Türk kanı pis kan Hrant Dink kahraman

[Caner Topaloğlu]

Açıkçası siteyi takip edene kadar köyümüzde böyle herkesin kendi fikrini bu kadar açık bir şekilde savunacağı (hemde siyaset gibi iki ucu pek temiz olmayan bir konuda) asla ama asla aklıma gelmezdi.Bende burada ki güzel tartışma ortamından tatilimi yaptığıım şu günlerde ailemle paylaştım.Annem de benim tavsiyemle yazılan mesajları okumak istedi ve bu konuda bir kaç şey söylemesi gerektiğini söyledi.ve klavyesi pek ileri olmadığı için aldı eline kağıdı kalemi ve yazmaya başladı benden de buraya aktarmamı istedi..

Saygılarımla;

"
Tüm genç kardeşlerime;
Hrant Dink'le ilgili düşüncelerinizi içeren yazılarınızı okudum.Düşüncelerinize katılırım ya da katılmayabilirim ama sizinle gurur duyuyorum en azından ülkede yaşananlar sizleri ilgilendirdiği için...

Evet hepimiz aynı yerde yaşayıp büyüyen insanlar olarak en azından birine kızıldığında "vay Ermeni"söylemini defalarca duymuşuzdur.Hatta o kadar kazınmış ki beynimize zaman zaman farkında olmadan kullanıyoruz da.

Ben şu anda 28 yıllık bir öğretmenim.1986 yılında rotasyon uygulamasından Mardin'in Derik ilçesine tayin olduk.Bilmeyerek Süryani bir ailenin 2 katlı evinin birinci katını kiraladık.Giyim tarzları ve konuşmaları (Kürtçe) aynı olduğu için ayırt etmemiz olanaksızdı.İlk gün ev sahibimizin hanımı "Mino" Teyze bize giriş kapımız ortak olduğu için sadece onu kapatmamızı kendi katlarının kapısını kapatmadan kullanacaklarını istediğim zaman rahatlıkla girip çıkacağımızı açıkladı.2 gün sonra sadece o bölgede görülen paratifo adı verilen dizanteriye benzer bir hastalığa yakalandım.O hastalıktan teyzenin koca bir yayla kazanında pişirip tencere tencere komşulara dağıttığı içine buz parçaları atılarak içilen soğuk çorbayla kurtulduğumu açıklamak isterim.

Aylar sonra aynı aile gibi olduk.Neredeyse sürekli beraber yiyip içiyorduk.Fereç amca ölmüş,rahmetle anıyorum.Onlar her pazar banya eder,en güzel giysilerini giyer küçük küçük büyük kiliseye giderlerdi.Mino teyze bana "Kızım siz çok düzgün insanlarsınız.Sizi o kadar seviyorum ki ve biliyoruz ki Allah'ın cenneti bir tanedir ne olur orada buluşalım,sizin dininiz neler istiyorsa onları yap,farklı kapılardan gireriz,yine karşılaşırız."demişti.Tabiki bu farklı bir konu ve dini tarafıyla ilgilenmiyorum.Çünkü dini konularda tartışmak için alime değilseniz bile gerçekten dini anlamda donanmlı olmanız gerekir,annenizden,iyi yetişmemiş bir dini liderden,doğruyu yorumlamaktan aciz bir yorumcudan duyduklarınızla dini tartışmak mantıklı değil diye düşünüyorum.Beni ilgilendiren yönü karşılıklı güven oluşursa insanların birbirlerini daha iyi anlayabilecekleri ve hep güzel şeyler düşünebilecekleri.herkes kendini bilir,yok misyonerlik faaliyetiymiş,bize zarar vereceklermiş.İnsanın kişiliklerinin gelişmesinde ilk altı yaşı çok önemlidir.herkes çocuğunu doğru dürüst yetiştirsin,herkes fikrini özgürce söylesin.Konuşan toplum zorluklar yaşar ama gerçeğe ulaşır.Korkacak bir şeyimiz yok.
Cenazedeki slogan üzerinde çok fazla durulacak bir şey değil.Sadece bir ifade biçimi.Kimsenin ermeni falan olduğu yok.Niye olsun?Bu ülkenin evlatlarıyız.Dünyanın hiç bir ülkesinde mutlu olamayız.Sadece bı ülkede güvende olmak istiyoruz.Bu da birbirimizi severek sayarak olur.Başkaları da aynı şeyleri hissediyorsa daha güzel ne olabilir?Bırakalım sevsinler.Kimse dünyaya gelirken ırkını ve dinini seçmiyor.Ülkeme seven herkesi ben de çok seviyorum.

Hepinize sevgilir ve saygılar.

Hatice TOPALOĞLU "

[Bülent Altuncu]

Sevgili hocam, ne desem bilemiyorum, bizi takip etmeniz ve beğenmeniz, elinize kağıt kalem alıp düşüncelerinizi yazmanız ve oğlunuzun aracılığı ile site de paylaşmanız ve anılarınızda ki anlatıklarınızla çok mutlu oldum.

Belki bir çoğumuz, başka dinlerden, meshepleden veya milletlerden insanlarla karşılaştığında önyargılarını çürüten şeyler görüp yaşadığını anlatan, "aslında" diye başlayıp onları metheden cümleler söyleyen insanları işitmişizdir veya bizzat kendimiz de söylemişizdir. Ama insanların çoğu milliyetçi duyguların provoke edildiği dönemlerde o görüp yaşadıkları iyi örnekleri hiç akıllarına getirmezler ve ilk el düşüncelerine dönüp birbirlerine düşman bile olabilirler. İşte o ilk önyargılarını bir daha canlanmamacasına bilincinin derinliklerine atabilmiş insanlara ihtiyaç duyduğumuz bu günlerde, hafızanızdaki güzel bir örnekle çıkıp gelmenize çok mutlu oldum.

Mino teyzenin cennetle ilgili anlatıkları ne kadar güzeldi. Eğer hepimiz bir Hatice hoca ve bir Mino teyze olabilsek, zaten bir arada yaşamak zorunda olduğumuz bu dünyayı da ölmeden cennete çevirmiş olmazmıyız ?

Sizi her zaman aramızda görmek istiyoriz hocam.

[Mehmet Aydinli]

Bizlerin günlerdir anlatmak istediğini ,sizlerde geçmişte yaşamış olduğunuz hayatınızdan bir kesiti örnek vererek, yazarak ,Caner vasıtasıyla bizlere aktararak düşüncelerinizi bizlerle paylaştığınız için teşekkür ederiz.
Her şeyin,mutluluğun ve başarılı yaşamın; dostluğun ,kardeşliğin ,barışın olduğu özgür ortam içerisinde olgunlaşıp gelişeceğini herkesin bilmesi gerekir.Herkesin içindeki şövenliği ,kin ve nefret dolu duyguları önyargılı düşünceleri asgariye indirmesi ve sıfırlamaya çalışması gerekir diye düşünüyorum..
Saygılar ,selamlar.

[Erhan Ayal]

[quote="hakandurgun"]

Çok basit halbuki,1915 te Çanakkale de çarpışırken Türk ler,tüm mazlum halklar Türk tü aslında.İsrail zindanlarında pek çoğumuz Filistin li,işgal altındaki ırak ta Arap değil miydik? O halde sırf Ermeni olduğu için vurulan
birinin cenazesinde Ermeni olmaktan niye korkalım.

İnatla, ' TÜRKÜM VE MÜSLÜMANIM ' pankartı asan Fatma arkadaş ve yazılarını bu sloganla bitiren diğer kardeşlerim;aslen Singapur lu olan
bana ise lafınız,amenna,ben de memnun oldum. Yok bu ğerçeği ilk kez şimdi duyduk,lafımız sana değildir diyorsanız,o zaman nooluyo size allah
aşkına.Sizi bu sitedeki diğer üyelerden daha fazla Türk kılan şey nedir
hayli merak etmekteyim.

quote]Hakan bey TÜRKÜM VE MÜSLÜMANIM lafı sizi neden bu kadar bunalttı ayrıca kimse inatla ben MÜSLÜMAN VE TÜRKÜM demiyor bu bizim genel yapımızda var Aslen singapurlu olan şahsınıza temsilen memnun oldum demeklede neyi çağrıştırmaya çalıştığınızıda anlamış değilim. en bu ülkede yaşıyorsam ve bu ülkenin milli ve manevi değerlerini taşıyorsam 'ki bundan hiç şüphem yok o taktirde neden ermeni olayım. Anlamadığım bir konu daha var Her yıl yüzlerce şehit verirken birtanemiz 4 sayıfalık forum başlığı cevaplandıramazken şimdi ne olduda bu olayın üzerine bu kadar gidiliyor yoksa benim kavrayamadığım farklı bir olaymı var. Tabiki bu olayları tasvip etmiyorum ama olaylara medya gibi bu kadar yülenmemizde doğru olmadığını düşünüyorum.


Ben olsam Ermeni değilde Hrand DİNGİM Nedeni ise İNSAN OLMAM

[Yılmaz Ersezer]

Ermeni falan değilim ama Drink hiç değilim, ermeni kökenli olsam gocunmazdım ama gene de Drink olmazdım. Bir diğer milletin kanının pis olduğunu söyleyen yazan adamla hiç bir bağ, ortaklık, benzerlik bulmam söz konusu değil. Öldürülen bir zavallı olması da sebep değil. Ermeni olduğu için öldürülmedi. Türk devletini ve Türk halkını hedef tahtasına oturtmak üzere, Türk milletini dağıtmak amacı ile özenle seçilen bir hedefti, biz Türk olduğumuz için, Türk Devleti'ne tarihine ve geleceğine sahip çıktığımız için öldürüldü. Bizi zora sokmak için, bizi BOP'a dahil etmek için, bizi soykırımcı ilan etmek için, aşağılamak için. Türk milletinin kanının pis kan olduğunu yazan bir adamın ne olduğu açık değil mi? Ermeni kanının pis olduğunu iddia eden herhangi bir adamın ayakkabısının altına bakmadığım gibi Drink'in ayakkabısının altındaki delik de umurumda değil. Onu öldüren de, O da, öldürülme emrini veren de, ne Ermenilerin ne de Türklerin dostu kardeşi değil.

[Caner Topaloğlu]

yılmaz abi bu yazıyı sen mi yazdın yoksa mevzubahis silinen yazı mı bu...

[Yılmaz Ersezer]

Bu bendendi, silinen yazıyla bir alakası yok.

[Mehmet Aydinli]

Arkadaşlar bu yazıyı yani Hakanın yazdığı mesajı ;kendisiin isteği üzerine " biri düzeltsin" dedi bende düzeltirken ceryanlar gitti o anda herhalde silindi .Hepinizde biliyorsunuz bunu kasıtlı olarak yapmam.Ki Hkan kardeşimizin yazısında silinecek hiçbir içerik te yoktu.Yani silinmesi içinde bir gerekçe yoktu.Bu yüzden niye silelimki.Çok daha ağır yazıları belkide biz yazıyoruz ve sitede çok daha ağır yazlar vardır.
Hakanıda ne kadar tanıdığımı nasıl bir ilişki içerisinde olduğumuzu bilirsiniz ve kendisi de bilir.Herhalde bu yanlışlıktan veya kaza ile silinen yazıdan dolayı Kayhan kadar bana kızmaz.Bunda da herhalde bir art niyet aramaz.Beni az çok bilir.Yazısında bulmaya çalışıyorum.Tekrardan çok çok özür dilerim.
Hakan ve sizler bütün üyelerimiz yeterki sizler yazı yazın kimse bunları silemez bundan da emin olun.Yazı silnirken önce karara alınır ve sonra mesajı ve yazıyı yazan aranır ondan sora silinir .veya mesaj çekilir.Böyle yazı silinmez.Umarım ki herkes çok iyi anmış beni.
herkese saygı ve sevgilerimle.

[Kayhan Durgun]

pardon necati

[Bülent Altuncu]

Sevgili Yılmaz, inan şoktayım.


Ne ben ne sen toplumun en alt ve ezilen tabakalarından gelmedik, bizi devrimci demokrat yapan, aynı zaman da insanı da insan yapan en önemli duygu acıma duygusudur. Ben bu yüzden acıdım Saddam'a da, dünyada ömrünü onun kadar büyük itibar ve saygı görerek, onun kadar zenginlikler, lüks, eğlence ve sefa ile geçiren çok az insan olmasına rağmen, son halinde düştüğü yalnızlığa acıyarak, korkusuzluğunun dürüstlüğünden olduğunu düşünerek ve hatta ihanete uğramış olduğunu bile düşünerek acıdım, yaptığı insanlık dışı katliamları unutarak. Aklımda ki kaşkollu fötrlü artist halleri, tek elle tüfek atan maganda halleri, etrafında kadınların pır döndüğü içkili eğlenceli alemlerde ki hallerini unutup son haline acıdım. Sende etkilenmiştir heralde .Heralde diyorum çünkü ayakkabısı yırtık, bilinen bir zenginliği ve göze batan bir hayatı olmayan bir insana bu kadar acımasız kalman ve bu cinayeti sırf şu an ki siyasi stratejilerinize göre değerlendirmen, Saddam ve Irak konusunda yazdıklarında da sadece politik davrandığını düşündürdü bana. Sende kabul edersinki politik stratejiler çok kolay değişir ama insani duygular her zaman her milletin insanında aynıdır.Site de ki tartışmalarda da "hepimiz Dink iz" diyenler veya enazından diyenleri kınamayanlar ne ermeni katliamını kabul ettiğinden, ne ermeni veya Dink olduğundan ( artık bunu demek komik bile) ne de bu ülkenin vatandaşlığından rahatsızlığından değil aksine bu ülkeye yakışan akıllı, duyarlı ve çağdaş bir vatandaşa yakışır tavırla terörizme karşı insani tepkilerini koydular. Ne kadar çok acıma duygumuz olursa o kadar az insanın canı acır ülkemizde.

[Fatma Ozbilgi]

Mehmet beyin basina gelen olay hepimizin basina gelebilir, illa kasit aramayalim lutfen, istemeyerek silinmis, ceyranlari kesilmisse onun yapabilecegi hic bir sey yoktur, Hakan beyden rica ediyoruz mumkunse yazisini tekrar yazsin, birbirimizi istemeyerek olusan hatalardan dolayi lutfen kirmayalim..Bu forumda isim onemli degil,Fatma,Osman,Mehmet,kim olursa olsun kasitli mesaj silecegini kimse dusunmesin lutfen, hepimiz burda birlik ve bareberlik icin elimizden ne geliyorsa yapmaya calisiyoruz,bundan kimsenin suphesi olmasin..

Saygilarimla..

[Osman Nuri Sarı]

Sayın Kayhan Durgun

Kardeşiniz Hakan Durgun'un yazısının silinmesi ile bir ilgim olmamasına rağmen (yazılan yazının ne olduğunu bile bilmiyorum. Özel işlerim nedeniyle uzun zamandır siteye giremiyorum.) yönetici arkadaşımız sayın Mehmet Aydınlı'ya karşı göstermiş olduğunuz tavrı beğenmedim. Yapılan bir hata varsa ve yapan kişi de bu hatayı açık yüreklilikle kabul ediyorsa, size de onu "anlamak" kalır. Bu arada şunu da söylemek isterim Mehmet Aydınlı'nın sileceği en son yazı Sayın Hakan Durgun'un yazısıdır. Bunu benden daha iyi siz biliyorsunuz. Değil mi?.

saygılarımla

[Cengiz Selimoğlu]

Birkaç gündür siteye giremedim neler oluyor.Hiç şüphem olmayan bir şeyi belirtmek istiyorum.Sevgili Mehmet aydınlının iyi niyetinden ve sizlere karşı olan sevgisinden kimsenin şüphesi olmasın.Kayhan abide sanırım mehmete takılıyor.Siteden sileceği en son yazı hakanın yazısı olur.Hakanın üzerinde az beşe onlar kırılmadı mehmet den sebep.Mehmet aydınlınında ne kadar vefalı olduğunu cümle alem bilir bu konuyu kabatsakda daha güzel şeylerden bahsetsek olurmu.Kayhan abi sen gel bu mehmetun ifadesini beraber alacağuk görnekte

[Yılmaz Ersezer]

Sevgili Bülent, ben cinayete ilişkin tavrımı daha önceki yazılarımda ifade ettim zaten, neden şoka girdiğini anlayabilmiş değilim. Drink'in öldürülmesinden üzüntü duyduğum açık değil mi? Bu cinayetten üzüntü duymak başka bir şey, cinayet sonrasında tetikçilerin parmaklarının gösterdiği istikamete bakmak başka. O istikamette yürümeyi reddediyorum. Türk kanının pis kan olduğunu söyleyen bir adamın kardeşi olmadığımı, bu cinayetin emperyalist politikaların Türkiye'ye dikte ettirileceği bir süreci başlatmak üzere planlandığını, bir vatansızlaştırma, devletsizleştirme, Türkiye'yi ABD askeri yapma operasyonu olduğunu söylüyorum. Ermeni kanının pis kan olduğunu duyduğumda nasıl tüylerim diken diken oluyorsa, en iyi Kürdün ölü Kürt olduğunu duyduğumda nasıl sinirden deli oluyorsam bu hakaret Türklere yapıldığında da aynı tepkiyi gösteriyorum, doğal ve olması gereken de bu değil mi?

Bir başka milletin kanına küfreden fikir ile hiç bir bağımın olmadığını söylemem mi şaşırtıyor seni? Türklere küfreden "Ermeni"'lerle de kardeş değilim Ermenilere küfreden "Türk"'lerle de. Bu durumda ben de sana şaşırıyorum, hem de çok.

Drink'in ölümüne üzüldüğü için elinde Türk bayraklarıyla cinayeti protesto etmek ve cenazeye katılmak için gazete önüne giden insanların nasıl yuhlanarak ve sizin burada işiniz-dostunuz yok defolun gidin diyerek alandan uzaklaştırıldığını izledin mi? Ben de çok şaşırıyorum sana.

Bir Ermeni, Ermeni olduğu için öldürüldüğünde hepimiz Ermeniyiz demek o cinayete karşı durmak, direnmek, Ermeni'yi Ermeni olduğu için öldüren kuvvete meydan okumaktır. Şüphesiz bu durumda bu meydan okumaya katılırdık. Ama Türk kanı pis kandır diyen bir Ermeni'yi Ermeni kanı pis kandır diyen bir "Türk"e öldürtmek, sonra da insanları sokağa yığıp hepimiz Ermeni'yiz dedirtmek şuna denk düşüyor: Biz soykırımcıyız, biz tarihimizden utanıyoruz, biz zavallı bir milletiz, biz bu işi geçmişte de yaptık, biz ABD provokasyonları ile milliyetimizden geçmişimizden tarihimizden ayrılmaya hazır milletsizler vatansızlarız, Amerikancıyız biz. O cenaze Drink cinayetinden çok daha büyük bir cinayettir, katliamdır. Bir kaç on bin kişi'nin intihar eylemi.

Cengiz Çandar'la, Oral Çalışar'la, Ethem Mahçupyan'la, Taner Akçam'la, Hadi Uluengin'le ve diğer bilcümle kaşar amerikan ajanları ile aynı safa düşülmesi, aynı hedefe vurulması, aynı amacın güdülmesi, işte beni şaşırtan da bu. Acıma duygusu ile açıklanabilir mi bu?

Saddam'a zerre kadar acımadığımı da tüm dürüstlüğümle ifade edeyim. Vatan savunması yapan, emperyalistlerin ve kuklalarının önünde eğilmeyen dimdik ölüme giden adama acımam, gurur ve saygı duyarım. Öyle yaptım. Politik stratejiler çok kolay değişmez Bülent kardeş, hele anti-emperyalizm hiç bir zaman değişmeyecek (en azından emperyalizm tüm kalıntıları ve işbirlikçileri dünya üzerinden temizlenene kadar) politik stratejidir. Biz Saddam olayına da Drink olayına da o pencereden bakıyoruz, bakmaya çalışıyoruz. 19-20-21. yy'ın en temel gerçeği budur.

Selamlar.

[Yılmaz Ersezer]

Bülent, senin ve diğer arkadaşların duyarlılığını anlamakla birlikte, ben bu cinayetin politik etkileri ve sonuçları üzerine yorum yapıyorum. O cenazeye acıma vb.. duygularla katılan iyi niyetli insanların olduğundan hiç şüphem yok. Keza senin yaşadığın duygusal durumun da farkındayım. Ama politik olaylar insani duygularla değil bilimin ışığında politik olarak analiz edilmek durumunda. Eğrisi doğrusu ile yapmaya çalıştığımız şey de bu. Yazdıklarımdam hiç kimsenin kişisel yorum ve değerlendirme çıkarmamasını rica ediyorum. Tekrar selamlar, sevgiler.