YENİ SAYFA

[İhsan Şahin]

EDEBİ ALINTILAR


Sevgili dostlar,
Esasında, ana sayfada başlık EDEBİ ALINTILAR olmalıydı... Beceremedim. Sayfanın adı YENİ SAYFA oldu. Burada çeşitli kaynaklardan derlediğim siyasi aktivitelerden ve esintilerden tamamen uzak dini-edebi ahlaki alıntılar ile güzel sözler,fıkralar ve şiirler toplamaya gayret edeceğim yardım ve ilgilerinize teşekkürler

[İhsan Şahin]

Toprak bir gün aynaya dedi ki:
Ay ayna! İmreniyorum sana! Çünkü kim sana baksa, kendini görür; bana bakanlar ise, sadece beni görür!
Ayna toprağa şöyle cevap verdi:
Ey kara toprak, ne beyhude bir dert ile dertlenmişsin. Bilmiyor musun? Ben bana bakanların bugününü gösteririm. Oysa sen, sana bakanların yarınından haber verirsin....�
Bu cevap, toprağın beğenisine gitse de, tekrar dedi:
Belli ki içimi rahatlatmak içindir sözlerin. Söyler misin bana, sana bakanlar, hiç dönüp bakar mı bana? �
Ve ayna toprağa acı bir gülümseyişle şunları söyledi:
Merak etme! Bana bakacak yüzü kalmayanların gözü, hep sana döner! �

Selam ve Dua ile

Salih KOZAN
www.antoloji.com

[İhsan Şahin]

Arz-u Halim***Zeynep Hicran Demir


Her günün son deminde,gönle hüzün sarılır,
Yürek sevmiş bir kere,sanma sana darılır.

..........Estikçe yelkenlerim, mevsim dönüşür kışa,
..........Sokulurum hayalde, o sevdalı bakışa...

Kirpiğimden gözyaşı sicim,sicim dökülür,
Vuslatın girdabında,ne ümitler sökülür.

..........İsmın ezanlar gibi vakit,vakit çağırır...
..........Seni anarken dilim,sanki canım sağılır.

Ey sevdiğim küstürme,sözlerini bu cana,
Burulsada yüreğim,kırılmaz senden yana.

..........Bilirsin şarkılara,dökülmemiş sözleri...
..........Bu can senin uğrunda, alevlemiş közleri.

Bir ateş düşürmüşsün,niceler ötesinden,
O güzel bakışların,gönül penceresinden.

..........İçerımde bin deprem,kopsada yürek salim,
..........Son sevdama kavuşmak dilimde arz-u halim.

Zeynep Hicran Demir

[İhsan Şahin]

FIKRA

Dua
Bir gün bir baba oğlunu dua ederken duyar. "Allah'ım sen annemi, babamı, abla...mı, ninemi ve beni koru" diye. Adam çocuğun dedesini unuttuğunu düşünür ama çocuğa bunu söylemez.
Ertesi gün dedeyi araba ezer ve dede ölür.
Bir kaç gün sonra baba yine duyar "Allah'ım sen annemi, babamı, ablamı ve beni koru" diye.
Bu sefer nineyi unutur ve ertesi gün nine merdivenlerden düşer boynu kırılarak ölür.
Bir kaç gün sonra çocuk yine dua eder "Alla hım sen annemi, ablamı ve beni koru" diye.
Baba kendisinin unutulduğunu fark eder ve ertesi gün başına bir şey gelmemesi için her adımını çok dikkatli atar. Aksam eve gelince karısına sorar "Hanım bugün ben işteyken neler oldu?" diye.
Karısı "Bizde bir şey olmadı ama postacı öldü!

[İhsan Şahin]

Su da güzel! Ateşte!
Suyun ateşi ateşin de suyu sevmediğini bile bile kavuştururlar bir gün bir yerlerde… ateş suyu yakar su da ateşi yoka salar.
Güneş de güzel! Gecede
Güneş sevmez hep sırtını döner geceye…ya olmasaydı güneş sırtını dönmeyeydi geceye nerden bilecektik…güneşi de geceyi de, sevmeseler de beraber hareket ederler…gece güneşi yok eder güneş de geceyi…
var olmaları birbirlerine bağlıdır.
Bahar da güzel! Zemheride!
Bahar gelir zemheriyi yerinden eder…zemheri de vakti gelince baharı…bir kezde olsa mutlaka yolları çakışır bir yerde, yer değiştirirler; biri gelirken biri gider…hep oynaş içindedirler…zemheri sıcağı sevmez bahar da soğuğu…birbirleri gibi herşeyleri tezat ama yine de birbirlerini var eden yine de birbirleridir.
Dost da güzel! Düşman da
Düşmanlar dostun kıymetini anlatır
dost kıymetsize meyletmemeyi öğretir…
dostu var eden düşmandır…düşman olacak ki dost fark edile dost olacak ki düşman yok edile.
suyu da sevdim ateşi de
güneşi de sevdim geceyi de
baharı da sevdim zemheriyi de
dostu da sevdim düşmanı da
dostuma da düşmanıma da bir tebessüm ettim gitti.
Sadi gülistan’ında der ki:
“Bir tümseğin üzerinde otla bağlanmış birkaç demet taze gül gördüm. ‘Bu değersiz ot ne oluyor ki gül ile birlikte bulunuyor? ’ dedim.
Ot ağladı ve şöyle dedi:
‘Sus!
Kerem sahipleri arkadaşlığı unutur mu! Her ne kadar güzelliğim, rengim, kokum yoksa da nihayet ben de bu güllerin bittiği bahçenin otu değil miyim? ’”

Şeyh Sadi Şirazi

[İhsan Şahin]

AVCI (Âşık Yaşar Reyhanî-Âşık Cinasî Atışması)


Mevlâ’yı seversen gelme peşime
Arkada yavrum var kaçamam avcı.
Su başında susuz can vermekteyim
Yavrularım susuz içemem avcı….......(Âşık Reyhanî)

Mevlâ’yı seversen yayını germe
Bu dipsiz deryayı geçemem avcı.
Her yanım yaralı bir de sen vurma
Zemheri ayında göçemem avcı…........(Âşık Cinasî)

Ateş değdi ciğerlerim dağlandı
Sinem delik delik her yanım yandı
Dört etrafım kement ile bağlandı
Kapandı kapılar açamam avcı….........(Âşık Reyhanî)

Güz geldi bahçemin suyu çekildi
Yaprağım ne ki var yere döküldü
Gün döndü ekinin boynu büküldü
Kalkmıyor kollarım biçemem avcı……..(Âşık Cinasî)

Reyhanî’yem aşka yanmışım gayet
Özlediğim yere geldim nihayet
Sefil yavrularım sana emanet
Kırdın kanadımı uçamam avcı….......…(Âşık Reyhanî)

Cinasî’yim bilmem sonumuz nice
Yoruldu kalemim yazamam hece
Yaban ellerdeyim, karanlık gece
Yol bulup önümü seçemem avcı….....…(Âşık Cinasî)

[İhsan Şahin]

TEMEL DURSUN İLE DERTLEŞİYORMUŞ.
Temel:
Oofffff of! Hanımdan hiç elektrik alamayirum be Dursun.
Dursun:
Evlenduğunden beri mi alamayisun, yoksa yaşlandukten sonra mi mi?
Temel :
Evlenduğumden beri.
Dursun:
Eeeeee! Nasıl dayandın bu vakte kadar Temel’um?
Temel:
Kaçak elektrik kullandım Dursun’um

[İhsan Şahin]

Söyledi yok yok


Dedim ulan sen katilsin, dedi olayım
Dedim ki sen satılmışsın, dedi köleyim
Dedim böyle yaşanılmaz, dedi öleyim
Dedim sende mizan var mı? Söyledi yok yok

Dedim bayrağımın rengi, dedi kanındır
Dedim tarihte ben varım, dedi şanındır
Dedim Yüce İslam Dini, dedi dinindir
Dedim sende Ezan var mı? Söyledi yok yok

Dedim Mehmetçik her yerde, dedi ki kurt’tur
Dedim Anadolu başka, dedi ki yurt’tur
Dedim Türk’ü tarif eyle, dedi ki mert’tir
Dedim sende düzen var mı? Söyledi yok yok

Dedim destan yazıyorum, dedi yazarsın
Dedim yer, gök bana teslim, dedi gezersin
Dedim senin defterini, dedi dizersin
Dedim sende ozan var mı? Söyledi yok yok

Dedim Apo denen dürzü, dedi ki piçtir
Dedim kana hiç doymadı, dedi ki açtır
Dedim onun her yaptığı, dedi ki suçtur
Ondan büyük pozan var mı? Söyledi yok yok

Dedim senin asıl derdin, dedi rizan’e
Dedim senin yurdun nere, dedi kozan’e
Dedim öldün, öleceksin, dedi mazen’e
Dedim “ser” de Lozan var mı? Söyledi yok yok

Dedim lafını kıvırma, dedi halimiz
Dedim Fırat’tan haber ver, dedi selimiz
Dedim “Kurmani” kim ola, dedi dalımız
Bu oyunu çözen var mı? Söyledi yok yok

Dedim arzu, maksadın ne, dedi ki zarar
Dedim senaryo kimindir, dedi ki karar
Dedim sebep petrol müdür, dedi ki arar
Sizde Bush’a kızan var mı? Söyledi yok yok

Dedim cevapların eksik, dedi korku var
Dedim Türkler asil olur, dedi farkı var
Dedim Kürt kim, Ermeni kim, dedi ırkı var
Senden başka azan var mı? Söyledi yok yok

Dedim ırklar devlet midir, dedi ki ırktır
Dedim yediğin naneler, dedi ki kırktır
Bir dünyaya bedel kimdir, dedi ki Türk’tür
Benden başka çizen var mı? Söyledi yok yok

Dedim seni doğru yoldan, dedi ayırdı
Talabani, Barzani’ yi, dedi kayırdı
Dedim köpeğe yal yoktu, dedi doyurdu
Kandan başka mezen var mı? Söyledi yok yok

Dedim Türk’ler neyin olur, dedi kocamız
Dedim ya Patrikhaneler, dedi locamız
Dedim Irak’ın kuzeyi, dedi bacamız
Seni orda üzen var mı? Söyledi yok yok

Dedim sen it oğlu itsin, dedi havlarım
Dedim paçamdan tutarsın, dedi avlarım
İdam sehpasını kursam, dedi civlerim
Başka türlü cezan var mı? Söyledi yok yok

Dedim Ozan İLHANİ kim, dedi düşmanım
Dedim onu çok kızdırdın, dedi pişmanım
Dedim kırk bin şehit kanı, dedi şişmanım
Dedim sende izan var mı? Söyledi yok yok

Ozan ilhami

[İhsan Şahin]

İnanırım..

Bu olay Trabzon Farabi tıp fakültesinde aynen yaşanmış bir olaydır.
Acil kapısının önüne kornalar çalarak 2-3 araç geliyor.
İçinden insanlar fırlayarak klasik 'doktorlar nerde sedye getirin' şeklinde bağrışmalar oluyor.
Öndeki arabadan çıkan bir kişi arkadaki arabaya hastayı arabadan çıkarmasını söylüyor.
Ve arkadakinin yanıtı:
'Sizin arabada değil miydi? '
Yani vatandaşlar hastayı Rize'de bırakıp, diğer arabada olduğunu sanarak Rize'den, yani 1 saatlik yoldan son sürat gelmişler.

[İhsan Şahin]

İmama darılan cemaat


cemaatten biri imama darılmış bir daha bu imamın arkasında namaz kılmayacağım demiş.
aradan bir zaman geçmiş darıldığı imamım arkasında namaz kılmaya mecbur kalmış
niyet ettim Allah rızası için öğle namazının farzını kılmaya
UYDUM AŞAGI CAMİNİN İMAMINA ALLAHU EKBER

[İhsan Şahin]

[u]Ay kız
Ay kız




Geceden karanlık, zeytin gözlerin
Yıldızlara inat, parlıyor ay kız
Bir ümit verirsen, seni beklerim
Tenimde ateşin yanıyor ay kız

Ayrıldı geceden, kör karanlıklar
Hasretin gönlümde, büyüyor ay kız
Ümitsiz bekleyiş, sustu çığlıklar
İçimde ki yara, kanıyor ay kız

Aklıma takıldın, oldun bilmece
Rüyalarım seni, soruyor ay kız
Vuslatı, karanlık, sardı bu gece
Düşlerimde seni, arıyor ay kız

İhsan Şahin[/u]

[İhsan Şahin]

Bu ayrılık düşmez dilden



Yalvarsam da dönmez geri
Uçtu gençlik çıktı elden
Rüşvet versem tınmaz beni
Bu ayrılık düşmez dilden

Kıymetini anlamadım
Gider diye inanmadım
Akıl edip saklamadım
Deli gibi esen yelden

Neler neler aldı geldi
Hediyeler dolu geldi
Dört mevsimde her gün geldi
Tutamadım kaçtı elden

O yılları güne yaydım
Bol harcadım hiçe saydım
Pişman oldum şimdi çaydım
Tükettiğim her bir günden



ihsan Şahin

[İhsan Şahin]

Yüreğimi satıyorum


Var mı acep müşterisi
Mangal tipi A serisi
Milli devlet garantisi
Yüreğimi satıyorum

Hatır için “şey” yemeyen
Rüşvet ile eğilmeyen
Ağa paşa dinlemeyen
Yüreğimi satıyorum

Hiç bulunmaz yalan dolan
Yüce aşkla huzur bulan
Peygambere komşu olan
Yüreğimi satıyorum

“Allah ile aldatmayan”
Parmak basıp bal tutmayan
İki koyup beş almayan
Yüreğimi satıyorum

Devlet malı haram bilen
Hiç olmayan zalim ilen
Çok ağlayıp azı gülen
Yüreğimi satıyorum

Vatan aşkı dolu iken
Hainlere battı diken
Yıllar yılı çile çeken
Yüreğimi satıyorum

Türklüğünden utanmayan
Bayrağına hor bakmayan
Milletini kandırmayan
Yüreğimi satıyorum


ihsan şahin

[İhsan Şahin]

Türk olmak zordur



Türk olmak çok zordur, yiğit işidir
Düşmanları çoktur, dostu az oldu,
Başı dik, onurlu, tam er kişidir
Arkasından havlayan, köpek çok oldu.

Çağ açıp kapattı, zalim olmadı
Aman dileyene, eli kalkmadı
Hiçbir zaman mazlum, ahı almadı
Yine de havlayan, köpek çok oldu

Öteki demedi, candan sarıldı
Allah için cihad, Türk’le anıldı
Dört kıtaya namı, hemen yayıldı
Yinede havlayan, köpek çok oldu

Onca ihaneti, sineye çekti
Asmadı haini, misafir !!! etti
Kiliseler açtı, anıtlar dikti
Yinede havlayan, köpek çok oldu

Beslediği yetim, düşman kesilir
Dostlar !!! tarafından kefen biçilir
Her türlü densize sabır edilir
Yinede havlayan, köpek çok oldu

Türk’e düşman olan sevinsin bugün
Gün gelirde devran, dönerse bir gün
Hacaloğlu davul, çalacak o gün
Ona da havlayan köpek çok oldu



ihsan şahin

[İhsan Şahin]

Bahaneler arıyorum


Gülmeyecek kara bahtım
Güler desem zaman bitti
İpin ucun suya saldım
Elde kalan her şey gitti

Bundan sonra bakmam kậra
Yolum çıkar kör mezara
Başlayayım ahuzara
Gençlik bitti ömür gitti

Hani nerde eldekiler
Gelen giden eklediler
Baki kaldı dildekiler
Geri kalan uçtu gitti

Hatalarım sevaplarım
Konuşacak azalarım
Fazla değil günahlarım
Çeke çeke çoğu gitti

Arda kalan onca yıllar
Bilmem neyi sona saklar
Teneşirde yıkar paklar
Özü kaldı kiri gitti

Değmez imiş onca çile
Dünya malı bile bile
Çekilenler gelse dile
Çoğu kaldı azı gitti

Gençlik varken haykırırdım
Sağdan sola saldırırdım
İpten adam aldırırdım
O zamanlar uçtu gitti

Arıyorum bahaneler
Sağlık sihhat daha neler
Gençliğine dön deseler
Sevdiklerim bir bir gitti


ihsan şahin