GENÇLERLE HASBIHAL !!!!!!!!!

[Fatma Hicran Toplaoğlu]

Merhaba Sevgili Muzaffer amca..

Yazını iş yoğunluğundan sebep daha yeni okuma fırsatı buldum ve herkez gibi bende sizin düşüncelerinize katılıyorum. Sizin gibi saygı değer bir büyüğümüzü bu sitede bizlerle beraber görmek inanın bizleri çok memnun ediyor. Özellikler her buluşma gününde her toplantıda ve her organizasyonda bulunmanız bu düşüncelerinizde nekadar samimi olduğunuzuda ortaya koyuyor. Çok şükür yine bir aradayız genci yaslısı 7 den 70 e derlerya işte öyle..Hep birlikte olmak dileği ile..

Saygılar..

[Muzaffer Mustafa Altuncu]

...….CANER’E ÇOK TEŞEKKÜR !

….Gençlerle Hasbihal köşemi zaten bunun için açtım.Sevgili gençlerimizin dertlerini paylaşmak,karşılaştıkları meseleleri aramızda konuşup çözmek, bu köşeyi okuyan gençlere bir şeyler verebilmek.

….Sevgili Caner;eline, koluna ,yüreğine sağlık… Gençlerle ilgili bazı meseleleri o kadar güzel yazmışsın ki şapka çıkarmamak mümkün mü? Hayat sana birçok dersler vermiştir. Her olaya bakışın tam istediğim gibi. Problemleri ortaya çıkardın ve çözüm yolunu bizim bulmamızı istiyorsun.Ne kadar güzel.İsterdim ki bütün gençler bu yazdığını okusun ve yorumunu yazsın.Ama ne yazık ki Caner yazılanlar okunmuyor, ama olsun.Biz bütün gençler okuyormuş gibi yazmaya devam edelim.

…..Gençlik duyguları aşağı yukarı aynıdır.Ama o duyguları harekete geçirmek farklıdır. İşte orada aile,okul,çevre,arkadaş grubu etkileri devreye girer.Genç kendisini çok farklı duygular içinde hisseder.Nefis devreye girer.Bazı şeyleri ona çok şirin gösterir. Bazı olaylar karşısında nefis o genci tetikler,ona yanlış şeyler yaptırabilir. İşte o genç yukarıda saydığım aile,okul ve çevreden olumlu şeyler almışsa kendini frenler ve kötü şey yapmaz.Nefise uyar ve kendini frenlemezse o zaman çok kötü şeyler yapar. Ve de kötü şey yaptığını da anlamaz.

….Her insan gençlik devresinde sonradan pişman olduğu hadiseler mutlaka yaşamıştır. Yani hepimiz yaşamışızdır.Ama belirli yaşa geldiğin zaman dönüp geriye baktığında ne kadar yanlış ve kötü şeyler yaptığını anıyorsun.Geçen gün geri gelmediğine göre o olayları silemiyorsun.Eğer kullara karşı yanlış yapmışsan onunla yüzyüze gelip o işi hal etmen lazım.Yoksa onun öteki dünyada hesabı vardır.

…Yaylada gençlerin kızlarla ilişkilerinden bahsettin ve eğer siteye çok fazla kız gelseymiş o zaman çok daha fazla erkeğin forumla ilgileneceğini yazmışsın. Tespitine katılıyorum.Gençlik duyguları her şeyi süt liman gösterir.Ve o genç bazı yanlış hareketleri yaparken de kendine övünme payı da çıkarmaya çalışır.Şimdi o genç bir kıza kötülük düşünürken,ona sorsan ki “Bu senin bacın olsa ve başkası senin bu yaptığını o bacına yapsa sen kabul eder misin?”..Oooo dünyaları yıkar,asar keser icabında…Olaya bu yönden bakabilse gençler,o zaman hiçbir olumsuzluk yaşanmazdı. Ohalde gençler her zaman iyi hasletleriyle hareket etmeli.Ama o yaşlarda bu her zaman mümkün olmuyor işte.

….Yaşlıların yanında gençlerin hal ve hareketlerinden de bahsettin.Evet maalesef gençlik bu konuda hayli mesafe kat etmiştir.Aslında saygı her zaman güzel şeydir. Mesela bir gencin bir yaşlı yanında sigara içmemesi daha güzel bir davranıştır.Haaa içse ne olur? Elbette bir şey olmaz.Ama o yaşlı o gence kalbi ister istemez kırılır.Her hadiseye bu açıdan bakarsak,yaşlılar yanında daha düzgün hareket yapmamız gerektiğini anlamış oluruz.

….Gençler eskiden beri hep bölünmüştür.En fazla siyaset onları bölmüştür.Maalesef en az olsa bile bugün o bölünmüşlük yine vardır.Spor onları bölmüştür.Ne bileyim daha birçok şey gençlerimizi hatta bütün insanlığı bölmüştür.Bu duruma üzülmemek mümkün değil.Askarı müştereklerde buluşulabilse gençler hep el ele olurlardı. Ama buna nefis engel oluyor,bazı gençleri kullanan güçler engel oluyor,oluyor da oluyor. Zaten benim ençok üzüldüğüm nokta da bu.İşte sitemizde meydana gelen tatsız olaylar,uzağa gitmeğe gerek yok.Bu sitenin amacı köylülerle buluşma,tanışma-kaynaşma ise diğer çekişmeler niye?
….Yönetim herkesi kapsayan kurallar koymuştur.Herkes o kurallara uyma durumunda olursa sitede asla huzursuzluk olmaz.Evet tanışma –kaynaşma yanında bazı faaliyetler olacak ki sitede canlılık olsun.İşte bu faaliyetleri yaparken sevgili gençler yönetimin öngördüğü kurallara uyum yaparsa daha güzel olur.Yasaklara karşı hepimizin tepkisi var tabi…Peki sesimiz çıkarmasak ne olur.Elbette hiçbir şey olmaz.Ama gençlerimiz,gençliğin verdiği o delikanlılık duygusuyla sabır gösteremiyor. Öyle olunca da istenmeyen olaylar oluyor.Kim haklı kim haksız konusu uzar gider.Onun için olaya sebebiyet vermemeye çalışacağız.Ben en baştan beri hep aynı şeyi tekrarlıyorum ve sabır diyorum…. Sabır bütün kötülükleri önleyici bir siperdir…
….Kırıkhan-Şur ayırımı maalesef her yaş grubunda vardır.Bunun çok çeşitli sebepleri var.Şimdi o konuya girmek istemiyorum..

…Her Şurlu;köyünü,meziresini,yaylasını sever… Ah kayıtsız şartsız bir de köyünün btün insanlarını sevse her şey hal olacaktir.Ama olmuyor işte….

…SEVGİLİ GENÇLER;Peki e yapmamız lazım?
Her şeyden önce insanı insan olarak sevmemiz lazım.İnsanlara karşı peşin hükümlü olmamamız lazım.İnsanların kusurlarını görmememiz lazım.Olaylar karşısında sabırlı olmamız lazım,hoşgörülü olmamız lazım,iyi niyetli olmamız lazım,bazı şeylerden fedekarlık etmemiz lazım.Daima birlik ve beraberlikten yana olmamız lazım.Ortak çalışmalarda faal ve uyumlu olmamız lazım.
….Peki gençlerin daha güzel duruma gelmeleri için ne yapılabilir? İşte biz onu yapıyoruz.Gençler neyin iyi neyin kötü olduğunu kavrayacak bilgi ,zeka ve yeteneğe sahiptirler.O halde bulundukları ortama uyma yolunda az bir gayret sarfederlerse iş mutlaka güzele doğru gider.Yok herkes dilediğini yapmaya kalkarsa işte böylesi olumsuzluklara yaşanabilir.
…Şimdi gençler diyebilir ki, eeee düşüncelerimizi söylemeyelim,yazmayalım mı? Elbette söylenecek ve yazılacak.Öyle olmasa olmaz.Ama biraz dikkat ederek ve biraz nefsi arzulardan fedekarlık ederek yazılırsa hiçbir şey olmaz.

….Şu anda Canerin yazdıklarından yola çıkarak yazacaklarım bu kadar.İnşallah yanlış ifadem olmamıştır,inşallah gençler bu yazılanları okur,inşallah yanlış anlaşılmam.

…Bu arada bir şeyi not düşmek istiyorum.Bugün benim ilk göreve başlama tarihim.Sabah 11.11 de telefon alarmı çaldı..Baktım ki “İlk göreve başlama günüm” yazıyor.Evet ben 29.11.1969 da ilk öğretmenliğe başladım.O zamanki duygu ve heyecanım farklıydı.İnşallah bir gün onu da yazarım.Telefonumda “Hatırlatma” bölümünde kaydını yaptım.Her yıl aynı gün aynı saatte çalar ve ben o günün heyecanını bir defa daha yaşarım.

…Bu duygularla herkese selam ve sevgilerimi gönderiyorum….

……………..29.11.2006………….GÖLCÜK…………………Muzaffer ALTUNCU…..

[Caner Topaloğlu]

Ben de size çok teşekkür ediyorum Muzaffer Amca'cığım dediğiniz gibi keşke herkes okuyabilse bu yazdığınızı..Göreve başlama yıldönümünüzü de en içten dileklerimle kutluyorum.İyi ki varsınız...

[Muzaffer Mustafa Altuncu]

..Sevgili Kazim,
Çok manali özel mesajini aldım,okudum ve kendi adıma çok memnun oldum. Memnuniyetim tabii ki şahsıma gösterdiğin özel ilgiden dolayıdır.Teşekkür ederim.

Ben bu siteye, site kurulduktan hayli sonra geldim.Geldiğimde sitede kaynamalar zaten başlamıştı.Kısa zaman sonra da 2.site zaten kurulmuştu.Ben bunun ne kadar üzücü olduğunu defalarca sitenin çeşitli sayfalarında yazmıştım.Ve o günlerde “Birliğe Çağrı” adiyle bir de şiir yazmış siteye koymuştum.Birliğin kurulması için kendime “Gençlerle Hasbihal” sayfamı açmış ve çok sevdiğim gençlerle orada her konuda dertleşmek istemiştim.Bilmem bu sayfalardan haberin oldu mu?Ama maalesef gerekli ilgiyi gördüğümü söyleyemem.Ancak sevgiler karşılıksız olmaz gerçeği ortada,benim sevdiğim gençler de beni azda olsa sever ümidiyle yaşıyorum….

Benim siteye bakış açımı defalarca yazdım.Ben geçleri sevdiğim gibi köyümü ve köylümü de çok seviyorum.Burada kalışım sırf onun içindir.Yani bulduğum gençleri ve köylülerimi kaybetmek istemiyorum.Bu değerler dışındaki olaylara gözümü ve kulağımı kapatmış durumdayım.Her şeyim gençler için,köylüm için feda olsun….

Gençleri benden iyi kimse anlayamaz.Çünkü benim ömrüm onlarla iç içe geçmiştir, geçiyor da…Onların dertleri benim derdim,onların istekleri benim isteğim,onların her şeyi benim her şeyimdir.Bu manada sizinle her konuyu konuşmak isterim.

Bir noktada buluşmak elbette mümkün değil.Ama askari müştereklerde buluşmamız mümkün.Bunun için bazı şeylerden federkarlık yapmak zorundayız.Eğer insanları seviyorsak,Köylülerimize özlem duyuyorsak,bu manada sitenin devam etmesini istiyorsak…O zaman bazı şeylere görmeyeceğiz,bazı şeyleri duymayacağız,bazı şeylere kafa yormayacağız.Bunu yapabilirsek işte birliğimizi o zaman sağlamamız mümkün. Aksi halde bugünkü çekişmeler devam eder gider.

Her zaman tekrar ettiğim bir şey var,sabır her şeyi hal eder.O halde sabır birlikteliğin yegane silahidir.Bunun yanında siyasi ve şahsi görüşlerimizi de birlikteliğin sağlanması için feda etmek durumundayız.

Sevgili Kazim,bu görüşler ışığında hareket edebilirsek birliğimizi sağlarız.Eğer bu değerler için bu kadar basit şeyleri feda edemezsek,gülünecek hale geliriz.

Alınan her karara saygılı olduğumu bir defa daha belirtmek isterim.Ama site hepimizin buluşma noltasıdır.Eğer yeni yeni simalar tanımak istiyorsak,birbirimizi kaybetmek istemiyorsak,site birliğinin devamını istiyorsak ….. SİTEDE BULUŞALIM …….

Burada artı parantez bir şey söylemek istiyorum:Bu sitenin birlikteliğini sağlamak amaciyle “Şahinkayaları” sitesini, bu siteye yönlendirerek faaliyetini durduran kişilere huzurunuzda teşekkür ederim.

Herkese selam ve sevgilerimi bir vesile ile sunuyorum…


...............22.12.2006.................GÖLCÜK.................................

[Engin Aydin Kuzu]

Merhaba muzaffer amca en son yazdığınız yazıdan kendime pay biçerek bir şeyler soylemek isterim.
Kazım kardeşimin size yazdığı yazının içeriğini hemen hemen biliyorum. Ben bu sitenin kurulduğu ilk dönemlere kayıt olmuştum ve o zamandan beri sık sık ziyarette ediyordum. Ancak ziyaretlerim her başlığa olmadığınıda söyleyebilirim açıkça. Ancak birlik beraberlik olabilmesi için saygı ve sevgi olmalı. Ben bu saygıyı gördüğümü zannetmiyorum.
Beraberliğimizi koruyalım derken sitede olanları da kırıp ayrılmalarına sebep veren uygulamalardan kaçınılmıyor.Evet haklısınız bazı kurallar olmalı ve bunlara da uyulmalıdır. Ama bu kuralları bir kaç kişi kendi kafalarına estiği gibi hazırlar ve uygularsalar buna saygı duymamı kise benden beklemesin...
Bu nedenle tepki gösterenlerden biri de bendim...Bu tepkimide ayrılarak göstermişitim. Bazı arkadaşlarımı kıramadım tekrar siteyi ziyaret ediyorum.Yalnız eskiden olduğu kadard a ilgili değilim. "Kırgınlıklar Kolaycana unutulamıyor"

Teşekkürler

[Muzaffer Mustafa Altuncu]

…İNTERNET VE GENÇLİK !

…Yıllar önce İnternetin olmadığı fakat atarinin yeni yayılmağa başladığı günlerde atari salonlarındaki çocuk yaştaki öğrencilerin durumları gerçekten beni çok üzüyordu.Hatta o salonları işletenlere de kızıyordum.Nedendir bilmem,ama gerçeği buydu işte…

…Atari salonlarının yerini internet kafeler aldığı ilk günlerde de benim durumumda pek fazla gelişme olmamıştı.Gençlerin internet kafelerde ziyan olduklarına inaniyordum. Ne zamana kadar evime internet bağlayana kadar.Ondan sonra tabi internetin her eve gerekli olduğuna inandim.Ve gençlerin gerçekten benim düşündüğüm manada internet kafelerde olduğuna inanmak istedim .Ve artık eski düşüncelerimden geri adım atmak zorunda kaldım.

….İnternet gerçekten büyük bir olay! Sonu gelmeyen bir umman gibi.Artık çağın ismini değiştirip,”BİLGİSAYAR-İNTERNET ÇAĞI” yapmaları lazım.

…Şimdi internetin faydalarını burada yazmakla anlatamam.Hem yazmağada gerek yok.İnternet nimetinden faydalanmayanlar,internetin içine girmeyenler benim önceki fikirlerim etrafında dönüp duruyorlar.

…Aylar öncesi bir Cuma sohbetinde imam,internetin gençler üzerindeki olumsuz etkilerinden bahsettiğinde ona hem hak verdim hem de üzüldüm.Hak verdim çünkü gençler olumlu taraflarından çok,olumsuz taraflariyle meşkul olabilirler entişesi bende de hala mevcuttu..İmam kardeşim hep internetin zararlarından bahsetti.Halbuki ona paralel olarak faydaları da elbette vardır deseydi o zaman belki daha olumlu yaklaşım içinde olacaktı…Buradan bir yere gelmek istiyorum….

…Baştan beri hep internetin mükemmeliğinden bahsettim.Peki ya zararları!

…İşte “İnternet ve Gençlik” yazısını bana yazdıran da bu entişemdir…Faydalarını uzun uzun yazmadığıma göre,zararlarını da tek tek yazmaya niyetli değilim.Benim gençlerim neyin zararlı,neyin faydalı olduğunu çok iyi bilirler.O halde ben sadece zihinlerinde bir iz bıraksın diye bu yazımı yazıyorum.Gerekirse ileride fayda ve zararlarını maddeler halinde yazarım.Belki de benim yazmama gerek kalmaz,benim gençlerimden biri faydalarını yazar,bir başkası da zararlarını yazar.Kimbilir…….

…Ama hep birlikte kabul edelim ki faydaları kadar,zararları da vardır.Tabi bunu görebilen,düşünebilenler için…….

..Ve gençlerden isteğim;fayda ve zararlarını doğru düşünerek bulun ve zararlarından kaçının faydalı taraflariyle uğraşın….Size güveniyorum…..

…Herkese selam ve sevgilerimi gönderiyorum…….


…………..22.12.2006…………..GÖLCÜK…………..Muzaffer ALTUNCU…………

[Faruk Faysal Uygun]

selamlar muzaffer amca ve diger arkadaşlar ben şimdi anlayamadım burdaki amacı kendimize ait olan yaşadıgımız olaylarımı paylaşıyoruz burda yoksa başka bir konumu vardır yani yanlış anlaşılmasın sadece nedeni nedir ne amaçlanıyor onu bilmek istedim birde muzaffer amca sen iste her konuda her sitede ben yanındayım

saygılar.

[Caner Topaloğlu]

muzaffer amcacığım gene çok önemli bir konuya parmak basmışsın.bizim de çocukluk diyebileceğimiz zamanlar da ateri salonları pislik yuvasıydı.ve bizde oraya gidebilmek için neler neler yapardık.Babam kolumdan tutardı madem gitmek istiyorsun haftada bir beraber gideriz yarım saat oynarsın derdi.Yalnız başıma gitmemem gerektiğini ve salonların ne kadar tehlikeli ve sağlıksız olduğunu anlatırdı.Bende onunla beraber gitmek için gün sayardım ve biraz daha büyüsem de tek başıma gidebilsemin hesaplarını yapardım.

Öğrenci ortamlarının da günümüzde ne kadar zararlı işlere sebeiyet verebildiğinni hepimizden iyi bilirsin.Bu konuda da yazılarını ilgiyle bekliyor olacağım.

Teşekkür ederim tecrübelerini paylaştığın için.

[Muzaffer Mustafa Altuncu]

....Sevgili UYGUN,Sevgili TOPALOĞLU,
Gençlerle Hasbihal köşemizde aklına gelebilen her çeşit konuda herşeyimizi paylaşabiliriz.Tek isteğim var birbirimizi kırmadan iyi niyetle....

İnternet ve Gençler konusunu beraber konuştuktan sonra,yeni konulara geçebiliriz.... Caner Topaloğlunun samimi itirafi için ayrıca teşekkürlerimi sunuyorum.Diliyorum benim gençlerim İnternet kafelerde ziyan olmasınlar

Şunuda söylemek isterim ki,sizlerde sıkıntı ve dertlerinizi dile getirebilir ve konuşmaya açabilirsiniz...

Selam ve sevgilerimle....

[Muzaffer Mustafa Altuncu]

....Merhaba Sevgili Site üyelerimiz,Sevgili Gençler,

İnsanlar her zaman hata yapabilirler.Çünkü nihayetinde insandırlar. Önemli olan o hatalarını anlayıp,hatalarından dönmeleridir.

Herkes kendini çok iyi bilir.Zaman zaman yanlız kaldığında kendini hesaba çekebiliyorsa,yaptığı yanlışı anlayabiliyorsa ne mutlu ona.....

Bu yazıyı maalesef okuyan çok az kişi olacaktır.Ben isterim ki bu yazıyı yaşlı genç herkes okusun.Ama okuma alışkanlığımız maalesef çok zayıftır.

Okuyanlar barı okuduğu şu an kendine bir sorsun bakalım; Zaman zaman kendini hesaba çektiği hiç oldu mu? Çektiyse yaşadığı olaylarda kendini suçlu ya da sorumlu kabul ettiği hiç oldu mu? Olduysa ilgili kişi ya da kişilerle yüzyüze gelip özür dileyebildi mi?İşte bunlar çok önemli şeyler. Bunları yapabiliyorsak,kendimize acaba haklımıyım,haksızlık yaptım mı diye sorabiliyorsak çok iyi durumdayız demektir.Yoooook her olay karşısında mutlak sürette ben haklıyım deniyorsa biraz oturup bu duruma düşünmeliyiz.....

Bugün bu yazıyı yazmama sebep olan olayı tam olarak anlatabilmem mümkün değil.Ama bu yazıyı yazmama sebep bir olay yaşadığım için ve de yaptığıma pişman olduğum için ve de kendimi suçlu bulduğum için bu durumu sizinle paylaşmak istedim....

Gece saat 01.00 sıraları bir genç MSN den beni aradı,yazıştık.Daha önce bu gence sayısız defalar nasihatte bulunmuştum.Ve de kendinden çok kesin sözler almıştım.İşler de iyi gidiyordu.Genç beni sever ben de onu çok severim.Hala da öyle...Ama aramızda çeşitli yazışmalar geçti. Sonunda ifadeleri çirkinleşti ve "Kusura bakma biraz alkolluyum" deyince Msn yi kapattım.O an demek ki kızmışım.Kızgınlığımda haklı olabilirim ama yaptığım işin sonradan yanlış olduğunu anladım ama iş işten geçti. Halbuki ona daha sonra konuşuruz deyip ya da başka bir ifade ile onunla yazışmayı kesmem lazımdı diye düşünüyorum.İşte bu yüzden pişmanlık yaşadım.Ama faydası yok.O an o gence maalesef yardımcı olamadım. İnanın çok üzgünüm.Dilerim o genç bu yazıyı okur ve durumumu ve de durumunu ayık bir kafa ile değerlendirir.Genç kusura bakma,sana çok kötü zamanında yardımcı olamadım.....

Herkesi bu duygularla selamlıyorum....

[Vedat Başar]

Sayın hocam öncelikle ellerinizden öperim.
Yazdıklarını okudum.Canınızı bu kadar sıkmayın.Hatalı değilsiniz Hocam.
Zaten alkollü bir insan ne konuşduğunun farkında bile olmaz.İnanın o konuşma anınızı bile hatırlayamaz.

Size çok çok teşekkür ediyorum çünkü bu sayfalarda tecrübelerinizi bize aktarıyorsunuz.İstiyosunuz ki geçmişde yapılan hatalardan ders çıkarıp gençler hatalara düşmesin.

Ben o kadar mutluyum ki sizin öğrenciniz olma mutluğuna nahil oldum.Gerçekden sizin öğrenciniz olmak helede temelden taa ilkokul çağlarında sizin bilgilerinizle zekamızı zenginleşdirmemiz inanın öğrencilerinize çok çok faydalı olmuşdur.
Bu yüzden siz rahat olun hocam.
Geçmişde sizin öğrencileriniz olan ve şimdi evlenme çağına gelen ve evlenen arkadaşlarımız da buna dahil şimdi size çok çok minnettar başta da ben sevgili hocam.
Bizlere hayatı yaşamayı ,sevmeyi sevilmeyi öğrettiniz.
Bundan öte başka ne olabilirki.
Ben burdan sizin yazılarınızı okuyacam hocam.zevkle irade ile.
KALIN SAĞLICAKLA HOCAM...

[Caner Topaloğlu]

Muzaffer amcacığım kiminle geçti aranızda bu diyalog bilemeyeceğim ama ben zaten kafası yerinde olan birinin sizi kırabileceğine ve üzebileceğine inanmam.Alkolün olumsuz tarafı normalde asla yapamayacağınız ve hatta aklınızdan bile geçmeyen şeyleri yapmanıza cesaret ve sebebiyet vermesi değil midir?Ben inanıyorum ki kendine gelir ve bu yazdığnızı okursa o genç sizden özür dileyecektir.Sizin de kendizini suçlu veya pişman hissetmenizi gerektirecek bir şey olduğuna inanmıyorum.

Okuyanlar barı okuduğu şu an kendine bir sorsun bakalım; Zaman zaman kendini hesaba çektiği hiç oldu mu? Çektiyse yaşadığı olaylarda kendini suçlu ya da sorumlu kabul ettiği hiç oldu mu? Olduysa ilgili kişi ya da kişilerle yüzyüze gelip özür dileyebildi mi?

elbettiki bende kendimi zaman zaman hesaba çekerim ve hatalı olduğum her nokta için büyğümde olsa ,küçüğümde olsa, sevdiğim bir insan da olsa, nefret ettiğim bir insan da olsa, o kişiye karşı özürümü dilerim.

Gene dolaylı yoldan güzel bir konu işlenmiş.Teşekkürler Muzaffer Hoca'mız

[Muzaffer Mustafa Altuncu]

3A+3K FORMÜLÜ;

3A…….1) Az yemek,
.........2) Az uyumak,
.........3) Az konuşmak,


3K……1) Kafayı temizlemek(İslam dışı her düşünceden)
........2) Karnı temizlemek (Haram olan her şeyden)
........3) Kalbi temizlemek (Cimrilik-haset gibi şeylerden)

[Ergün Özen]

SAYIN HOCAM HAYIRLI GUNLER DUSUNCELERINIZE KATILMAMAK MUMKUN DEYIL SONUNAKADAR DESTEKLERIM HERSEY GENC VE GENC NESILLE OLCAGINNA HIC SUPHEMYOK BIZ GENCLERE SIZINKIBI TECRUBE SAHIBI BUYUKLERIMIZIN BILGILENDIRDIYI SURECE BIZIM BUYUKLUYUMUZU HERKES KABULLENMEK ZORUNDA KALACAK ZATEN BUYUK DEYILMIYIZ KOCA SURRU BURAYA SIGDIRDIK YA YETER KENDINIZE IYI BAKIN

[Muzaffer Mustafa Altuncu]

İNTERNET KAFELER VE GENÇLİK-2

….Bu konu ile ilgili yazı yazmıştım.Ve ileride gerekirse yine yazabilirim,demiştim. Yazabilirim denilen zaman geldi işte…

…O yazımı okuyanlar var ise hatırlayacaklardır ki gençlerin zor durumda olduğunu ve mutlaka ellerinden tutulması gerektiğini yazmıştım.Çünkü internet denilen şey ucsuz bucaksız şey.İyi tarafları olduğu kadar kötü tarafları da vardır.Ben o yazımda üstü kapalı kötülüğünden bahsetmiş hatta bir imam için de serzenişte bulunmuştum…

…Üstü kapalı bahsetmiştim çünkü açık açık bahsedersem bilmeyen gençlerin de kulağını açmış olurum,diye düşünmüştüm.Halbuki gençlerin kulağı çoktan delik…. İmama serzenişte bulunmuştum ki hep kötü taraflarından bahsediyorsun biraz da şu meredin iyi taraflarından bahset,demek istemiştim….Ama imamın belli ki çiğerleri yanmıştı,onun için veryansın etmişti…

…Peki yazdıklarımı toparlamaya çalışayım.Evet şahit olduğum bir olay benim de çiğerlerimi yakmıştır.İnanın çok ama çok moralım bozulmuştur.Gençlere karşı iyi niyetli yaklaşımlarım bir yara almıştır.O olayı açık açık yazmam mümkün değil. Yine üstü kapalı ima yoluyle bir şeyler söylemeye çalışayım:
…Bilgisayar ve internetin evlere kadar girmesine olumlu bakan bir kişi olarak,o olaya şahit olduktan sonra inanın ne diyeceğimi şaşırmış vaziyetteyim.Gençlerin ne yazık faydalı tarafları yanında o çok kötü ve çok zararlı taraflariyle de uğraşmaları gerçeği beni hayal kırıklığına uğratmıştır….

..Bunun için Gençlere diyorum ki !!!!!!!!!
Gençler ne olur kendinizi internetin bataklıklarına atmayın… Oralarda kaybolup gidersiniz.Elinizden tutan olmaz bu zamanda..Bu büyüğünüzün sözünü dinleyin. Belki o an nefsiniz size o olayı çok tatlı hissettirir,ama sonrası hem dünyada hem de ahirette zararını göreceğinizi unutmayın.Hiçbir şey rastgele değildir.Mutlaka bir muhasebesi vardır.Şöyle bir düşünün hangi olay olursa olsun sonunda mutlaka bir iyi ya da kötü neticesi vardır.O olay karşısında ya mükafat alınır ya da ceremesi çekilir.Hem dünyada insanlara karşı,devlete karşı sorumluluk var;hem de ahirette Allah’a verilecek mutlak hesap var.Bizler bu düşünceler etrafında kendimize güzel bir yol çizmeliyiz.

Beni bu derece karamsar yapan olayı unutmam için gençlerden olumlu tepkiler gelmesi lazım.O zaman belki biraz rahatlarım.Yoksa bu dert beni bitirir.O olayı düşündükçe bana bir şeyler oluyor.Evlerimize kadar giren o kötü durumlara dur diyecek kimse olamıyacağına göre,Allah gençlere iyi durumlar nasip etsin demekten başka çaremiz de yoktur.Ben bu defa bu kadar ile yetiniyorum.İleride tekrar yazabilirim.

İnşallah bir işe yarar.Ne demek istediğimi anlayanlar anlamıştır.

Gençler ne olur hesabını veremiyeceğiniz işlerle uğraşmayın.Nefis ve şeytanla amansız mücadele yapın.Nefsinize yenik düşmeyin.Zararı size geldiği kadar Türk toplumuna da gelir.Bu büyüğünüzün ne demek istediğini şöyle bir düşünün !!!

Herkese selam ve sevgilerimi gönderiyorum…

……………….21.01.2007……………GÖLCÜK……….Muzaffer ALTUNCU……………