malum son günlerde Ağca konuşuluyor medyada. Tarafsız basın konuyla ilgili olarak habercilik etiği açısından yorumsuz verdi haberleri. Bir de doğan grubunun yayın organları varki; etiği etek öpmek sananlar grubu bence, onların haberleri şöyle; "milli katil hapisten çıktı" v.s.
Ağca çıkmalı çıkmamalı, ağca katil, Ağca'da hukuk devletinde diğer vatandaşların yararlandığı kanunlardan yararlanarak tahliye edildi ne var bunda değerlendirmeleri şöyle bi kenarda dursun benim üzerinde duracağım iki husus var.
birincisi, son dönemlerde bir erken seçim olacağı konuşuluyor Ankara'da. siyasi iktidar ve sayın başbakan bunu yalanlasa da söylentiler bitmiyor. yapılan seçim anketleri iktidarın zayıflasa da birinci olacağını, anamuhalefet partisinin pozisyonunu koruyacağını, MHP'nin de yapılacak ilk seçimlerde meclise gireceğini ve muhtemel bir MHP-CHP kalisyonunun kaçınılmaz olacağı seklinde yorumlanıyor.
şimdi gelelim komplo teorilerine; bir ara yazmıştım, yine doğan grubunun milliyetçiliği kaşıyan yayınlar yaptığını, örneğin çuval olayı ısıtılarak, bu utanç tablosunun intikamının alındığı işlendi bir kaç gün, akabinde meşhur kurtlar vadisi uzantısı gösterime girecek filmin fragmanlarında çuval meselesinin tekrar gündeme taşındığı görüldü. bazı çevreler bu gelişmeleri amerikan karşıtlığının bu dokunuşlarla zayıflatılmaya çalışıldığını ifade etti (intikan alındı anlamında). böylece milliyetçi rüzgarın kesilmesinin amaçlandığını ifade edildi.
ikinci teori şu; Ağcanın adalet bakanının yorumlarına (eski- yeni bakan), kamuoyunun tepki ve reflekslerine rağmen erken seçimin konuşulduğu böyle bir dönemde tahliye edilişi, yine doğan grubunun 32. gün ve diğer yayınlarıyla 20 yıl öncesi Ağca'lı program ve görüşmelerine yer vermesi ve konunun sürekli sıcak tutulması (Ağca çıktı, Ağca yoklamaya gitmedi v.s.) yukarıda işaret edilen değerlendirmelerde göz önünde tutulduğunda ister istemez acabaları beraberinde getiriyor.
bunların dışında Aytunç Altundal'ın kuş gribi biyolojik bir saldırıdır iddiaları da gündemi meşgul ediyor. 80-95 yılları arasında 3 kez kimyasal ve biyolojik silah saldırısına muhatap olduğumuz ancak ne hikmetse diğer ülke gizli servislerinin marifetiyle bu girişimin engellendiği de ilginç geldi bana
vaktiyle komplo teorisi denilen konuların birer birer insanımızın karşısına geldiği de düşünüldüğünde uyanık kalınması gerektiğine işaret etmek ve yine birileri beyin yıkıyor mu acaba sorusuna cevap aramak adına bu değerlendirmeleri not etmek istedim.
hep uyanık kalanlardan olmak dileğiyle......