Hepsi hepsi duvarda bir tuğla...

"Düşünebilen bir nesil yaratmak ve düşüncelerimizi özgürce paylaşmak için" burada buluşalım.

Moderatörler: Muzaffer Mustafa Altuncu, Osman Nuri Sarı, Özgür Hasan Altuncu

Hepsi hepsi duvarda bir tuğla...

Mesajgönderen İlkay Durgun » Sal Ara 11, 2007 11:55 am

hepsi hepsi duvarda bir tuğla"

Pink Floyd




Bu yazdıklarım okunur mu bilmem...yada ben anlatmak istediğimi iki cümle ile nasıl anlatırım onuda bilmem...

Ama denemeye değer :wink:

Bence kapitalizmin en büyük yıkımı, aynı zamanda varoluş biçimi,yada çaresizliği mi desek;tüketimdir.

Sürekli ihtiyaçların sonsuz tarifini yaparak, tüketimi sonsuzlaştırarak,başka bir kulluk rejimi ortaya çıkarıyor;Kitlesel üretim mekanizması.

Herkes bu kitlesel üretimin parçası haline geliyor.Üretim kutsallaştırılıyor.Bunun aynısını sosyalist deneyimde de gördük.Kitlesel üretim kutsallaştırıldı.İnsanların aklı,zihni,bağımsızlığı,özgür düşünce bu kitlesel üretime kurban edildi.Dolayısı ile sosyalizm deneyi,kapitalizme kökten bir eleştiri getirememiş oldu.

Eğer siz insanları kitlesel üretim içine alırsanız,onlara bir ahlak,özgür akıl veremezsiniz,insanlar o kitlesel üretimin bir parçası,doğal sonucu olarak da ,tüketimin bir parçası olmak ister.Sosyalist deneyin çöküşünün bu ahlaktan,özgür akıldan yoksun, tüketme isteği olduğu kanısındayım ben.Bunun örneklerini sosyalist deneyin son günlerinde çok bariz gördük.İnsanlar mağazalara hucum ettiler,batıdan getirilen her şeye çok büyük bir iştahla saldırdılar.Çünki onlar; batıdaki eş değerleri gibi kitlesel üretim içindeydiler, ancak onlar kadar tüketemiyorlardı.Bence rejimin sonunu bu hazırlamıştır.Yoksa bürokratik oligarşi değildi sebep.

Bu yüzden insanlığın önündeki en büyük hedef;bu tüketimi tetikleyen,kitlesel üretimden vaz geçmektir.

Gandi'nin dediği gibi;

"çıkrıklarınıza sahip çıkın,onlar bağımsızlığınız ve özgürlüğünüzdür"

Kitlesel üretim insanda ,giderekde insanlıkda ne ahlak,ne özgür akıl bırakıyor...
Kullanıcı avatarı
İlkay Durgun
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 280
Kayıt: Pzr Kas 06, 2005 9:27 pm

Mesajgönderen Ahmet Hamdi Kama » Sal Ara 11, 2007 5:56 pm

....konunun
bir iktisat içerikliği yanında sosyolojık boyudu daha anlamlıdır ...
....kapita lizim yeni kulluk rejilerinin ortaya çıkmasına neden olmuştur..
...
....kapıtalızim bir burjuva sınıfının nın ortaya koyduğu somürü sis temidir...ekonomik anlamda insanları ezen bu düzen insanların ,hürriyetlerinide ellerinden almaktadır ki biz biliyoruz ki,insan,kölelik ve esaretten nefret eder.Oysa hürriyetlik insanın fıtratında varolan bişe dir.
....
Yüce dinimiz islamiyet esiri hürriyetine kavuşturmayı ibadet symiştır.i nsanin Allah dan başkasına kul olmasını küfür sayar.

....Bu açıdan bakıldığı zaman liberalizim iktisat hürriyeti savunması normaldir.ve insan tabiatına uygundur.
...İktisati anlamda hür olmadıkça hürriyet kavramı saece lafta kalır.
....
.Ancak ,hürriyet başibozukluk,anarşi, ve zayıfları azme demek değildir.

...beynel minel kapitalizim liberalizmin kontrolsuz bir gelişmesinden doğduğunu ifade etmek gerekli.
....Kapitalizmin doğurduğu sonuçlar idibariyla kontrolden çıkarak iktisatdi hürriyet ulvı rotasından çıkarılarak ve beşeri maksadını kaybederek ekonomi için ekonomi gibi yanlış bir yola saparak kaba bir materyalizm ve progmatizme alet edilerk sömürülmüştür.


İkinyüz yıldan beri kapitalizm ekonomik hayatı DARW İN tabii elemesi içinde etüd ederek zayıfın güçlülere esir olmasını sağlayan bir sisteme dönüşmüştür.

...1.dünya ve 2. dünya şavaşların dan sonra altınpara yerine bankonatların geçmesi küvvetlenen zenginler hegemonyasi kitleleri fiilen mülkiyetsiz bırakmakta fikir ve beden gücüzü eritim ara çlarına ve altına tahvil edilerek eline ve kasasina doldururken milyonlarca insani karın tokluğuna çalıştırmaktadır bir taraftan tiüketimi vahşice özendirme yi amaçlayarak insanlari üretimden yoksun birakarak kendi sistemlerini aya kta tutmayı başarmıştır.
.....İfade edilenlerin hepsi doğrdur bu anlamda bu anlamda insanların vahşi kapıtalıs sisteme kendilerini entekre edeceğıne bu sistemin bozulmasi için gayret sarf etmesi gereklidir .


...Aslında bu tür sistemlerin insanlar tarafın üretilerek yine ayni familyadan olanları nasıl sömürtüğünü anlamama çok gariptir..
...her şeyi bizlerin önüne koyan isalmi anlamak onun bize sunduğu ilahi kanunlar içerisinde beşeri hayatımızı düzenlemek yeterlidir..

..Çünkü her şey isalmi hayat içerisinde mevc ut tur başka arayışlara girmeye gerek yoktur diye düşünüyorum..
....adı ne olursa olsun beşeriyatın koyduğu her sistem ezmeyi ve aezilme üzerine olmuştur olaçakta ...
.....Konuya bek katkımız olduğunu söyleyenmem ama olsun en azından düşümcelerimi paylaştim....
muhabbetle kalın
Ahmet Hamdi Kama
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 386
Kayıt: Cmt Oca 20, 2007 9:28 pm
Konum: SAMSUN/MERKEZ

Mesajgönderen Emel Ayal » Sal Ara 11, 2007 7:08 pm

çok sevdiğim biri
alışveriş yapmak istediğimde bana
tükettiklerinle mi tanımlanmak istersin
yoksa
ürettiklerinle mi
diye sorar

şimdi ilkayın yazdıklarını okuyunca
aslında ürettiklerimle tanımlanmak da pek hoş gelmedi gözüme
:?
Kullanıcı avatarı
Emel Ayal
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 790
Kayıt: Pzt Nis 17, 2006 12:46 pm
Konum: İzmir

Mesajgönderen İlkay Durgun » Prş Ara 13, 2007 11:55 am

Büyük süpermarketlerin olduğu bir ülkede demokrasiden bahsedilemez.

Bu büyük süpermarketler üreticiyi baskılar,tüketiciyi çeşitli reklam,pazarlama teknikleri,fiyat-ürün arasındaki çapraşık bağlar kurarak şaşırtır.
Diyelim, küçük bir peynir üreticisisiniz ve ürünlerinizi bu büyük süpermarketlerde satılmsınızı istiyorsunuz, ozaman sırf ürününüzün o raflarda yer alması için, üste yüzmilyarlarca lira hava parası ödemek zorundasınız.Tabi rafa girdikten sonra, hangi şartlarda ödeme alacağınızdan bahsetmiyorum bile...

Bu büyük süpermarketlere gidip kasanın önüne geldiğinizde, çıkan fatura karşısında şaşırmayanımız yoktur.Sepete bir baktığımızda aldıklarımıza biz bile şaşırıyoruz.Çok kontrollü olanlarımız evde liste yapıp öyle çıkıyor bu süpermarketlere ancak şeytan! bu, bir bakıyorsunuz alış veriş sepetinde yine listemizde olmayan bişeyler var.Hay allah!

Ey Allahım! bu modern zamanların ne çok tanrısı ve şeytanı var!


Artık hiç bir meslek erbabı bağımsız değil.

Marangoz musunuz? artık büyük mobilya üreticilerinin bantlarında usta olarak çalışacaksınız.Kasap mısınız? süpermarketlerin reyonlarında et reyonunun elemanı olacaksınız.Günde yüzmilyarlara varan reyon cirosunun içinde olacak ancak askari ücret yada az biraz fazlasını alacaksınız.Çalışma saatleriniz ve çalışma koşullarınızdan bahsetmiyorum bile...

Benim takıntım,özgürlüğümüzdür.Bağımsızlığımızdır.Benim takıntım, bu sarmalın içine giren herkesin,üretici,tüketici,çalışan,hatta yönetici olarak bir akıl tutulması,bir kulluk rejiminin işleyen parçaları olmamızdır.


Herkes AKP nin nasıl oluyorda yüzde kırkyedi oy aldığını soruyor.

seksendokuz milyar dolar bireysel kredi borcu olan bir halk,hangi bağımsız akılla,hangi özgür iredeyle oy verebilirki...Aman bir kaza olmasın derdindeyiz.

Çiftçiye doğrudan gelir desteği adı altında ödenen para var.Yani hiç bir ürün yetiştirmediniz.Sırf tarlanız var diye dünya bankası destekli fondan devletiniz size yaklaşık yıllık iki milyar para ödüyor.Bu paralar seçimden önce ödenirse,üstelik bir yıl önceye göre yüzde doksan bir artışla,üstelik hiç bir şey yapmadan...Birde çok tartışılan bedava kömür dağıtma meselesi.Bu dağıtımın yükü taş kömürü kurumuna ödetiliyorsa,görev zararı altıyüz milyara ulaşmışsa...

Bunun yanısıra,doğuya af ve siasi çözüm diyeceksin ama bu siyasi çözümün ne olduğunu söylemeyeceksin,iç anadoluya milliyetçilik pompalayacaksın hatta diğer milliyetçi partilerin yardımıyla ip atmaca oynayacaksın kürsüden,batıya AB diyeceksin,bireysel kredi musluklarını açacaksın,Uluslararası sermayeye her türlü güvenceyi verceksin.Oradaki türk yöneticileri bir gecede getirip bu ülkeye bakan yapacaksın.Yok Gaziantepli fakir bir ailenin çocuğuymuş,adam ingiliz aksanıyla konuşuyor,çifte pasaporttan hiç bahsetmiyorum bile.Bu ekonomiden sorumlu bakanımızın ilk icraatlarından biride, ülkemizde ücretlerin yüksek olduğunu söylemek olacak.

Muhafazakar halkımıza da başörtüsü geyiğinide yaptın mı tamamdır.Daha ne olsun,ucuz kredi vererek halkımızı onyıllar boyu boynundan tuttun,yetmedi bedavaya doğrudan gelir desteği! verdin,yetmedi kömür,yetmedi gıda yardımı,yetmedi iftar çadırı,yetmedi demokrasi!,ytmedi gazetelerin hep aynı şarkıyı çalması,yetmedi.yetmedi.yetmedi...

Vapurda,trendeki işportacılara benzedi mevzuu.Abilerim ablalarım,bunun yanında bir çakmak.Yetmedi,bir tarak,Yetmedi on adet kurşun kalem. vs.vs.vs.

Bir iki paragrafta iktidar formülünü verdim işte...Aslında buna aptal bir muhalefetide eklemek gerek.

Bunları şunun için söyledim.Eğer kişisel bağımsızlığınız,burdan giderekde ülkenizin bağımsızlığını bu kadar başkasının eline verirseniz, sizi yularınızdan tutar dolaştırırlar böyle...Eğer bir kriz daha çıkmazsa önümüzdeki seçimleride AKP farkla götürür.Çünki kimse bu kadar beleş paranın peşini bırakmaz.Bu beleş yaşam sömürge ahlağıdır.Kapı kulu ahlağıdır.Bu osmanlının sonudur.
Kullanıcı avatarı
İlkay Durgun
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 280
Kayıt: Pzr Kas 06, 2005 9:27 pm


Dön DÜŞÜNCE PLATFORMU

Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 3 misafir