İlk yazımda kısaca değindiğim geçmiş ve gelecek ile ilgili biraz da eleştirel bakışım Osman'ın son yazısı ile bende yeniden canlandı.
Siteyi uzun zamandan beri takip ediyorum.Diyebilirimki kurulduğundan beri.Gözlemlerim sonucunda şu kanaate vardım.Çoğumuz mutlu değiliz.Yaşadığımız yer seçilmiş değil belki , belki yaptığımız iş.Yani bu site bir Türkiye.Bilmem kaç ölçekle küçültülmüş bir Türkiye.Bunun içindirki herhalde herkeste bir özlem herkeste bir hüzün.Çünkü en çok talep gören konular hep 'o eski günler' diye başlayan ve yoğun bir özlemle devam eden yazılar.
Köyümüz artık doyurmuyor,ihtiyaçlarımızı karşılamıyor yani moda deyimle globalleşen dünya düzenine ayak uyduramıyor. İsmail Sarı hocanın anlattığı ve büyük çoğunluğumuzun da mecbur kaldığı göç olayını bize yaşatıyor. Göçün bizde ne büyük bir hasret ne dayanılmaz bir acı bıraktığı çok net olarak görülüyor.Köyümüze yapabileceğimiz son görev olarak ta onu sık sık , karış karış anıyor, hüzünleniyor,ağlıyoruz.Bence hepsi bu olmamalı.
Toplumların başarısı ya tek tek bireylerin analizi ile ya da diğer toplumlarla olan ilişkileri ile belirlenir.İkinci yol bizi yanlış değerlendirmelere götürebilir.Örneğin İngiltere'nin başka ülkeleri sömürüp üzerinde güneşi batırmamaya çalışması , İngiliz toplumunun diğer toplumlardan üstün olduğunu göstermez.Çünkü bu olay salt birey üstünlüğünü değil daha bir çok nedeni içinde barındırır.Gerçek toplumsal başarı ise bireylerin tek tek başarıları ölçüsünde olur.Bireylerin girişim ruhu ve özgüveni neticesinde oluşacak tasarıların çokluğu toplumsal bir seçim zenginliği oluşturacaktır.Bu zenginlik içinde toplum , kendine çok marjinal gelen olaylarla da karşılaşabilir.Ancak bunları , yapısından dolayı kendi doğal seleksiyonu ile ayıklayacaktır.Netice olarak korkmadan her düşünceye ve eyleme açık olmak zorundayız.
Bu sitede dönem dönem nostalji yaşayalım , anılarımızı paylaşalım , efkarlanalım , ağlayalım da ama bazı arkadaşlarımızın ortaya koyduğu köyde ve yaylada oluşan çevre kirliliği hakkında daha çok proje üretelim , ülkenin ve dünyanın bir gerçeği olan siyaset hakkında daha çok tartışıp yurttaş sorumluluğumuzu da yerine getirelim.Yine arkadaşların dile getirdiği tarihsel olayları daha çok irdeleyelim.Evet tarih tekerrürden ibarettir.Çünkü ders alsak tekerrür etmez.
Şur bir toplum olarak kendini oluşturan bireylerin girişimleri ve özgüvenleri ile bir yere gelebilir.Sadece çok hoş dostluğumuz ile değil çok marjinal fikir ve özellikle altını çiziyorum eylemlerimiz ile kendimizden söz ettirelim.
Herkese saygı ve sevgilerimi sunarım....