Bismil'li Muhyettin Öksün'ün demokrasi destanı

"Düşünebilen bir nesil yaratmak ve düşüncelerimizi özgürce paylaşmak için" burada buluşalım.

Moderatörler: Muzaffer Mustafa Altuncu, Osman Nuri Sarı, Özgür Hasan Altuncu

Bismil'li Muhyettin Öksün'ün demokrasi destanı

Mesajgönderen Yılmaz Ersezer » Çrş Tem 30, 2008 12:41 am

17 Temmuz günü Diyarbakır’ın Bismil İlçesinin Cumhuriyet (Aslanoğlu) köyünden Muhyettin Öksün ve yeğeni Ömer Öksün, köyün ağasının adamları tarafından yolları kesilerek katledildiler.
Muhyettin ve Ömer Öksün topraksız köylülerdi.
Muhyettin 40 yaşında ve 9 çocuk babasıydı.
Ömer ise daha 20 yaşındaydı ve bir ay önce evlenmişti.
Cumhuriyet köyünün bu iki topraksız köylüsünün arabası, tam 10 kilometre boyunca Ağanın adamlarına ait iki araç tarafından araya alınarak ateş altında tutuldu.
Yaralı köylüler, en sonunda yakın mesafeden kafalarına ateş edilerek katledildiler.
Görgü tanıkları var. Katiller belli. Mustafa Kahraman Muhyettin Öksün’e, Tuncay Kaplan Ömer Öksün’e son kurşunları sıkıyorlar.
Katiller, ellerini kollarını sallaya sallaya dolaşıyor!






Bismil'li Muhyettin Öksün'ün demokrasi destanı
Kahpe Dünya!
Muhyettin ve Ömer Öksün'ler Diyarbakır, Bismil, Arslanoğlu Köyünde, toprak ve özgürlük istedikleri için katlediliyorlarsa, bu dünya kahpelerin dünyasıdır; bu düzen kahpelerin düzenidir!

ERGENEKON OPERASYONU'NUN BİSMİL AYAĞI
Hem topraksız köylü!
Hem ağalığa baş kaldırmış!
Hem de elinde Türk bayrağı ve Atatürk'le!
Üstelik Türkiye'nin Kürdü! Birlik ve kardeşlik için ayağa kalkmış!
Hem de İşçi Partili! Parti'nin Arslanoğlu Köy Temsilcisi!
Muhyettin ve Ömer Öksün'leri vurmak için sebep çok!
İşte bu da Ergenekon Operasyonu'nun Bismil ayağı, köylü ayağı, Kürt ayağı!

DESTAN GİBİ YAŞADI
Muhyettin Öksün, destan gibi yaşadı; başı dik!
Destan yazarak vuruldu. Zırhlı arabalarla onu kuşatan ağanın adamlarına boyun eğmedi, vuruşa vuruşa...
Muhyettin ve Ömer bize bir destan bıraktılar!
Vatan nasıl birleştirilir?
Millet Kürdü ve Türküyle nasıl bütünleştirilir?
Toplum nasıl özgürleşir?
Demokrasi nasıl kurulur?
Muhyettin'lerin destanı bu sorulara kesin ve açık cevaplar veriyorlar.

ÖRTÜN, ÜZERİME ÖRTÜN KARANLIKLARINIZI!
Ve kapkara bir örtü!
Muhyettin Destanı'nın üzerine örtülüyor.
Vurulan en sonunda bir topraksızdır.
Vurun ulan vurun!
Beni eşimin gözleri önünde vurun! Beni dokuz çocuğumun bakışları önünde vurun!
Susun ulan susun!
Örtün karanlıklarınızı!
Vurulmuş alnından yerde yatan Muhyettin ve Ömer'in üzerine örtün!
Vurulan Kopenhag kriterlerine uymayan bir Kürt yoksuludur; üstelik İşçi Partisi yöneticisidir!
Örtün ulan karanlıklarınızı!
Susun, kimseler duymasın!

DEMOKRASİ DESTANI
Demokrasi destanıdır Bismil Arslanoğlu köylüsünün mücadelesi!
Ağasız, şeyhsiz, zalimsiz bir dünya için!
Güzelim dünya!
Sorosgillerin, Fethullahçı takımının ABD markalı kahpe "demokrasisi" değil.
Bağımsız ve egemen bir milletin,
Özgür köylünün,
Ortaçağ karanlığından kurtulmuş bir halkın
Güzelim demokrasisi!
Vurun ulan vurun, vurun Muhyettinlerin demokrasisine, boğun, öldürün!

AVRUPA STANDARTLARI BU KADAR MI KAHPEYMİŞ!
Muhyettinlerin, Ömerlerin Hrant Dink'in binde biri kadar değeri yok mudur bu kahpe dünyada?
O da kardeşimizdi, ama ölümün de adaleti yok mu?
Bu Avrupa standartları bu kadar mı kahpeymiş!
Toprak istemek, haksızlığa, zulme baş kaldırmak ne kadar büyük suçmuş!
Türkiye'nin birliği için ölmek bu kadar mı önemsizmiş!
Muhyettin'lerin, Ömer'lerin katledilmelerinin haber değeri olması için ellerinde mavi bayraklar, turuncu flamalar ve CIA düdükleri mi olmalıydı!
Toprak hasretiyle vurulup toprağa düşünce böyle mi olurmuş!

YUNUS EMRELER GİBİ ÖLMEK
Muhyettinler hâlâ Yunus Emre'ler gibi mi ölürmüş?
Bir garip öldü diyeler
Üç günden sonra duyalar
Soğuk su ile yuğalar
Şöyle garip bencileyin
Muhyettin'in Türkiye için, özgürlük için, vatan bütünlüğü için, milletin birliği için öldürüldüğünü üç gün sonra bile duyurmadılar.

KANAYAN TÜRKİYE
Vurulan bir Muhyettin, bir Ömer değildir yalnızca!
Ağlayan bir Arslanoğlu köyü değildir!
Milyonlarca Muhyettin'in, milyonlarca Fatma'nın geleceği vurulmaktadır!
O kahpe kurşunlar, Türkiye'nin birliğine sıkılmıştır!
Yerde yatmış kanayan Türkiyedir!
Ağıtlarınızı Türkiye'mize yakın!

VURUN ÇÖZÜME
Çözümü vuruyorsunuz!
Çözümün vuruluşunu seyrediyorsunuz!
Bismil Arslanoğlu Köyü, Kürt meselesi nasıl çözülürü gösterdi; modeli kurdu.
Teröre nasıl son verilir, barış nasıl getirilir, vatan nasıl bütünleştirilir, millet nasıl birleştirilir?
Cevaplar Bismil Arslanoğlu modelinde!
Cevap, Güneydoğumuzun ve Doğumuzun ağalıktan, şeyhlikten kurtulmasında!

AKP-PKK ÇATALÇIKMAZI
Arslanoğlu modelini uygulamazsak Güneydoğu, ya AKP ya PKK çatalçıkmazındadır.
Çatalçıkmaz! Ama ikisinin de sapı aynı! O sap, ABD'nin elinde, Haçlı'nın elinde!

İŞTE ÖZGÜR KÖYLÜNÜN MİLLÎ İRADESİ
İşte 'Millî irade'!
ABD'nin, ağanın, şeyhin, mafyanın, cemaat liderinin iradesi değil, egemen bir ülkede, özgür insanın iradesi!
İşte o irade Arslanoğlu Köyündedir. 158 seçmenin 158'i de İşçi Partisi'ne oy vermişti.
Karşıda ağaların marabalarının mezrası, orada da 54 oyun 54'ü ağaya, AKP'ye!

SAMİMİ OLALIM
Samimi olalım!
Türkiye'mizin birliğini istiyor muyuz, samimi olalım!
Muhyettin'ler kim vurduya gidiyorsa,
Hükümetler, valiler, kaymakamlar, jandarma komutanları, Muhyettin'in hasret duyduğu toprakta tertemiz yatan bedenini gamsız gamsız seyrediyorsa, kimse yalan söylemesin "birlik ve bütünlük" üzerine!
Kimseler nutuk atmasın, Türkiye Türkiye diye!
Kimse şehit cenazelerinde kara gözlüklerle saklamasın ikiyüzlü bakışlarını!

KAHPE DÜNYANIN BAĞRINA GÜZELİM DÜNYA İÇİN
Bir avuç toprak hasretiyle yanan Muhyettin ve Ömer'imizi bugün kahpe dünyanın bağrına verdik!
Ama güzelim bir dünya için!
Herkesin toprağa, işe sahip olduğu, Muhyettin'lerin kahpece vurulmadığı, el ele kardeşçe yaşadığımız güzelim bir dünya için!

Hero roja vana
Ev bi bijin.
Sıbe roja meye
Em bi bijin.

Bugün onların günüdür
Onlar konuştu.
Yarın bizim günümüzdür.
Biz konuşacağız.


Doğu Perinçek
İşçi Partisi Genel Başkanı
Aydınlık, 27 Temmuz 2008, Sayı: 1098
Kullanıcı avatarı
Yılmaz Ersezer
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 227
Kayıt: Sal Ara 13, 2005 10:48 pm
Konum: ISTANBUL

Mesajgönderen Bekir Kiran » Prş Tem 31, 2008 10:11 am

güzel miş ne diyeyim.başkan iyi hikaye yazıyor
Kullanıcı avatarı
Bekir Kiran
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 463
Kayıt: Pzr Oca 15, 2006 12:22 pm
Konum: KIRIKHAN

Mesajgönderen Hakan Durgun » Prş Tem 31, 2008 12:25 pm

Ne denilebilir ki...

Geçenlerde Ahmet Hakan,Recep İvedik filmini eleştirenlere,''5 milyon kişi izledi, boru mu...'' diyerek kısaca ''ne konuşuyonuz lan millet beğeniyo ya size ne...'' demek isteyen artiz bozuntusunun ürettiği şeyden ve sonuçlarından bir memleket hali analizi yapmaya çalışıyor:

Mizah duygusu osurmaya gülebilecek kadar gelişmiş bir sinema seyircisi... Ve bunu bilerek sinema yapan bir zat...

Yaşadığımız ülke hayatın her alanında yukarıdaki örneğe benzeyen durum ve insanları üretebiliyor maalesef...En büyük gerçeğimizdir bu !

Bilgisizlik ve görgüsüzlük ''biz çokuz...onun için her şey biziz...''anlayışıyla birleşince,ölüm karşısında bile lakayitleşmekten alıkoyamıyor birilerini... Kendinden olmayanın ölüsü karşısında elleri cebinde sırıtıyor kıs kıs...

Ne denilebilir ki...

O gerçek çünkü...

Ve o nun gerçek olduğu yerde Muhyettin lerin ölümü hikaye olabilir ancak...
Hakan Durgun
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 63
Kayıt: Cum Ara 30, 2005 4:10 pm

Mesajgönderen İlyas Hasret Uygun » Cum Ağu 01, 2008 4:12 pm

Aziz arkadaslar Turkiye de bu ve benzeri olaylar maalesef oluyor.
Suclular tabii ki onlara son kursunu sikanlar degil.
Daha acik bir deyisle son kursunu sikanlara ceza vermek olayi cuzumlemez.

Hakk anlayisinin kitligi ve degiskenligidir sorun.
-Mal (emniyeti) edinme Hakk i
-Din secme Hakk i
-Nesli (emniyeti) koruma Hakk i
-Can (emniyeti) Hakk i
-Akil (emniyeti) Hakk i

Butun bunlar insana Allah (cc) tarafindan verilmis.
Kim bu Hakk lari engelliyorsa onun karsisindayiz.

Eger bir sarikli, sakalli ve cubbeli musluman bir hiristiyandan malini zorla aliyorsa,
Eger bir sarikli, sakalli ve cubbeli musluman bir kafiri zorla iman etmeye zorluyorsa
Biz hiristayanin ve kafirin yaninda tarafinda olmaliyiz.
Cunku biz sakala, sariga veya cubbeye degil HAKK a tabiyiz.

Selamlar....
Kullanıcı avatarı
İlyas Hasret Uygun
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 511
Kayıt: Cum Eyl 16, 2005 12:53 pm
Konum: Moskova

Mesajgönderen İhsan Şahin » Pzr Ağu 03, 2008 5:52 pm

Hani bir fıkra sonu vardı ya,
-Ya de odun
-Odun
sonrası ve en sonrası, bu sayfaya uysada uymasada...


Amerikancılığımın testini yaptım da...



ABD DÖRT KÖŞE



Sayısız salağın kafası şişti
Soytarı birinin şalvarı düştü
Ermeni dölleri haddini aştı
A.B.D. dört köşe olmuştur şimdi

Aşıldı sınırlar yıkıldı çitler
Fettullah “abi”ye sığındı itler
Sahtekar düzenbaz cinsi Yezit’ler
A.B.D. dört köşe olmuştur şimdi

Eşkıya usulü yakıp yıkarak
İnsanlıktan çıkıp domuz kokarak
Engerek türünden halkı sokarak
A.B.D. dört köşe olmuştur şimdi

Yüz binlerce öküz iyi güdüldü
İstenen mecraya doğru gidildi
Uşaklık mükemmel icra edildi
A.B.D. dört köşe olmuştur şimdi


Bir yere varılmaz kırıp dökerek
Şerefsiz Batı’ya boyun bükerek
Meydanı boş bulup kuyruk dikerek
A.B.D. dört köşe olmuştur şimdi
Kullanıcı avatarı
İhsan Şahin
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 4436
Kayıt: Cmt Eyl 09, 2006 6:09 pm


Dön DÜŞÜNCE PLATFORMU

Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 7 misafir

cron