DÜRÜSTLÜK VE ÇOCUKLARIMIZ !...

[Ahmet Üstünbaş]

Ahmet ÜSTÜNBAŞ
AK KÖŞE

D Ü R Ü S T L Ü K VE Ç O C U K L A R I M I Z

Büyük Önder ATATÜEK; "ÇOCUKLAR HER TÜRLÜ İHMAL VE İSTİSMARDAN KORUNMALI VE ONLAR HER KOŞULDA YETİŞKİNLERDEN DAHA ÖZEL OLARAK ELE ALINMALIDIR. ÇOCUK SEVGİSİ İNSAN İÇİN BİR İHTİYAÇTIR." demektedir.

Çocuklar ile ilgili olarak H. Jinott'un da şöyle demiştir: " ÇOCUKLAR DONMAMIŞ BETON GİBİDİR, ÜZERLERİNE NE DÜŞERSE İZİ KALIR." Çok doğru söz. Öyle değil mi ?...

Hiçbir zaman unutmamak gerekir ki, olumlu çocuk yetiştirmenin ilk şartı !... OLUMLU ANNE-BABA OLMAKTIR. Anne ve babalar sorumluluklarını bilmezlerse ve lüzumsuz hareket yaparlarsa, bunun zararlarını çok büyük ölçüde çocukları çekmez mi?... Hiçbir çocuk dünyaya 40 yaşın olgunluğu ile gelmez. Onlarda doğarken yaklaşık olarak birbirlerine eşit doğarlar. Hiçbir deneyimi olmadan, konuşamadan ve sadece ağlayarak dünyaya gelirler. Onların gelişmesi ve olgunlaşması bizlerin, çevrenin ve de öğretim kadrolarının elinde şekillenir..

Unutmayalım ki; çocuklarımız birer bilgisayar gibidir. Girdi ne ise çıktı da o olacaktır. Çıktıdan memnun değilseniz mutlaka girdiyi geliştirmelisiniz. Öyle değil mi?.. Bir çocuk hakkaniyetle yaşamış ise DÜRÜSTLÜĞÜ öğrenir !.. Yanlışlık yapan kişilerin arasında yaşamış ise, yanlışlıkları öğrenir!... Öyle değil mi?..

Çocuklarımızın susturulması da hiçbir zaman iyi sonuç vermez." SEN SUS, DAHA ÇOCUKSUN" gibi kelimelerle onları susturmak, soru sormalarını engellemek yanlıştır. Unutmayınız ki, bir çocuğun onuru ne ise, en büyük makam sahibinin de onuru aynıdır. Çocuklara fırsat eşitliği tanımak gerekir. Onları anlamak ve eğitmek gerekir.!..

Dünyada zirvede yer alan 10 kuruluştan 8' inin JAPONLAR' a ait olduğunu biliyor musunuz ?.. Demek ki Japon'lar doğru birşeyler yapıyor!..Ana okulunda okuyan bir JAPON, çocuğuna hala ot bitmeyen HİROŞİMA ve NAGAZAKİ şehirlerini mutlaka gezdirirler. Eğer değerlerimize sahip çıkmaz, kendimizi geliştirmezsek, girişimci olmazsak ATOM BOMBALARI başka şehirlerimize de atılır. Kreşten yüksek okula kadar hergün çocuklara DÜRÜSTLÜK ve kişilik sahibi olmanın ve NAMUSUN ne demek olduğu öğretilir..Yurt sevgisi aşılanır..

Bizim İlköğretimde hergün ettiğimiz andımız ve yeminimizi evde ne kadar konuşabiliyor, çocuklarımıza önemini ne kadar vurgulatabiliyor, Türkiye' de yaşamaktan gurur duymayı, doğruluğu, dürüstlüğü, çalışkanığı, küçükleri sevip büyüklere saygılı olmayı ne kadar öğretebiliyoruz ?.. Ayrıca; temiz bir toplum muyuz ?.. Çalışkan bir toplum muyuz ?..Bunları çocuklarımız ile paylaşıyor muyuz ?.. Ben bugün vatanım ve milletim için ne yaptım ?.. Bu soruyu kendimize soruyor muyuz ?..

Kendi değerlerimizi çocuklarımıza öğretmeliyiz. Çocuklarımızı, yarınlarımızı emanet edebileceğimiz şekilde dürüst, çalışkan, ki,şilik sahibi olarak yetiştirmeliyiz. Bu çocuklar bizim yarınlarımız !..
(Kaynak : 11.06.2004 tarihli İskenderun - Güney gazetesinde yayınlandı)

Not : Bu yazım aynen güncelliğini koruyor.. Lütfen okuyalım.. Acaba biz çocuklarımızı nasıl yetiştiriyoruz ?.. Nerelerde hata yapıyoruz ?.. Japon'ların takdiğini neden uygulamıyoruz ?.. Andımızı neden evlerimizde çocuklarımızla birlikte tekrar etmiyoruz ?.. Neden DÜRÜST olmuyoruz ?.. Neden bu haldeyiz ?.. Neden ?....


Yazan : Hacı Ahmet ÜSTÜNBAŞ
Cemal Gürsel İ.Ö.O. Es.Aile Birlik Başkanı KIRIKHAN - HATAY

[İrfan Altuncu]

Sn.Muhtarım kiymetli Abim güzel bir konuyu işlemişin bizi aydınlattın aynı duyguları paylaşıyorum,bir noktaya parmak basmak istiyorum bu şartlarda şayet evde televizyon varsa ve çocuklar televizyona hasta ise ne kadar onlarla ilgilensen sanırım tam amaçına ulaşmaz zıra izledikleri diziler onları çok etkiliyor saygı ve sevgi yönünden zayif oluyorlar,bilmem yanlışmi düşünüyorum,ama ne yapalım haklarını kısıklama şansımız yok sadece bu konuda az olsun zayif kalıyoruz ama yinede bu onların iyi yetişmelerine engel değil,çok ama çok dikkat etmeliyiz yavrularımız için............

[Muzaffer Mustafa Altuncu]

Her şey aile,okul ve çevre ile ilişkilidir...
Sadece aile başarılı olabilir elbet...Hele aileler temiz ise çocuklarda temiz olabilir...
Okul ve çevre etkisinde kalmazsa tabi...

Bu zamanda her şey zor...
Allah yardımcımız olsun...