1. sayfa (Toplam 2 sayfa)

karğa geluyuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuur!

MesajGönderilme zamanı: Prş Ara 21, 2006 10:15 pm
gönderen Mehmet Aydinli
Karğa geluyuuuuuuuuuuuuuur!!!!
Köyümüzde anne-baba,nine-dedelerimiz kendi elleriyle yetiştirdiği
sebze ve meyveleri yayladaki caminin yanında kamyonun üzerinden
isimler okunarak çuvallarda almak ve yemek ,yükümüz geldi diye bağırarak
o sevinci ,duyguyu yaşamak kaç kuşağa nasip oldu,sizler hiç hatırlar mısınız ?
• karğa geluyuuuuuuuuur!astoç geluyuuuuuuuuur!diye bağırdığınızı hatırlarmısınız?
• hiç kamyondan boşanan delik çuvallardan hangi sevinmekle meyve yediğinizi
hatırla mısınız ..?
Sebze -meyvelerin yanında köyden yollanan diğer yükleri ile insanları bir arada
taşıyan toplu taşıma araçları kamyonları kaç kuşak görmüş acaba ..?
kaç kuşak bu toplu taşıma araçlarını kullandı….?
Arabaya asılmak için ;yayladan kamyonun geleceği yöne doğru yürümekleri
hatırlar mısınız?
Arabanın gelip gelmediğini ne kadar yanaştığını anlamak için kulağınızı yere hiç dayadınız mı?
Kamyonların üzerinde yolculuk ederken veya arabalara asılırken ne kadar toz yuttuğunuzu hatırlar mısınız ?
Uzun bir yaylacılıktan sonra kamyonlarla köye dönme sevincini , çocukluğunuzu
hatırlar mısınız ?
Çocukluğunuzda biriktirdiğiniz kibrit kutularından yapma sayılarınızı,misketlerinizi arabanın üzerinden havaya attığınızı hatırlar mısınız ?
Çürük çayırına zamanın bu toplu taşıma araçları ile kaç kez gitip gelmişsiniz?
Yayladan “yaz “boyu ineklerin ,koyunların sütlerinden elde edilen yayla peyniri ile yağların dolu olduğu kavranların üzerinde oturarak köye yolculuğu hatırlar mısınız ?
Ben hepsini hatırlasam da özlem duysam da en fazla özlem duyduğum köyde yetişen o lezzetli sebze ve meyvelerin tekrardan hem yaylada hem de köyde yetiştirilip yenmesi.
Arabaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa geluyuuuuuuuuuuuuuuuur!!!!!!!!!!!!!!
Resim
[url][/url]

MesajGönderilme zamanı: Prş Ara 21, 2006 10:23 pm
gönderen Fatma Ozbilgi
Mehmet bey, ilk once eline saglik bu guzel hatiralari anilari yeniden canlandirdigin icin......Allahima cok sukurki bende bu duygulari bu gunleri yasadim, galiba hayatimin en anlamli ve guzel yillari o yillardi....Boyle guzel anilari tekrardan gundeme getirirsin insallah....Tesekkurler...

MesajGönderilme zamanı: Prş Ara 21, 2006 10:43 pm
gönderen İlkay Güvercin
Fotoğrafa baktıkça hüzünlendim.Sanıyorum o an
6 yaşlarında olsak gerek.Fotoğraftaki çocuklardan biriydik kimbilir.Evet mehmet bizim için o gün en önemli duygu bir meyve ve çormalukta futbol.Belki birazda çıplakta yüzmek.Bekliyoruz bu tür fotoğraflarını mehmet.

MesajGönderilme zamanı: Prş Ara 21, 2006 10:52 pm
gönderen Mehmet Aydinli
Resim

MesajGönderilme zamanı: Prş Ara 21, 2006 11:08 pm
gönderen Fatma Ozbilgi
Nostaljiye bir kac resimde ben ekleyeyim...Yakinda surun en buyuk eski resim arsivini buraya ekleyecegiz...

Resim

Resim

Resim

MesajGönderilme zamanı: Cum Ara 22, 2006 6:48 am
gönderen Murat Mutlu Kazancı
KUŞMER

her şey gibi bizde unutulduk eskiden yaylamızda ne günler geçirirdik yazın gelmesini dört gözle bekler okullar bitecek ve soluğu yaylada alaçaktık ne günlerdi onlar

su evlerde yoktu suyu dışardan çeşmelerden taşıyaçaktık
elektrik yoktu akşam oldumu gaz lambasının başına toplanıp kucak kucağa oturup sohbet edeçektik
tv yoktu eskilerimizin anlattıkları yaşanmış hikayeleri dinleyeçektik telofon yoktu çarşamba ve cumartesi köyden geleçek arabalardan heber beklerdik hatta bunun için küçük kemere kadar giderdik toza toprağa çamura aldırmadan köyden gelen arabaların peşinden koşaçaktık taki camenun yanina kadar
köyi görmek için komarluğa çıkardık
annelerimizin arkasında sepet ve iki çuvalla bizim ellerimizde tenekler sabah çıkar tezek toplardık bir soğuk su gözesi buldukmu azığımızı açar afiyetle yerdik suyu gözeden ağızımızla içerdik bazı günler şehitliklere gider onların şefaatine nail olmak için kuran okurduk biz fatihayı annelerimiz yasin tebareke ve amme
çayırcılık başladımı bizim için bayram olaçaktı oralet yapıp satacak para kazanaçaktık otlar dağıtıldımı annelerimizden bizede yük yapmasını isterdik çayıçılıkta mahalleler arası ilk kim bitireçek diye bir yarış başlardı çoğunlukla zurduhli işi götürürdü
bizde çok sevinirdik ne de olsa bizim pardiya bitirdi diye çocukluk bu ya
evlerimizin bahçelerinde kaliflar yapıp oralarda yemek yerdik annelerimizin yapdığı yemekleri yemez kendi yapdığımız yağsız tuzsuz ve bişmemiş yemekleri işdahla yerdik sabahları çobanların ne darafa bağıracağını bekler ve annelerimize heber verirdik ve inekleri nahıra biz sürerdik ellerimizde teneke p.. toplayaçaktıkya daha onlarca şey eskiden yayla daha güzeldi değilmi.

MesajGönderilme zamanı: Cum Ara 22, 2006 6:49 am
gönderen Murat Mutlu Kazancı
resimler için teşekkürler.

MesajGönderilme zamanı: Cum Ara 22, 2006 8:21 am
gönderen Fatma Hicran Toplaoğlu
Resimlere bayildimm çok güzel

MesajGönderilme zamanı: Cum Ara 22, 2006 10:00 am
gönderen Cengiz Selimoğlu
Evet sevgili mehmet abim çok güzel anlattın mazi olmuş bu güzel anıları.Aslında çok şey eklemek isterdim az ama öz kelimelerin anlatabileceği kadar açık ifade ettin hepimizin duygularını.Hiçunutamadığım bir karğa yolculuğum var.Köyden büyük bir sevinçle kamyona bindim karton bir kutuda iki tavuk fahrettin kot ve ben.yolda tavuklardan biri yumurtladı e tabiki hemen yumurtayı aldım çebe çocuğuz anlayamadım sonu ne olur yumurtanın.Yaylaya gelmeden fahrattin abi bir korkuyla bana ne oldu sana dedi bende gayet sakin hiç birşey diye cevap verdim.Ağzından gelen kanlar ne dedi bir baktık biz dişi kırmışız kasanın kenarından ama farkında değilim.Sebep de cebimdeki yumurtanın kırıldığını farkettim onun üzüntüsünden olsa gerek dünya umurumda değil.Bu yolculukta verdiğim navlondan hariç bir yumurta ve bir diş kaybımım olmuştur.Ama o kadar sevinçliydimki çünkü yaylada çok özlediğim bülüm oynayacağım arkadaşlarım vardı.Kimlermi :Yahya pehlevan,Ahmet borzancı,Yusuf Murut,Ahmet tüfeç onlar için herşeye değerdi.Oysa şimdi hiç gitmek istemem yaylaya bilirimki adını burada yazamadığım çok arkadaşlardan hiç biri yoktur yaylada ve anılarla başbaşa kalmaktan korktuğumdan ayağım çekmez sanırım.İçimizde hiçbir zaman dindiremeyeceğimiz özlemlerimiz vardır.Sanırım kuşmerde gitmek istemesek bile bizim asla dinmeyecek özlemlerimizden biridir.adını büyük bir hasretle yazdığım sevgili gönül dostları çıkıpda bir gün gelirlerse bende birkaç diş ve çokca yumurta feda etmeye herzaman razıyım kim bilir belki gelirler ne dersiniz.Unutmadan onlar gelirlerde gelemeyecek olan biri var sevgili Ahmet KAZANCI.(karğa)her birimizin çocukluk anılarının bazen neşesi bazende hüznü.Eksikliğini her yollara baktığımda her çarşamba her cumartesi hissettiğimiz güzel insan mekanın cennet olsun.Birde sevgili sitedeki güzel dostlar ,abiler ,ablalar, kardeşler hani dedimya dinmeyen özlemler vardır bir ara yazmasakta sizlerd bizim dinmeyen özlemlerimizdensiniz.İşlerimizin yoğunluğundan dolayı yazamadık ha kırıldıkda bazen ama özleminiz daha ağır geldi ve aranızdayız yine.Sağlık ve sıhhat olduğu sürece daha nice güzel sohbetlere sevgi ve saygı kuralları içinde hep birlikte daha nice mazide kalmış anıları baylaşmaya der hepinizi saygı ve sevgiyle selamlarım

MesajGönderilme zamanı: Cum Ara 22, 2006 5:25 pm
gönderen Adem Kahveci
mehmetciğim sağol be..haftanın yorgunluğunu atarken..hüzün tünellerine daldım..o kamyonlar, zaman olmuş;ne özlemler dindirmiş,ne sevdalı yüreklere su serpmiş,zaman olmuş,sevdalıyı sevdasından ayırmış,yeni özlemlere yelken açtırmış......

MesajGönderilme zamanı: Cmt Ara 23, 2006 4:55 pm
gönderen Sami Ayan
Hatıraları yazı olarak taşımak çok güzel de resim olarak taşıyan ve açığa çıkaranları da burada kutlamak lazım. Çünkü yazıyı harekete geçiren de resimlerdir. Onları bulup çıkaranları da burada ve her eklediğimiz yerde zikredelim. Bir vefa göstergesi olarak.

İlk eklenen yayla ortasındaki kalabalık kamyon resmi İsmailÖzbilgi ve Adnan Ayaz'ın arşivinden edinilmiştir. İsmail Özbilgi Mehmet Özbilgiden ve bende ayrıca Adnan Ayazdan aldım resimleri.

Ford kamyon(zihni) resmini ise bize Erhan Ayal ulaştırdı. Resimleri ben Bülent Altuncu ile paylaştım ve sanırım o da Mehmet Aydoınlı ile paylaşmış ve bu köşe ortaya çıkmıştır.

Onlara geçmişi bu güne taşıyanlara resimleyenlere, koruyanlara, ortaya çıkaranlara ve yazanlara teşekkür edelim. Ben kendi payıma teşekkür ediyorum.

Fatma hanım zaten çok güzel ilavalar yapmış ona da ayrıca teşekkür ediyorum.

MesajGönderilme zamanı: Sal Ara 26, 2006 11:32 pm
gönderen Mehmet Nuri Durgun
Mehmet teessüf ederim.... Ben araba karşılamaya çok gittim. Ama arabanın yakında olup olmadığını anlamak için kulağımızı yere yapıştırmadan önce mutlaka yolu elle silip-üfleyerek temizlerdik. Bunu unutmuş olaman üzüldüm. Çocukluk anılarınmızı hatırlattın teşekkur ederim.

MesajGönderilme zamanı: Çrş Ara 27, 2006 10:34 pm
gönderen Mehmet Aydinli
:D :x :D :D :D

MesajGönderilme zamanı: Çrş Ara 27, 2006 10:36 pm
gönderen Mehmet Aydinli
:D :D :D çok özür dilerimm abii evet bak odediğini unttum.neyse hatırlattığıniçin teşekkürlewr. :D :D :D

MesajGönderilme zamanı: Sal Oca 16, 2007 11:47 am
gönderen Dilek Aydınlı
Evet Mehmet Abi, bu anlattıklarınızı çok az da olsa biz de yaşadık, belki de yaşayan son nesil bizim yaş gurubu oldu,çok küçüktük ve yaylada kaldığımız az sürede bile merakla kamyonun gelmesini beklerdik,gerçi ben yaylada en fazla 1 ay kalırdım ama yinede o kamyonu beklemek sanki yaylada olmanın bir göstergesi gibiydi tabi camiye gitmeyi de unutmayalım.Sanki bir meburiyetti, yaylaya gidiyorsan camiye veya Hebeşinaya gideceksin (kolunun altında bir tezek)...hey gidi günler....