor
Atölyeden düz çıkar şu bizim Adnan Ayaz
Yokluğunda mahkeme dosyasını bağladım
Fiiline altı ay cezasını onadım
Artık bana vuramaz yollarını tıkadım
“kaydesiz “horon eder şu bizim Adnan Ayaz
Bu paragaf son olsun asıyorum kendimi
“bir üzüm hikayesi” kör eyledim rengimi
Ellilikler içinde bulamadım dengimi
Benden size yadigar can dostum Adnan Aya
Değerliydi elbette bilseydi kıymetini
“ayaklara “gelmeyip tepmese kısmetini
Ediplikte edepli tutsaydı heybetini
Not düşerdi tarihe şu bizim Adnan Ayaz
Burdan Kocaeli'ne kucak dolusu selam
Takıldım "Bobayros"a ağır laf der vesselam
Kendini bir tanısam etsem onunla kelam
Yanlışlık olmasın diye sizden rica e"derim...
dost dosta sitem etmez “dostluğa” ayıp olur
Kalın çizgi çekilmez deftere yazık olur
Ağır gelir sözlerim cahillere yük olur
Atadan böyle gördük elbet doğrudur derim
Hayal-i sükut oldum dost bağı hazan oldu
Durulmuyor fırtına gönülde boran oldu
Cevaplar öne geçti hesabı sorar oldu
Haksızlığa isyanım ,kaldırın bunu derim
Bu sözlerim gümüştür dinlersen altın olur
Dosttan dosta nameler ab-ı hayat kan olur
Nifak varsa huzurda bal bile zehir olur
Bu suyu akarına gelin koyalım derim
Akıl yaşta değilmiş bu da bana ders oldu
Kelimeler cümleler her biri kurşun oldu
Hüzünlendi şu gönlüm boynumu büker oldu
Bir haftadır kavruldum açıkça bunu derim
Yüksek dağlar böyledir fırtınası bol olur
Zannetmeyin ufalur “cucuk”lere yem olur
Böyle sürmez bu kavga elbette ki sulh olur
Kavga ile nizada mutlaka barış derum
Tozu dumana kattı şu bizim bobayroslu
Bunda bir hikmet vardur yemez onu şurlu
Ben şifreyi cözdüm şu bizim komşu köylü
Aydinli hocamız dı hatırladın mı derum.
Herkese iyi akşamlar...!!!
Tüm katılımcılara sağlık ve güzel muhabbetler diliyorum...!!!
Sn. POBAYROSLİ..
Dizelerin çok güzel..Birde kendini bir tanıtsan...!!!
Kavga etmek değildi inan benim amacım
Elliliğim ben dedin saygı benim mizacım
"Cucuk"leri hor görme onlar senin ilacın
Korkma yaz ismini kızmayacağım derim....