1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

ÖZLEDİĞİMİZ SOHBETLER VE FEĞMENOS GECELERİ(FOTOĞRAFLI)

MesajGönderilme zamanı: Çrş Kas 14, 2007 9:58 pm
gönderen Sami Ayan
FEĞMENOS OTURMALARI

Zaman içinde yaşantımızda farkında olmadan çok şey kaybetmişiz. Her anımızı bir arada yaşarken, sohbet ve muhabbet için fırsat kollar ve oluştururken yıllar içinde birbirimizden öyle uzaklaşmışız ki bunu fark etmek için eski oturmalarımızı yeniden yaşamamız gerekir olmuş.
Resim
Geçmişte elektrik, telefon, internet gibi iletişim ve oyalama araçlarının olmadığı, insanlar arasında sınıf, maddiyet ve mevki farkı bulunmadığı dönemlerde hayatı paylaşırdık. En önemli paylaşım noktalarından birisi ise gece oturmalarıydı. İnsanlar evlere toplanır gecenin ilerleyen saatlerine kadar en derin muhabbetler edilir, çeşitli oyunlar, latifeler, şakalaşmalar yapılır ve espri dolu yaşanmış hikâyeler anlatılır, deyim yerindeyse lafın beli kırılır, kelama kılıç attırılırdı. Sık sık düzenlenen gece oturmalarında insanlarımız günün değerlendirmesini yapar, stresini atar, varsa ertesi gün ya da takip eden günlerde birlikte yapılacak bir iş planlanır ve kararlaştırılırdı. Belki aynı hikâyeler defalarca ama ilk defa anlatılıyormuş gibi heyecanla anlatılır ve aynı duygularla dinlenir ve ortama tat verirdi. Bütün bunlar bizi birbirimize yaklaştırıyor kardeş yapıyordu. Bu gün adını duyduğumuzda yüzümüzde tebessüm oluşan herkesle mutlaka bir gece oturmamız olmuştur. Köyümüzde de bu gece oturmaları çok meşhurdu.
Resim
Genelde aynı yaş grupları akşamları bir araya gelirdi ki sansür az olsun. Sonuçta aynı yaş gruplarının paylaşacağı daha çok şey var. Köyümüzde birbirlerine en tutkun olan oturma grupları Zurduğli halkı ve sonra Fosiya ahalisi olarak bilinirdi. Bobayros-Hadi hattı da birbirini tutan ve oturmalarını paylaşan diğer bir grup, Kaban-Paratikoz ayrı, Feğmenos ayrı bir gruptu. Kamali ise coğrafi uzaklık nedeniyle kendi içinde otururdu. Ama zaman zaman bu gruplar birbiri ila karışık olarak oturduğu da olurdu. Bu gün bu oturma gruplarından bahsetmek mümkün olmadığı gibi çoğunun birbiri ile irtibatı bile yoktur. Ama Feğmenos’u bundan ayrı tutmak lazım. Yıllar içinde insanlar arasındaki makas açılıp insanlar arasında farklılıklar ortaya çıkınca, insanların da büyük ölçüde köyü terk etmesiyle bağlar kopma noktasına geldi. Ama Feğmens’ta akran grupları bir araya geldiğinde gözlemimiz o ki geçmişteki gibi oturuyor ve geleneği devam ettiriyor. Feğmenos ahalisinin bu yönü köy olarak örnek ve model alınacak türden. Hayatın kendisini getirdiği nokta ne olursa olsun Feğmenoslular köyde buluşunca eski tadı yine alıyor ve veriyor. Eski samimi ortamı yine tesis ediyor. Bu benim gözlemim.
Resim
Bu geniş girizgahtan soran gelelim konumuza. Geçen Ramazan ayı içerisinde Feğmenos’ta Cengiz Selimoğlu’nun ev sahipliğinde bir dizi gece oturması gerçekleştirdik. Çok güzel, yıllarca tadı kalacak muhabbetler ettik. Konaklama merkezimiz Cengiz Selimoğlu’nun eviydi. Evin daimi konukları Cengiz ve Muhammet Selimoğlu, Onay Şahin, Muzaffer Kalkan, Hasan Uysal. On gün süren Feğmenos oturmalarının her gecesinde bunlar vardı. Büyük bir bölümüne katılanlar ise ben Sami Ayan, Mustafa Selimoğlu, en az bir kere bulunan katılımcılar ise Sabri Kahveci, Ahmet ve İbrahim Finoğlu, Fatih İbrahimağaoğlu, Sait Öztaş, Ahmet Kama, Yakup, Ömer ve Mustafa Uysal, Semih Ergen, Şerif Kazancı, Mehmet Özsoy, Mehmet Uygun, Hakan Ayan ve Ali İşçi idi. Her şeye rağmen ismini atladıklarım varsa özür dilerim.
İsmini saydığım bu kişiler hepinizin yakından bildiği ve tanıdığı üzere köyün en dibinden en başına kadar tüm mahalleleri kapsayan geniş bir yelpazeden katıldılar. Sahur vakitlerine kadar öyle güzel muhabbetler yaşandı ki bunu buradan aktarabilmemin mümkün olmadığını böyle köy muhabbetlerine katılmışlıkları olanlar zaten bilirler.
Resim
Teravih namazı sonrası toplanıp sahura kadar demek, gülmek sormayın gitsin… Özellikle bu sohbetlerde tanıdığım büyüklerimiz Muzaffer Kalkan ve Muhammet Selimoğlu’ndan geçmişte kalmış kültürümüze ilişkin unutulmaya yüz tutmuş çok güzel hikayeler kaydeler dinledik ve horon oyunları gördük.
Resim
Resim
Hele gençliğinde kemençe de çalan Muzaffer hocadan duyduğumuz ve oradakilerin ilk kez duyduğu Ruvan’ın kaydesini herkesin dinlemesini isterdim.
Resim
Öyle tatlı muhabbetler ettik öyle komik hikayeler dinledik ki gülmekten gözlerimiz yaşardığı anlar oldu. Onay’ın Sait ağabeynin(Öztaş) taklitleri bizi aldı götürdü. Aralarda hazırlık aşamasında olan Cengiz Selimoğlunun kasetinde yer alacak parçaları dinledik ve üzerlerinde kritikler yaptık.
Resim
Doğrusu böylesi muhabbetleri özlemiştik. Üzerinden bayağı zaman geçse de bunları sizinle paylaşmak istedik.
Resim

Resim

Resim

On gün boyunca bize ev sahipliği yapan Cengiz Selimoğlu'na bu vesile ile bir kere daha teşekkür ediyorum. Tekrargeceleri oturmak, sadece ve sadece muhabbeti paylaşmak çok özlediğimiz bir şeydi. Demek ki her şey bitmemiş ve isteyince oluyormuş. Bunda biraz ramazanın bereketinin de etkisi olduğunu düşünüyorum....

MesajGönderilme zamanı: Çrş Kas 14, 2007 10:38 pm
gönderen Muzaffer Mustafa Altuncu
:arrow: Teşekkürler Sami,
Biz böylesi canlı parafların özlemini çekiyoruz...Onun için her Cuma akşamı sitemizde "Paragaf" ta buluşuyoruz....Ama cansız,,,,,,

Maşallah, aranızda çok olmak isterdim....

MesajGönderilme zamanı: Çrş Kas 14, 2007 11:24 pm
gönderen İrfan Altuncu
Esas Paragaf budur.Sami teşekkürler,mutlu ettin bizi,bundan sonraki paragafların inşallah böyle olur.Selamlar.........

MesajGönderilme zamanı: Çrş Kas 14, 2007 11:32 pm
gönderen Fatma Ozbilgi
Tesekkurler Sami, boyle guzel geleneklerimizi yasatmaya devam edinde bizlerde sizlerden faydalanalim resim olarak olsada yinede gecmisi gozumuzun onunde canladirma sansimiz oluyor, tekrarden tesekkurler..

MesajGönderilme zamanı: Çrş Kas 14, 2007 11:38 pm
gönderen Bülent Altuncu
güzel paylaşımın için teşekkürler Sami. Paragatta feğmenos, ramazan ve kemençe faktörleri etkin, Sami'nin gelenek tutkusu ve köylüsünü haberdar etme anlayışıyla birleşince tablo ortada, tekrar teşekkürler

MesajGönderilme zamanı: Prş Kas 15, 2007 8:20 am
gönderen Cengiz Selimoğlu
Sevgili sami sana önce Selimoğlu ailesi adına daha sonra feğmenoslular ve bizlerle bu muhabbete ortak olan orada olan, olamayıpta yüreği bizimle olan güzel insanlar adına milyonlarca teşekkürler.Her akşam sizleri ağırlamaktan sizlere büyük bir zevkle hizmet etmekten inanın bende onur duydum.Sen ve senin gibi dost,kardeş,abi,arkadaş özü bir sözü bir güzel insanlarla muhabbet anlatmakla bu sayfalara sığmaz.Aldığımız karar üzere bu ananeleri hep birlikte bundan sonrada yaşatmaya çalışacağız.Kasetteki türkülere ettiğiniz yorunmlarda meyvesini vermeye başladı.Sami ve onun gibi güzel insanlar Selimoğlunun ve feğmenosun bütün kapıları sizlere ardına kadar açık.Sımsıcak hoşsohbet başka muhabbetlerde buluşmak arzusuyla hepsinize enderin Saygı ve Sevgiler.Muhabbetinde sebebi yada etkin ve zevkli oluşunun ana unsuru neydi onuda sizlerin yorumuna bırakıyorum.Bana kalsa kemençe şu bu hikaye; dostluk ortak değerler ve dindirilemeyen özlemlerden başka sebep yoktu

MesajGönderilme zamanı: Prş Kas 15, 2007 8:41 am
gönderen Sabri Kahveci
Sami ellerine sağlık.Çok güzel bir yazı.Ramazanda cumartesi-pazarı iple çekiyordum.Biran önce köye gidip akşamları muhabbete katılmak için.

MesajGönderilme zamanı: Prş Kas 15, 2007 2:44 pm
gönderen İlkay Güvercin
20 yıla yakın zamandır köyde bir ramazan geçiremedim.Köydeki ramazanları unuttuk desek yalan da söylemeyiz.Farklı bir Ramazan geçirdiğinizi okuduk.Darısı başımıza.Şunu da görüyorum ki kültür erozyonu en yükseğe çıkmıştır.Son 1-2 yıldır(bizim için) artık kültür erozyonu etkisini kayıp etmeye başlamıştır.Bu da bizlere ümit veriyor doğrusu.Selamlar.

MesajGönderilme zamanı: Prş Kas 15, 2007 7:19 pm
gönderen Mehmet Aydinli
Feğmenos geceleri her ne kadar kültürel erozyona uğrasa bile küçük bir fırsatta canlandırılmaya çalışılırken ,değişikliğe gidilerek "sıra gecelerine" dönüştürülme gayretine de girilmiştir.

MesajGönderilme zamanı: Prş Kas 15, 2007 10:04 pm
gönderen Fatih Ağaoğlu
O geceyi bizlere hazırlayan başta cengiz abime,fotoğraflarıyla güzel sohbetlerimizi belgeleyen sami abime,Uzungöl'den dönüşte feğmenosta muhabbete vesile olan onay kardeşime ve Şahinkaya'nın her mahallesinden geceye iştirak eden abi ve kardeşlerime yaşattıkları doyumsuz anlar için onları bir kere daha muhabbetle kucaklıyorum.Emeği geçen herkesi tebrik ederim.

MesajGönderilme zamanı: Cum Kas 16, 2007 10:28 am
gönderen İlyas Hasret Uygun
Ben her akşam ordaydım...
Yoksa beni hissetmediniz mi?

MesajGönderilme zamanı: Cum Kas 16, 2007 11:49 am
gönderen Adnan Ayaz
Bu türden sohbetlerin nesiller boyu devam etmesi dileğiyle katkısı olan herkese teşekkürlerimi arzediyorum.İleri tarihlerde böyle sohbetler yapıldığında belki ben de oralarda olurum.Beni de haberdar edeceğinizi umarım.Beni,yaşıtlarımı ve daha büyüklerimizi artık işe yaramazlar diye bir kenara itmeyeceğinizi biliyorum.Unutmayalım ki kederler paylaştıkça ve sevinçler paylaştıkça çoğalırlar...

Hepinize sevgi ve saygılarımla...

MesajGönderilme zamanı: Cum Kas 16, 2007 11:53 am
gönderen Adnan Ayaz
Gönderi tıkladım ve hemen bir düzeltme yapmam gerekti.Kederler paylaştıkça azalır,sevinçler paylaştıkçaçoğalırlar olmalıydı.Biraz acele olduğundan ara sıra böyle hatalar olabiliyor.Hemen düzelttiğim için sorun olmaz inşallah...