CEVDET DURGUN

Gurbet ellerde kalıp da yüreklere düşen korları söndürmeye, uzun yıllar görmediğiniz arkadaşlarınızla görüşmeye kim engel ki?.. (Tüm üyelerimizin birbirini tanıma hakkı var değil mi?)

Moderatörler: Muzaffer Mustafa Altuncu, Fatma Ozbilgi, Sibel Şahin, Adnan Ayaz

CEVDET DURGUN

Mesajgönderen Cevdet Durgun » Cum Ara 23, 2005 6:53 pm

Saygıdeğer köylülerim;

Bir ara üye olmayı başaramadım, sonra da Osman Sarı kardeşimin yardımlarıyla iki kere üye oldum gördüğünüz gibi. Sonra da beni tanımayanlara kendimi tanıtabilmek için epeyce çabaladım. Ama onu henüz başaramadım. Umarım ki şimdi başarıyorumdur. Bu arada köylülerim içinde kimlerin olup olmadığını ve neler yazdıklarını merak ettiğim için yazılanları okudum ve sık görüşemediğim ama çok sevdiğim, geçmişimi paylaştığım arkadaşlarımı da burada görünce çok mutlu oldum. Bakın kimler var;

Gürsel, Fosiya mahallesinin en centilmen erkeği, , üniversite yıllarımın en masum arkadaşı ( Ya kardeşim, ne “güzel kafes balıkçılığı” konusunda bitirmeni yapmıştık, başına bela mı arıyorsun? Nedir bu makina mühendisliği v.s.?),

İlkay Güvercin, Feğmenos’un aydın, samimi ve gerçek kolofçusu (diğer kolofçuyu tanıyamadım, hala sırt çantan ve jeolog çekicinle mi geziyorsun İlkay? ),

Köksal, Kaban’ın asil delikanlısı ( Köksal fazla konuşma, dökerim kirli çamaşırlarını!..), saçlarını kitap okuyarak döktü, yazarak geri getireceğini zannediyor ama nafileee!..

Hasret, Paradikoz’un gurbet kuşu ( Eeee!.. kuş olacak tabii, rahmetli Karakuş Amca’nın oğlu olmak kolay değil.), çocukluğundan beri samimiyetinden hiç şüphe etmediğim arkadaşım, şu anda belki de cennettedir,

Mahir Maraşoğlu kardeşimle geçenlerde Ankara’da bizi havaalanında aldığında tanıştım. Ula Mahir, niye yalan konuşuyorsun? Bu yaz yaylaya gittiğimde ilk işim dedeni bulup sormak oldu, senmişsin o kafasını eşek ısıran torunu. Bunda utanılacak bişe yok koçum, başka bi yerini ısırmadı ya!..

Huse kardeşimi Türk Ocakları’ndan tanıyorum, yetenekli bir arkadaşımızdır, dilimiz ve kültürümüz konusundaki bilgilendirmelerini hepimiz okuduk. Konuşmayı annesinden, sakinliğini de babasından almıştır, Allah hepimize bol sabır nasip eylesin,

Mehmet İbrahimağaoğlu Abi, görüldüğü kadarıyla bıyıklar hala formunu koruyor,


Osman Sarı, Sami Ayan, Koskor Murat, Hülya İbrahimağaoğlu, Mehmet Zeki Sarı gibi köylülerimi tanırım, tanıyıp da çıkartamadığım veya tanımadığım tüm köylülerimi de diğer tüm köylülerim gibi çok seviyorum.

Beni tanımayanlara;

İlkokulu Ankara ve İstanbul’da, ortaokulu İstanbul ve Samsun’da, liseyi Samsun ve Trabzon’da, üniversiteyi de Trabzon’da okudum. Makina Mühendisi’yim, Samsun, Ankara ve İzmir’de çalıştıktan sonra Trabzon’a döndüm. Ticaret ile iştigal ediyorum. Tüm köylülerimle tanışmak isterim.

Saygılarımla.

Cevdet DURGUN
En son Cevdet Durgun tarafından Çrş Haz 21, 2006 7:49 pm tarihinde düzenlendi, toplamda 3 kere düzenlendi.
Kullanıcı avatarı
Cevdet Durgun
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 99
Kayıt: Cum Kas 18, 2005 7:33 pm
Konum: Trabzon

BİR DE BUNU YAZMIŞTIM..

Mesajgönderen Cevdet Durgun » Cum Ara 23, 2005 6:59 pm

Herkese selam;

Forumumuzun “Ülkemizin Geleceğini Birlikte Yaratalım: Siyaset” başlığı altındaki “SEVGİLİ KÖKSAL'A VE ONU ELEŞTİRENLERE / BİLİM NEDİR?” yazısı kapsamında hayatı anlamaya ve yaşamaya çalıştığımı bildirerek başlamak isterim.

Türk’üm, Müslüman’ım. Bu da nerden çıktı şimdi derseniz; kendimi açıklayabildiğim ve kimliğimi tanımlayabildiğim başka bir kültürel değerim yok. Bu değerlerimi; en masum, en yalın ve dolu dolu tanımlayabildiğim, açıklayabildiğim yegane bakış açımı bahsi geçen yazıdaki “bilim” ile yapabildim şimdilik. Bilimsel diyalektik ile her konuda en azından açılım yapabileceğimi hissetmenin huzuruyla yaşamak hoşuma gidiyor.

Benim için önemli olan, sorunlara kendi kültürümle çözüm üretmektir. Diğerleri sadece örnek teşkil eder. Ayrıca insanların öncelikle yeterlilikleri ölçüsünde çalışıp, başarılı olmalarını önemserim. Suçlu Amerika, Rusya veya A.B. midir, yoksa biz miyiz? Sorumluluk almamız ve değer, emek, ürün üretmekten başka bir çıkış yolumuzun olduğuna inanmıyorum. Herkese ve her şeye muhalif olmamız ve başarısızlıklarımızı perdelemek için başkalarını müsebbip olarak göstermemiz bir çözüm müdür? Hayatta eşitliğe inanmam ve olmasını da istemiyorum, adalete inanırım ve sadece onu istiyorum. Bu bağlamda;

Sevgili Osman, bu siteyi senden başkası yapamazdı zaten. Senin farklılıkların, aykırılıkların, isyankarlıklarına özlemlerin ve yalnızlıkların eklenince bu site kuruldu. En büyük avantajın, sahip olduğun “şeytan tüyüdür” bence. Sen ne söylersen söyle buradaki insanlar sana tahammül edecektir, rahat ol. Düşünüyorum da; yaylada tebenek oynarken burnundan mihseyalarun damlar mıydı, yoksa damlamaz mıydı? Damlar mıydı?

Koskor Murat kardeşimi Salı günü pazara giderken evlerinin önünden geçtiğimizde kapının önünde oynayan sevimli, uslu ve akıllı bir çocuk olarak anımsıyorum. Epeyce zaman geçmiş değil mi? Koskorlar söz konusu olduğunda, abin Ahmet ve sayın müdürüm İrfan beyi anmadan edemeyeceğim.

Huse kardeşimden çok şeyler öğreneceğiz. Zaten ilk iş olarak forumdaki sözcüklerle ilgili yazısını okudum ve önemseyip araştırmasından dolayı hem mutlu oldum, hem de kendisine saygı duydum. Bu arada, “Mahnida” sözcüğünün, Sürmene’nin Yeniay ( eski adı Mahno)’dan gelme anlamında olduğunu biliyorum. Yeniay beldesinin Baştımar köyünden Şahinkaya köyüne geldiğimizi ve son olarak bu köydeki akrabalarımızın Rüstem amcamı ziyaret ettiklerini de ekleyeyim v.s. v.s. İlgine çok teşekkür ediyorum kardeşim.

Sami kardeşim, “erkek dayıya” vecizesine uygun, saygılı ve medeni bir kardeşimdir. Bir kardeşimin benim hakkımda bu kadar güzel şeyler düşünmesi beni hem mahcup, hem de hislerine karşı sorumlu addeder. Sami’nin bu sitede köyümüzü yaşayan bir insan olarak, birleştirici ve yapıcı özellikleriyle büyük hizmetlerinin olacağını düşünüyorum. Hatta Osman’ın freni bile olabilir. Sami, bizlere ne yapmamız gerektiğini söylersen sevinirim.

Kimyacı kardeşimi burada görmek benim açımdan cidden bir sürpriz oldu. Cidden çok sevindim. Ya kardeş Ünal abi sana tarif etsin de yeni dükkana gelsene. Ben yoksam “kimyaci geldi” de beni bulurlar, sen çayını bitirmeden ben yetişirim. Üniversitenin tesisleri bakıma girdi, yılbaşından sonra Şahinkayalı yaşıtlarımızı organize et de topluca bir yemeğe gidelim.

İlkay Güvercin. Arkadaşlar yok böyle bir insan yaaaaa!.. Vallahi yok inanın. Nev-i şahsına münhasır derler ya, işte bu İlkay’a uyar. İlkay sen galiba benden bir yaş büyüksün, ama sana ağabey demeyeceğim, sürünnn!.. Topu da vermediğime gayet iyi etmişim, hiç pişman değilim. Bir yazında “oğlum” demişsin. Şimdi bizim yaylada oynadığımız yaşlardadır. Gözlerinden öpüyorum oğlunun. Kocadın sen olummm!.. Ya bu arada o plastik top var ya hala duruyor ve patlamadı biliyor musun? Ama yine vermeyeceğim sana o topu. Yakın tarih olarak senden sonraki tarihle ilgileniyorum. Senden başka Şurlu tanımam ben İlkay. Hala değişmemişim değil mi?

Köksal seni en sona bıraktım. Geçende gıyabında söyledim, seni de kendim gibi; “içinde yetiştiğimiz aile kültürünü eleştiren ve irdeleyen, bunu yaparken de en büyük eleştiriyi en yakınından alan bir insan” olarak görüyorum. Doğal olarak sen ve ben aynı noktada buluşacağız. Başka bir şey söylemi ister misin?

Bu arada, söylemediğiniz bir özelliğimi ben söyleyeyim; biraz da ukalayım ( İnanmayan İlkay’a sorabilir). Allah sizlere sabır versin diyorum, başka ne diyeyim?

Hayat bir hak ediştir!..

Saygılarımla.
En son Cevdet Durgun tarafından Pzt Haz 12, 2006 1:23 pm tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
Kullanıcı avatarı
Cevdet Durgun
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 99
Kayıt: Cum Kas 18, 2005 7:33 pm
Konum: Trabzon

Mesajgönderen Alptekin Ağaoğlu » Cum Ara 23, 2005 7:30 pm

Samimiyetle söylemek gerekirse sac ayağının bir ayağı eksik kalmıştı.
Yokluğunuz o denli hissediliyorduki Köksal AĞAOĞLU Cevdet abiye siteden açık ilan verelim demişti.

Aramızda sizi tekrar görmek biziim için hem mutluluk hem şeref.

Bilgi birikiminiz ve abi kalbinizle forum bir seviye daha kat etmiştir.

Mutluyuz.
Kullanıcı avatarı
Alptekin Ağaoğlu
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 184
Kayıt: Pzt Eki 03, 2005 11:58 am

Mesajgönderen Mehmet Zeki Sarı » Cum Ara 23, 2005 11:31 pm

abi ikinci baskıdan tekrar hoşgeldin
katılımının daim olması dileğiyle çalışmalarında başarılar kolay gelsin
Kullanıcı avatarı
Mehmet Zeki Sarı
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 1575
Kayıt: Prş Eki 06, 2005 6:46 pm
Konum: istanbul

Mesajgönderen İlkay Güvercin » Cmt Ara 24, 2005 8:20 am

Cevdet siteye tekrar hoş geldin.Geçen hafta siteye senin için kayıp ilanı verdim ama 1 gün sonra silindiğini gördüm.Ortaya çıktığına göre sorun yok.Tekrar selamlar.
Kullanıcı avatarı
İlkay Güvercin
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 566
Kayıt: Çrş Kas 02, 2005 1:47 pm
Konum: kütahya

Mesajgönderen Cevdet Durgun » Cmt Ara 24, 2005 4:11 pm

Sevgili İlkay;

Evet tekrar geldim. Bu forum, görüşemediğimiz eski dostlarla görüşmemize vesile olmak açısından gayet iyi oldu değil mi? Bak, forum sayesinde birbirimize takılmaya devam edebiliyoruz. Ne kadar güzel değil mi? Oysa ben seni nereden arayıp, bulup kızdıracaktım. Emeği geçenlere duacıyım.

İlkaycığım, yokluğuma dayanamayıp kayıp ilanı vermişsin. Haklısın, bir ara sanki Komarluk’ta duman bastı da yolumu şaşırdım. Allah’tan cameden anons etmedin beni, kesinlikle yanlış anlar, kötüye yorardım. Bak Huse ile Köksal da aynı şeyleri düşünmüş. Korkmayın ben artık Şahinkayalıyım.

Tabi ki görüşeceğiz İlkay.


Sevgili Mehmet Kırmaz kardeşim;

Yazları köye ve yaylaya gelişlerimi ve üniversitede okuduğum dönemi saymazsak ben de ömrümün geride kalan kısmını gurbette yaşamış bir Şahinkayalı’yım. 1968 doğumluyum ve 2000 yılında köklü kararlar vererek memlekete geri dönüp Trabzon’a yerleştim. Kendinizi tanıttığınız sayfanızdaki memleket özlemlerinizi ve yine sizler gibi aynı özlem, sevinç, beklentileri olan diğer hemşerilerimin yazdıklarını da okuduğumda gurbetteki halime çokça benzeyen ruh halinizi, ruh halimizi bir kez daha yaşadım. Bu site, aynı türden duygularımızı da paylaştığımız bir alan oldu ve ayrıca insanlarımızın aslında ne kadar da yalnız, ne kadar birbirlerine muhtaç olduğunu gördük sanırım.

Sevgili kardeşim, ben ve benim gibilerinin geriye dönüşlerinin en büyük nedeni memleket ve aile sevgisini içeren tamamen duygusal bir yapıya sahip olmamızdır. Oysa ki hayat tamamen gerçekçidir. Ateşe yakın olan ısınır, ondan uzaklaştıkça en fazla ışığından yararlanabilirsiniz. Eğer geleceğinizi ve de özellikle çocuklarınızın geleceğini daha iyi koşullar üzerine kurmayı düşünüyorsanız yazdan yaza memleketinize gelmenizin yeterli olacağı kanısındayım. Siz memlekete geri dönerseniz, biliniz, muhakkak ki çocuklarınız buralardan ayrılacaktır. Medeniyet batıdadır, para batıdadır, gelişim ve sürat batıdadır. Batı gelişir biz onu takip ederiz. Ama özlemsiz ve sevgisiz yaşanmayacağı için memleket sevgisi ile özlemlerinizin ömrünüz boyunca baki olacağına hepimiz eminiz.

Çocuğunuz (-larınız) ve eşinizle birlikte ömür boyu mutlu olunuz.

Saygılarımla.

Cevdet Durgun
En son Cevdet Durgun tarafından Çrş Haz 21, 2006 8:18 pm tarihinde düzenlendi, toplamda 2 kere düzenlendi.
Kullanıcı avatarı
Cevdet Durgun
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 99
Kayıt: Cum Kas 18, 2005 7:33 pm
Konum: Trabzon

Mesajgönderen Köksal Ağaoğlu » Cmt Ara 24, 2005 8:55 pm

Dostum yeniden hoş geldin. Minare bir ara ykıldı yoksa camenun hoparlorinden bağiracağidum. Allahtan geldun.. Safa geldun kardeşum.. Bu arada fotona takılayım: Sanki sandalyede yıkılacasun. Ola biraz az ye. Rejim yapayurum dedun ama henüz fotona yansımadi. Eskiden fotoğraflar çekturulurdi sanki "S" harfi gibi durulurdi. Senun foton oni akluma geturdi. Ama itiraf edeyim ki, saçlarundaki beyazlamanun haricinde yıllar yakuşukluluğundan bişe alup götüremedi... Sevgi ve selamlarımı sunarım..
Kullanıcı avatarı
Köksal Ağaoğlu
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 176
Kayıt: Pzt Eki 24, 2005 5:30 pm
Konum: Trabzon

Mesajgönderen Yılmaz Ersezer » Pzt Ara 26, 2005 12:13 am

Resim biraz uzak çekilmiş ama saçların ve sakallarındaki beyazlık ışıktan kaynaklanmıyor sanırım, onlar da aykırı. Biz gelmeden gelmişsin, esmişsin, silinmişsin, ne çok iş yapmışsın :-) İşlerin yolundadır umarım.
Selamlar.
Kullanıcı avatarı
Yılmaz Ersezer
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 227
Kayıt: Sal Ara 13, 2005 10:48 pm
Konum: ISTANBUL

İYİ HAFTALAR

Mesajgönderen Cevdet Durgun » Pzt Ara 26, 2005 6:57 am

Herkese günaydın;

İyi ve bol kazançlı bir hafta dilerim. Saat 07:15 ve çayın demlenmesini beklerken bilgisayarın başına geçtim. Hayır, her sabah bunu yapmam. Hafta sonu dağlarda olduğum ve pazartesi erken dönüş yaptığım için böyle kargalar ..ok yemeden (kültürümüzü seviyorum) düştüm.

Mehmet Zeki Sarı kardeşime teşekkür ederim öncelikle. Hoş buldum tekrar.

Köksal he, ne var? 100 kg’a dalya deyip “S” harfinden çok “O” harfine benzeyince tam da “bir şeyler yapmalı” derken, kör göze mertek misali, sağ yüzük parmağıma; çok özel birisinden, çok özel bir yüzük hediye aldım (Yüzüğün tılsımı sayesinde az yiyecektim). Tam yemeğe yumulurken onu görüyor ve parmağımdan çıkartıp yemeye devam ediyorum. 98 kiloya düştüm, tavsiye ederim. Yakışıklılığıma gelince; sayın Udi Mahmudi (Yazgan) kardeşimin söylediği gibi “şişmanlık bana farklı bir karizma veriyor” da ayakkabılarımın iplerini merdiven korkuluklarına basarak bağlayabiliyorum. Ha aklıma gelmişken; senin de saçların dökülünce ne kadar düzgün bir kafa yapısına sahip olduğunu fiziki olarak da gördük. Yahu Köksal, konu konuyu açıyor; bir ara sizde Kenan Akaç ile beraber muhabbet ederken içtiğin sek rakı aklıma geliyor da!..

He ula, Kenan ne yapar arkadaşlar, nasıldır, hala eskisi gibi temiz ve delikanlı kalabilmiş midir? İçimizde görüşenimiz var ise selamımı söylesin, kendisini hakikatten çok severim. Çocukluğumuzda Kuşmer’deyken, ortadan boru yapıştırıcısı Tangit ile yapıştırılmış, kafasına don lastiği ile tutturulmuş gözlüklü haliyle yan yan bakmalarını hatırlıyorum kendisinin. Kalif yaparken ne hikmettir bilinmez, kaçış mesafesine gidip taş atarak kafamı yarmıştı. Ama kaçamamıştı, misilleme anında ve aynı şekliyle gerçekleşmişti. Eeeeyy gidi günlerrr!..

Merhaba Yılmaz. Esmek ne haddimize, çok yoğun çalıştığımızdan buralara bolca takılabiliyoruz, o kadar. Saç, sakal ağardı be kardeş. Acaba niye? Saç dedik de seninkiler maşallahlıktı. Sanırım en azından onlar hala formlarını koruyordur. Yazdığın mesajlara göz gezdirirken burnuna bir burun daha eklediğin gibi bir şey anladım. Eğer öyleyse, burunlarımız benzemiş en azından Yılmaz’cığım. İşlere gelince, ne kadar ekmek o kadar köfte derler ya, işte öyle!..

Sevgili Murat Kazancı kardeşim;

Hoş buldum, sağolasın. Seni de Kuşmer’den hatırlıyorum sanırım. Siteni ziyaret edip biraz daha anımsar gibi oldum. İlerleyen günlerde güzel sohbetlerini bekliyorum.

Hah!.. Mehmet bir tek sen eksuk iduuunnn!.. Sen da geldun. Temaaaaaaammm!.. La Allah’un Şurlisi, altılı ganyan oynamaktan yanımıza uğramaz oldun da burnumuzun dibindeyken buralardan mı görüşmek zorunda kalacağız ha?.. Sağlığında yüzünü göremiyorduk, hastalık edebiyatlarıyla günahlarını affettireceğini sanma. Ganyan bayii yerine bize uğra da yüzünü görelim, feyiz alalım. Bandocu güzelim benim, hadi bekliyorum!..

İlkay Güvercin’e dokunduramadım, içimde kaldı iyi mi!..

Görüşmek üzere.

Saygılarımla.

Cevdet Durgun
En son Cevdet Durgun tarafından Çrş Haz 21, 2006 8:19 pm tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
Kullanıcı avatarı
Cevdet Durgun
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 99
Kayıt: Cum Kas 18, 2005 7:33 pm
Konum: Trabzon

Mesajgönderen İlkay Güvercin » Pzt Ara 26, 2005 1:19 pm

Çevdetçiğim hayırlı günleeeeeer dilerim.Saha çalışması yaptığını yazıyorsun.Biraz bilgi ver.Kilo vermeye çalışıyormuşsun.Şimdi sana üzerimde deneyipte 2 ayda 8 kg nasıl verdim onun reçetesini yazıyorum.Çay içmeyi sınırlandırdım.Günde max 7 bardak.içine attığım şeker miktarını yarı yarıya azalttım.Yemekte ekmek az yedim.Ve en önemlisi günde ortalama 8 km yürüyüş yaptım.Hedefim 5 kg daha vermek.Yazın Trabzona gelince İzine ayrıl Kuşmere yürüyerek çıkıp inelim.Ayrıca Babana selam eder esenlikler dilerim.
Kullanıcı avatarı
İlkay Güvercin
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 566
Kayıt: Çrş Kas 02, 2005 1:47 pm
Konum: kütahya

İyi Akşamlar

Mesajgönderen Cevdet Durgun » Pzt Ara 26, 2005 7:09 pm

Sabah Arsin, öğlen Akçaabat, öğlen sonrası İyidere’deydim

http://img412.imageshack.us/my.php?image=iyidere3ly.jpg

İlkaycığım saha çalışması mı yapıyorum? Aslında “ne olsa yaparım abi” yapmıyorum bir tek. Yazın geldiğinde sana bir brifing veririz seve seve. Sohbetimizi takip eden arkadaşların canını iş muhabbetleriyle sıkmayalım. Yaklaşık olarak onbeş yıldır çayı şekersiz içerim, ekmeği sadece kahvaltıda yerim. Ama normal bir insanın yediği miktarla da doymam ve burcuma yakışır bir şekilde iyi bir oturan boğayım. Bu halimle kendimden çok yüzüğüme güveniyorum. Önerilerin için teşekkür ederim. Yaptığın diyeti diğer arkadaşlarıma örnek olarak anlatacağım. Bundan emin olabilirsin. Sen hele bir gel Trabzon’a da biz izini hallederiz. Ama Tahto’dan boş geçmek yok, bunu bilesin. Kiruğun Mehmet’i da alırız, o bizi korur. Ayrıca bu konularda özel tecrübelere sahiptir. Sarahmet mahallesinden Çormaluğa kadar lüksün fitilini üç kere düşürme rekoru hala egale edilememiştir. Selamların iletildi ve aleyküm esselam!..

Kiruk Memed, eksikliğini anlamayacağını ta başta anlamıştım ( hahayyytt!.. ). Siz Şurlular nasıl söylüyorsunuz; “Götülere bişe olmaz!...”, sana da bir şey olacağı yok tabii ki. Daha önce yazdıklarımı dikkatli takip etmemişsin, bak ne demişim; “Korkmayın ben artık Şahinkayalıyım.”. Aramızdaki fark, ben anlayabiliyorum.

Sen ganyanı, atları ve hatta eşekleri bile unuttun ha? Oldu!.. Rüyalarına giriyordur, kaç kere tepinerek yataktan düşmüşündür (Yengeyi ilk gördüğümde soracağım.).

Memed, sende o ses, bende de bu burun olduktan sonra Arasat kalabalığında birbirimizi kolayca buluruz, rahat ol. Hakkını bana helal edeceğini biliyorum.

Saygılarımla.

Cevdet Durgun
Kullanıcı avatarı
Cevdet Durgun
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 99
Kayıt: Cum Kas 18, 2005 7:33 pm
Konum: Trabzon

Mesajgönderen Mehmet Ağaoğlu » Pzt Ara 26, 2005 8:15 pm

Tekrar hoş geldin Cevdetciğim.Senin yazılarını okuyorum.Maşllah bana büyük keyf veriyor.Deavamını bekliyoruz.Ayrıca vaybenlilerede katılmanız lazım.Görüşürüz.
Kullanıcı avatarı
Mehmet Ağaoğlu
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 350
Kayıt: Sal Eki 25, 2005 6:38 am
Konum: şurdan

Merhaba Şahinkayalılar

Mesajgönderen Cevdet Durgun » Çrş Ara 28, 2005 4:42 pm

Bakın sizlere sabahleyin aşağıdaki paragrafla yazmaya başladım;

Güneşli, ılık bir Trabzon kışıyla yazıyorum. Belli ki hava sabaha karşı don yapmış da bu saatlerde kırılmış. Nem en düşük seviyelerinde, gökyüzü berrak mı berrak. Bu aydınlığı yazın bile göremiyoruz açıkçası. Sevgili Hasret Kuşu ve bilumum diğer gurbet kuşlarımız dahil herkese havadisleri özetledikten sonra muhabbete girebiliriz….

İş güç derken Tirebolu’ya gittim ve döndüm. Akşam olmuş, devam ediyorum;

Mehmet Ağaoğlu Ağabey tekrar hoş buldum, teşekkür ederim. Her insan beğenilmek ister, ben de. Yazmayı severim, konuşmayı da. Gönüllerin bir olduğu ortamlarda bir başka sohbet isteği doğar içime. Hele hele geçmişim, çocukluğum, birlikteliklerim de sohbete katılınca daha başka ne isteyebilirim ki? Güzel, arı, içten pazarlıksız, entrika çevirmeyen, içi/dışı bir, komplekssiz ve kıskançlıktan arınmış, yalansız, sade ve sıradan insanları bulduğum zaman ise dinlemeyi de severim. Dinlerim, öğrenirim!.. Aklıma gelmişken; sıradanlık ile kalitesizliği karıştırmamak gerekiyor. Kalite şart!.. Vaybeni’ye katılmamı istemişsin, yazdıklarım silinmeden önce birkaç tane amatör atışmalarım oldu. Atışma konusunda dedem Mahnida Ahmet’i temsil edebilecek düzeyde bir birikime sahip değilim. Genlerimdeki sıcak kanlılık ve hayat sevgisi sayesinde içimden gelenleri söyleyebiliyorum şimdilik. Katkılarınızla bir şeyler öğrenebilirim. İlginize teşekkürler.

Kiruk Memed, beni ne kadar çok sevdiğini gayet iyi biliyorum. Her ne kadar kastanboliga yersek yiyelim midemiz bulanmaz. Yalnız yaptırdığın ön dişlerin sararabilir. Dikkatli olmakta yarar var. Taşun kiyinda bekliyorum!..

Sevgili Bülent merhaba. Eğer benim tanıdığım Bülent isen Enver Özer ağabeyimizin oğlusun. Doğru mu? Eğer doğru ise dünya tatlısı bir babanın oğlusun. Tesadüf bu ya; bugün Enver ağabey de bana uğradı, görüştük. Umarım ki temennilerini hep beraber gerçekleştirebiliriz. Bu arada sen neler yapıyorsun, hala Çaykara’da mısın? Görüşelim kardeşim.

Kiruk Memed, ben forumdaki iletilerimi senin gibi bir cümle şeklinde yazmıyorum. Herkese birer paragraf yazsam bilgisayarın başından kalkamam. Yazmak isteyen herkes bana buradan yazabiliyor ve ben de yanıt veriyorum. Bak buradan seninle de ne kadar güzel yazışıyoruz ( bu arada, senin kusursuz imlan beni imrendiriyor ). Bilirim, beni çok sevdiğinden dayanamaz yine bana yazar ve nazımı da çekersin. Kirukcuğum, zahmet et de beni bir başlık altında takip et olur mu? Ama sana olan sevgimden dolayı sadece senin için bir şeyler yapabilirim. Buyur, emret üstadım!..

Herkese selamlar.

Saygılarımla.

Cevdet Durgun
En son Cevdet Durgun tarafından Çrş Haz 21, 2006 8:20 pm tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
Kullanıcı avatarı
Cevdet Durgun
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 99
Kayıt: Cum Kas 18, 2005 7:33 pm
Konum: Trabzon

Mesajgönderen Ahmet Cemal Durgun » Cmt Ara 31, 2005 2:59 pm

Merhaba Cevdet Amca,
Hoşgeldin desem pek olmayacak çünkü zaten benden önce de vardın. Ama sonra bi ara kayboldun o yüzden uygun olabilir. Neyse anladın işte.

Ne var ne yok? Bayramda kaçmazsan bi taraflara görüşürüz... Bu arada iyi yıllar...
Ahmet Cemal Durgun
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 108
Kayıt: Sal Kas 22, 2005 4:01 pm
Konum: Tempe/Arizona/ABD

Mesajgönderen Sami Ayan » Cmt Ara 31, 2005 11:06 pm

Abi sana ikinci gelişinde hoşgeldin demedik herhalde. Şur'un edebiyatçı bir babadan yetişmiş edep timsali şahsiyeti tekrar hoşgeldin. Sen bana göre girdiğin yere kalite katıyor ve hatta girdiğin yerdeki kaliteyi yükseltiyorsun. Bir ara burayı ihmal ettiğini düşünmeye başyamıştım ki neyse teknolojinin azizliğindenmiş. Seninle çok derin geçmişimiz olmadı belki ama sana derin bir muhabbetim var Cevdet abi. Muhabbetle kal...
Kullanıcı avatarı
Sami Ayan
Site Yönetim
Site Yönetim
 
Mesajlar: 724
Kayıt: Çrş Eyl 21, 2005 11:09 pm
Konum: Çaykara-Şahinkaya

Sonraki

Dön TANIŞMA - KAYNAŞMA

Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 5 misafir