Sitede dolanırken unutulmayanlarda rahmetli Küçükbey in resmini görünce aklıma geldi:Cenazesine rahmetli annemle gittim.Cenazedekilerin çoğunu tanımıyorum ama annemden öğrenmeye gayret ederken: taşın üzerine oturmuş kınalı saçının görünen kısmı güneşten parlayan yüzü tatlı ve pürüzsüz kadını farkettim.Annem Akrabamız olduğunu söyleyince cesaretle yaklaşıp elini tuttum
-Ola kimsun deyip elini çekti.Gözleri meğer görmüyormuş.Annem beni tanıtınca
-Es is Abukat Hasan diyerek bana sarıldı.
Bayılırım canlı tarihlere hemen sordum nasıl yaşam sürdüğünü.
Hiç doktora gitmemiş,ömründe bir kez Çaykara ya inmiş,hayatı köy-mezire-yayla arasında geçmiş,100 yaşına yakınmış hayatında unutamadığı tek şey yayla yolunda çeşme başında yaptığı horonlarmış
Yüzünde tek cizgi olmayan,bebek gibi kınalı saçlı kadının.......
Şur'un gizemini anladınızmı bilmem?
Daha sonra rahmetli olmuş Allah Rahmet etsin