PARAGAF-270.....16.11.2012.....CUMA BULUŞMASINA HOŞ GELDİNİZ

[Muzaffer Mustafa Altuncu]

BUGÜN 16 KASIM 2012 CUMA,
Gölcükten paragafa gelip bizimle olanlara,onların aracılığı ile ulaşabilinen bütün dostlara selam ve sevgilerimi gönderiyorum.

Yine bir buluşma gününe daha ulaşmış bulunuyoruz,
Bizi bu günlere ulaştıran Rabbime şükürler olsun.

Gönül sohbet ister kahve bahane,
Dostlarla buluşmamız olsun şahane.

Kafamda neler neler var ama hayata geçiremiyorum. Bunun için çok üzülüyorum.
İnşallah sizler ile el ele verip sanal alemde çok şeyler yapacağız.
Bunun temelini sağlam atacağız ve temiz bir sayfa açıp işe başlayacağız.
Hayal görme diyenlerin sesini duyar gibiyim ama hayaller de bazen çok tatlı oluyor.
Şimdilik sizlere hayırlı buluşmalar diyorum.



.

[İhsan Özbilgi]

Hayırlı cumaalar dılıyorum

Herkesı sevgi ve saygı ile selamlıyorum
İyi olan her şey güzeldır bizde beklıyoruz

SAYGILARIMLA.....



.

[İhsan Özbilgi]

Havalar güzelleştı güneş vurdu ortama
Akşamda olmasakda gönül vardır ortama
Şimdiden selam olsun gül çiçekli ortama
Poğramı güzel olsun sanala çağıralım...

[Muhammet Şahin]

Herkese selam olsun. İlla da sevgili Muzaffer e.

Böyle erken başlamamun sebebini sevgili Altunci bilur. İki sayfamı doldurayım da duvarda köşe taşı olayım.

Kalın sağlıcakla.

[Muzaffer Mustafa Altuncu]

Hasretlik var içimde ondandır gayretlerim,
İnşallah boşa gitmez burada emeklerim,
Gece gündüz burada dostlarımı beklerim,
Siteye üye olan herkesi çağıralım.

[İhsan Şahin]

Ayağı veripte, kaçana uymam
Kadim dost çağırsın, sesini duymam
Kalemim sivridir, ucunu soymam
Sıcak külü bulan, kışa çıkmıyor

[İhsan Şahin]

ŞİKAYETİM VAR


Dava ediyorum, cümle dostları
Dilekçemde her şey, yazar savcı bey
Çekmişler sırtlara, şaldan postları
Her biri koltukta sızar Savcı bey

İki sumuç sakal, dinlenmez sözü
Pir-ü paktır tamam, içinde özü
Siyahı beyazdan, ayırmaz gözü
Bu fani ademi, üzer Savcı bey

Derler ki ustaymış, söz ile saza
Türkçenin katili, belenmiş toza
Dilinde mayasıl, geçirmiş kaza
Cümle alem ondan bezer Savcı bey

Kimisi muallim, tebeşir tutmuş
Modern matematik, cebiri yutmuş
Hak ile Haktanı, o da unutmuş
Afaki sözlerde yüzer savcı bey

Edepte adapta her zaman önde
Ruhunda asillik, dosdoğru yönde
O da kaçar bazen, bu özel günde
Kumanda elinde gezer Savcı bey

Kamil insan belli, olur halından
Hal hatırı tatlı, anzer balından
Yüz yarmace çıkar, kuru dalından
Sitede her şeyi, sezer Savcı bey

Görsel sanatlara, merağın sarmış
Eski yeni çekmiş, bir güzel karmış
Şiir dünyasında, belleği darmış
Resimleri bir bir, çizer Savcı bey

Sözümüz dinlenmez, bilip söylesem
Kupkuru cahilim, dua eylesem
Bilmem ki acaba, netsem neylesem
Fukara kendine, kızar Savcı bey

Bir kısmı bir gelir, bir daha gelmez
Suç kimdedir acep, bu fani bilmez
Sebepsiz gidenler yüzleri gülmez
Mahkeme konuyu, çözer Savcı bey

Dertlerim bu minval, uzar da gider
Sakal ile bıyık, tez candan eder
Birini koparsan, diğeri biter
Velhasıl bu liste, uzar Savcı bey

Parmağınla bir bir, yaz desen cama
Öyle bir sarmal ki, kaldırmaz yama
Mümkünatı yoktur, yazamam ama
“Arif” olan vardır, yazar Savcı bey

[İhsan Şahin]

SEVMESİN BENİ

Sevmiyorum dermiş beni kimisi.
Gam değil sevmezse sevmesin beni.
İnsan sıfatında şeytan gibisi.
Gam değil sevmezse sevmesin beni.

Amirin satanlar astın satanlar.
Doğmamış tilkinin postun satanlar.
Varıp düşmanına dostun satanlar.
Gam değil sevmezse sevmesin beni.

Aydınlıktan karanlığa kaçanlar
Yeryüzüne fitne fesat saçanlar
ALLAHın emrine savaş açanlar
Gam değil sevmezse sevmesin beni.

Karnı kara yürekleri kinliler.
Mezhebi genişler, iki dinliler.
Kiralık katiller, eli kanlılar.
Gam değil sevmezse sevmesin beni.

Kimliksizler, vatansızlar, yersizler.
Dürüstlük kisveli çağdaş hırsızlar.
Şeref, namus yoksulları, arsızlar.
Gam değil sevmezse sevmesin beni.

Çarpık düşünceli fosil beyinler
Ülkemin düşmanı bütün hainler
Ne kadar var ise hin oğlu hinler
Gam değil sevmezse sevmesin beni.

Hacaloğlu nefsin,köle olanlar.
Yaptığı her işte hile olanlar.
Âlemin başına bela olanlar.
Gam değil sevmezse sevmesin beni.

[Ahmet Üstünbaş]

Selamlar arkadaşlar, Kırıkhan gurbetinden,
Yazanlara teşekkür, ediyorum kendimden,
Birkaç yerden ses geldi, bir tanede Rize' den,
Gelmesi gerekeni, tezelden çağıralım !!..

[İhsan Şahin]

Er olanlar buyur, etsin meydane
İster Pala olsun, ister dürdana
Ayaksız peşrevsiz, yazsın bin tane
Nasıl olsa kimse, dönüp bakmıyor

[Muzaffer Mustafa Altuncu]

Kabul etmem ne demek düzene uymak lazım,
Kolay değil bu işler insana gerek azım,
Ne yazık bu günlerde ses çıkarmıyor sazım,
Bize huzur verecek dostları çağıralım.

[Muzaffer Mustafa Altuncu]

Önemlisi dostlarım burada buluşmaktır,
Yüzyüze olamıyor sanalda konuşmaktır,
Elini uzatanın ellerini tutmaktır,
Sahne hazır burada sazları çağıralım.

[Ahmet Üstünbaş]

Bu akşam ki iştirak, bakalım ne olacak,
Yazılanlar unutman, bu köşede kalacak,
Gelecek neslimizde, bunlardan ders alacak,
Eli kalem tutanı, mutlaka çağıralım !!..

[İhsan Şahin]

Düzene asiyim, eyvallah etmem
Şiire yanarım, ateşe gitmem
Kor oldu şu gönlüm, ben artık tütmem
Şairlik kaç para, kimse takmıyor

[Muzaffer Mustafa Altuncu]

Çağırmakla olmuyor yürekler coşmalıdır,
Dostlarını sevenler burada olmalıdır,
Haftada bir de olsa sayfalar dolmalıdır,
Sadece erkek değil kızları çağıralım.