ISMAIL AYANIN SIIRLERI..

Üyelerimizin yazdığı şiirleri bu bölümde toplayalım mı? Ne duruyorsunuz!.. Kaleme sarılma zamanı gelmiştir...

Moderatörler: Muzaffer Mustafa Altuncu, Adnan Ayaz

Mesajgönderen Muzaffer Mustafa Altuncu » Cum Tem 11, 2008 8:26 pm


İsmail Ayandan:

Hz. Peygamber (SAV) bir gün sahabilere şöyle anlatmıştır: "Az önce Cebrail yanımdan ayrıldı ve bana şöyle dedi: "Ya muhammed, seni hak Peygamber olarak gönderen 'a yemin ederim ki, 'ın bir kulu vardı. Eni ile boyu otuzar dirsek olan ve dört tarafı, dört biner fersah genişliğinde bir denizin ortasında bütün bir adacığın tepesinde, beşyüz yıl boyunca 'a ibadet etti. -u Zülcelal, orada kendisine, parmak kalınlığında tatlı su akıtan bir pınar ile her gün bir meyve veren bir nar ağacı bağışlamıştı.

Akşam olunca, pınarın başına inip abdest aldıktan sonra, nar ağacının o günkü meyvesini koparıp yiyor ve arkasından namaza duruyordu. İbadetleri sırasında, 'tan, secdedeyken ruhunu almasını, cesedinin ne toprak ve ne de başka bir şey tarafından bozulmamasını ve kıyamet günü, secdedeyken kendisini yeniden diriltmesini istedi.
-u Zülcelal de bu isteklerini kabul etti. Nitekim bizler, yere inip çıkarken yanına uğrar ve onun secde halinde olduğunu görürdük. Bize verilen bilgiye göre bu kul, kıyamet günü yeniden dirilerek 'ın huzuruna çıkınca -u Zülcelal: "Ey kulum! Sana rahmetimle mi yoksa amelinle mi muamele edeyim." buyuracak ve bunun üzerine o kul:


"Ya Rabbi! Amelimle bana muamele et!" diyecektir. O zaman, -u Zülcelal meleklerine: "O halde, bu kulumun amelleri ile kendisine verdiğim nimetleri mukayese ediniz." buyuracak ve meleklerin yapacağı hesap sonunda, beş yüz yıllık ibadetinin sadece gözünün nimetini karşılayabildiği ve vücudunun diğer nimetlerinin karşılıksız kaldığı görülecektir. Bunun üzerine -u Zülcelal: "Kulumu cehenneme atın!" diye emir verecek ve bu emir uyarınca, kul cehenneme doğru yola çıkarılacaktır. Cehenneme götürülürken: "Ya Rabbi, beni rahmetin karşılığında cennete koy!" deyince, -u Zülcelal meleklere: "Kulumu geri getirin." diye emir verecektir.

Geri getirilecek olan kul, tekrar 'ın huzuruna çıkarılınca, -u Zülcelal kendisine: "Ya kulum, seni yoktan var eden kimdir?" diye soracak, kul da: "Sen, Ya Rabbi!" diyecektir. -u Zülcelal ona: "Seni yaratmam kendi amelinin mi, yoksa benim rahmetimin mi karşılığıdır?" diye soracak, kul da: "Tabii ki senin rahmetinin karşılığında olmuştur." diyecektir. -u Zülcelal: "Ya kulum, beş yüz yıl boyunca ibadet etmeni sağlayan gücü sana veren kimdir?" diye soracak, kul da: "Sen, ya Rabbi!" diyecektir. -u Zülcelal: "Seni dağın tepesinde, yeşillikler arasına kim kondurmuş, kim sana tuzlu sudan tatlı su bağışlamış ve kim her gece sana bir nar meyvesi sağlamıştır? Ruhunu, secdedeyken almamı istemen üzerine, bu arzunu yerine getirdim.

Bütün bunları yapan kimdir?" diye buyurunca kul: "Sen, ya Rabbi!" diye cevap verecektir. -u Zülcelal ona: "Bütün bunlar, rahmetimin eseri olduğu gibi, şimdi de yine rahmetimle seni cennete koyacağım." buyuracaktır. Zaten her şey 'ın rahmetiyledir
Kullanıcı avatarı
Muzaffer Mustafa Altuncu
Bölum yetkilisi
Bölum yetkilisi
 
Mesajlar: 26605
Kayıt: Cmt Şub 04, 2006 9:12 pm
Konum: GÖLCÜK

Mesajgönderen Muzaffer Mustafa Altuncu » Cum Tem 11, 2008 8:29 pm


İsmail Ayandan ;

EĞER SEN DE, ALLAH’A İNANARAK;

* Hayatın güçlüklerine katlanabilecek kadar İNANÇ,

* Geleceğin daha iyi olacağına inanacak kadar ÜMİT,

* Doğru bildiklerin için mücadele edebilecek kadar CESARET,

* Topluma, ailene, İslam’a faydalı olabilecek kadar SAĞLIK,

* İhtiyaçlarına yetebilecek, zekâtını verebilecek kadar PARA,

* Başkalarının daima iyi yönlerini görebilecek GÖZ,

* Çevrenizdeki insanlara yardım eli uzatacak kadar CÖMERT,

* İnsanlardan karşılık beklemeden yapabileceğin İYİLİK,

* Hayatın zorluklarına karşı hayatı ve insanları kuşatacak SEVGİ,

* Yastık kadar yumuşak ve rahat bir VİCDAN,

* Dili, belini, kalbini, keseni ve gözünü haramdan saklayabilecek İRADE,

* Gördüklerinin, duyduklarının düzelmesini bekleyebilecek kadar SABIR,

* Günahlarını, noksanlarını itiraf edebilecek kadar FAZİLET,

* En kötü halinde bile Allah’ dan razı olabilecek kadar ŞÜKÜR varsa,

SEN MUTLUSUN
Kullanıcı avatarı
Muzaffer Mustafa Altuncu
Bölum yetkilisi
Bölum yetkilisi
 
Mesajlar: 26605
Kayıt: Cmt Şub 04, 2006 9:12 pm
Konum: GÖLCÜK

selam

Mesajgönderen İsmail Ayan » Cum Tem 11, 2008 9:03 pm

Ağlamak için gözden yaş mı akmalı?

Dudaklar gülerken, insan ağlayamaz mı?

Sevmek için güzele mi bakmalı?

Çirkin bir tende güzel bir ruh, kalbi bağlayamaz mı?

Hasret özlenenden uzak mı kalmaktır?

Özlenen yakındayken hicran duyulamaz mı?

Hırsızlık para, mal mı çalmaktır?

Saadet çalmak, hırsızlık olamaz mı?

Solması için gülü dalından mı koparmalı?

Pembe bir gonca iken gül dalında solmaz mı?

Öldürmek için silah, hançer mı olmalı?

Saçlar bağ, gözler silah, gülüş, kurşun olamaz mı?
Kullanıcı avatarı
İsmail Ayan
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 758
Kayıt: Pzr Oca 13, 2008 5:09 pm
Konum: antalya

selam

Mesajgönderen İsmail Ayan » Cum Tem 11, 2008 9:13 pm

İtil, atıl ama SATILMA!

Doğrul, devril ama EĞİLME!

Seslen, uslan ama YASLANMA!

Yaklaş, konuş, tanış ama UZAKLAŞMA!

Okumaktan zarar gelmez ama LANET OKUMA!

Zulmü devir, nefsi devir ama ÇAM DEVİRME!

Ev al, araba al, abdest al ama BEDDUA ALMA!

Rakibini geç, sınıfını geç ama GÜLÜP GEÇME!

Elini aç, gözünü aç, kapını aç ama AĞZINI AÇMA!

Hedefe koş, cihada koş, yardıma koş ama ORTAK KOŞMA!

Davet et, hayret et, af et, tövbe et ama İHANET ETME!

Fidan büyüt, garip doyur, çocuk besle ama KiN BESLEME!

Satıcı ol, alıcı ol, kalıcı ol, bulucu ol ama BÖLÜCÜ OLMA!

Eşini beğen, işini beğen, aşını beğen ama KENDİNİ BEĞENME!

Emek ver, kulak ver, bilgi ver ama hiç bir zaman BOŞ VERME!

Günlerini say, servetini say, büyüklerini say ama YERİNDE SAYMA!

Paranı ver, gönlünü ver, selam ver, canını ver ama SIRRINI
Kullanıcı avatarı
İsmail Ayan
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 758
Kayıt: Pzr Oca 13, 2008 5:09 pm
Konum: antalya

selam

Mesajgönderen İsmail Ayan » Cum Tem 11, 2008 9:13 pm

Dört nisan gecesi saat onkırkbeş
Seven gönülleri yaktı kor ateş
Bu giden son Başbuğ Alparslan Türkeş
Dualar Tekbirler size Başbuğum
Hakkını helal et bize Başbuğum...

Dört nisan gecesi zifir karanlık
Ínsan fani imiş hayat bir anlık
Bayındır önünde en son yarenlik
Dualar tekbirler size Başbuğum
Hakkını helal et bize Başbuğum...

Dediler ki: Başbuğ HAKK'a yürüdü
Bozkurtlar çaresiz Çınar kurudu
Göz yaşı selinden karlar eridi
Dualar tekbirler size Başbuğum
Hakkını helal et bize Başbuğum...

Hastane önüne doldu Bozkurtlar
Saçını başını yoldu Bozkurtlar
Hem yetim hem öksüz kaldı Bozkurtlar
Dualar tekbirler size Başbuğum
Hakkını helal et bize Başbuğum...

Başkan anlatıyor: Durmak bilmedi
Seksen yıl çalıştı Asla yılmadı
Bir çocuk haykırdı: Türkeş ölmedi
Dualar tekbirler size Başbuğum
Hakkını helal et bize Başbuğum...
Kullanıcı avatarı
İsmail Ayan
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 758
Kayıt: Pzr Oca 13, 2008 5:09 pm
Konum: antalya

selam

Mesajgönderen İsmail Ayan » Cum Tem 11, 2008 9:16 pm

ACI SALKIM



Vakit yaklaşıyor toparlan ahbap
Yarın bir gün bu meydanda talan var
Nasıl olsa görülecek şu hesap,
Sanma bu dünyada baki kalan var!

Nic'oldu ticaret,hani karımız?
Yağmaya gidiyor bütün varımız
Görmesek,şahittir kulaklarımız
Duymasak da kapımızı çalan var

Haramdan bir eksik tartıp helalı
Dengeye getirdik zehirle balı
Has diye yutturduk en sahte malı
Sanki kendimizden başka alan var.

Ne haklı iş tuttuk ne doğru sanat
Ayağa baş dedik,kuyruğa kanat
Komaz yakamızı şol meşhur inat
Ağızda gem,arkamızda palan var.

Bir kuru mantıkla kalmışız yayan
Menzile varır mı yerinde sayan
Bu dünyada ab-ı hayat tatmayan
Beklesin,ahrette kevser falan var.

Bekir Sıtkı'm kalem banıp özüne
Uykuları haram ettin gözüne...
Oysa kim aldanır şair sözüne
Sende dokuz köyden dönmüş yalan
Kullanıcı avatarı
İsmail Ayan
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 758
Kayıt: Pzr Oca 13, 2008 5:09 pm
Konum: antalya

selam

Mesajgönderen İsmail Ayan » Cum Tem 11, 2008 9:17 pm

Nice asırlara yurt vadedilen
Çekilmiş mihnettir bu güzel ülke
Bağımsız Türkiye umut edilen
Biçilmiş cennettir bu güzel ülke

Bayrağında yıldız hilal içinde
Bembeyaz renkleri bir al içinde
Dalgalandıkça hoş bir hal içinde
Yükselen şöhrettir bu güzel ülke

Bunca cefa,elem bunca kan niçin
Bağımsız bir vatan bir toprak için
Yanmış canevleri hep için için
Çileli millettir bu güzel ülke

Şerife bacıyla,mehmetçik ile
Herkes vatan için vermiş el ele
Deryaları aşmış çekilen çile
Düşmana külfettir bu güzel ülke

Kuru ekmeğine soğan bulduysa
Aşını ıslatan bir yudum suysa
Bunca yokluk ile millet olduysa
Asil bir devlettir bu güzel ülke

Al kanlar içinde askeri şehit
Buna melekler de her daim şahit
Onlar ki vatanı için mücahit
Ödenmez diyettir bu güzel ülke

Nicesinin her gün gözleri nemli
Baba şehit ise anne matemli
Hepsine sorsak der! vatan önemli
Kullanıcı avatarı
İsmail Ayan
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 758
Kayıt: Pzr Oca 13, 2008 5:09 pm
Konum: antalya

selam

Mesajgönderen İsmail Ayan » Sal Tem 15, 2008 9:58 pm

İNSANLARA KENDİMİ ZORLA SEVDİREMEYECEĞİMİ ÖĞRENDİM
YAPABİLECEĞİN TEK ŞEY SEVEBİLECEK BİRİ OLMAK
GERİSİ ONLARA YANİ KARŞI TARAFA KALMIŞ...
İNSANLARI NE KADAR DÜŞÜNÜRSEN DÜŞÜN
ONLARIN SENİ O KADAR DÜŞÜNMEDİĞİNİ ÖĞRENDİM..
GÜVEN ELDE ETMEK İÇİN YILLARIN GEREKTİĞİNİ
AMA YOK ETMEK İÇİN SANİYELERİN BİLE YETTİĞİNİ ÖĞRENDİMM
İNSANLAR İÇİN OLAYLARIN DEĞİL KENDİLERİNİN DAHA ÖNEMLİ OLDUĞUNU ÖĞRENDİM
HER NE KADAR İNCE KESERSEN KES,,
KESTİĞİNİN HER ZAMAN İKİ YÜZLÜ OLDUĞUNU ÖĞRENDİM...
GEÇ OLDU BELKİ AMA..... ÖĞRENDİM ..........
Kullanıcı avatarı
İsmail Ayan
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 758
Kayıt: Pzr Oca 13, 2008 5:09 pm
Konum: antalya

selam

Mesajgönderen İsmail Ayan » Sal Tem 15, 2008 10:06 pm

AYRILIĞIN İLANI
Gidiyor musun diye sorma bana.
Gönderen sensin.
Ne terk etmeyi istedim seni,
Ne de daha yaşamadığımız bu aşkı toprağa gömmeyi.
Senin kadar öfkeliyim ben de.
Senin kadar endişeli...

Bir dokunuşunla bin kenti yıkacak güç verirdin bana
Ama inandıramadım seni.
Sen, sorgularken beni kafanda
Ben, gözlerinin içine bakıyordum kuşkuyla.
Bir tek sözün bağlardı beni sana,
Oysa sen hep susmanın koynunda.

Aşkın içine bir kez girdi mi kuşku,
Teslim alır bedenleri de.
Sütten çıkmış ak kaşık değildim
Ama yalanı sokmadım iki kişilik dünyamıza.
O dünya ki bazen minicik bir odada
Bazen kentin ortasında şekillendi.
Nasıl da güzeldi...
Zaten varsın diye her şey güzeldi ama
Sen buna inanmadın. Ah bu sorular...

Yaşamak varken sevdayı delice,
Niye boğarız sorularla?
Nasıl ikna edebilirdim seni?
Ben, aşk dedikçe sen, dur dedin.
Ben, seninleyim dedikçe
Sen, hayır dedin. …
Kullanıcı avatarı
İsmail Ayan
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 758
Kayıt: Pzr Oca 13, 2008 5:09 pm
Konum: antalya

selam

Mesajgönderen İsmail Ayan » Sal Tem 15, 2008 10:11 pm

Gidene kal demeyeceksin
Gidene kal demek zavallılara
Kalana git demek terbiyesizlere
Dönmeyene dön demek acizlere
Hak edene git demek asillere yakışır
Kimseye hak ettiğinden fazla değer verme yoksa degersiz olan hep sen
olursun
Düsün
Kim üzebilir seni senden başka
Kim doldurabilir içindeki boşluğu sen istemezsen
Kim mutlu edebilir seni sen hazır değilsen
Kim yıkar yıpratır seni sen izin vermezsen
Kim sever seni sen kendini sevmezsen
Herşey sende başlar sende biter
Yeter ki yürekli ol tükenme tüketme tükettirme içindeki yaşama
sevgisini
Hep hatırla:
" Çaresizseniz Çare sizsiniz"
Kullanıcı avatarı
İsmail Ayan
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 758
Kayıt: Pzr Oca 13, 2008 5:09 pm
Konum: antalya

Mesajgönderen Murat Mutlu Kazancı » Çrş Tem 16, 2008 10:43 am

bu güzel ülke şiirin çok güzel.
Murat Mutlu Kazancı
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 338
Kayıt: Sal Eyl 20, 2005 6:17 am
Konum: İstanbul

selam

Mesajgönderen İsmail Ayan » Prş Tem 17, 2008 9:24 pm

Onur da Ağlar
Gözlerinin pınarında
Bir bulut,
Boşandı boşanacak
Nerdeyse.
Aklımdan geçenleri
Okuyorsun su gibi.
Dünya gördü
Bizi boğazladılar...

Tutma gözyaşlarını
Onur da ağlar...
Bırak yıkansın gökyüzü,
Lacivert, yeşil, altın
Işıkları günbatının.
İşte şafaktayız gene
Çırılçıplak
Ve mavi.
İşte sanki dağ yeli
Ve işte sanki meltem...

Kimse toz konduramaz
Kesip attığımız tırnağa bile
Sen en güzel kızısın
Bütün galaksilerin
Bense tozuyum artık
Akkor tozuyum
Prometheus'u yakan
Kara sevdanın...

Ne alnımızda bir ayıp
Ne koltuk altında
Saklı haçımız
Biz bu halkı sevdik
Ve bu ülkeyi.
İşte bağışlanmaz
Korkunç suçumuz
Kullanıcı avatarı
İsmail Ayan
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 758
Kayıt: Pzr Oca 13, 2008 5:09 pm
Konum: antalya

selam

Mesajgönderen İsmail Ayan » Prş Tem 17, 2008 9:25 pm

Adam Gibi
Ben seni hiç sevmedim ki,
Yorgun akşamlarda söylediğimiz şarkıları sevdim,
Bir çiçeğe gülmeni, bir güle benzemeni sevdim,
Bir de yıldızları sevdim,
Eylül akşamlarında gelip, gözlerinde durdular,
Ben seni hiç sevmedim ki.
Beni yola koduğunda ayrılmayı sevdim,
Kurşunları sevdim, beni vurduğunda,
Ağlamayı sevdim, unuttuğunda,
Yalnız olduğumu anladığımda,
Ayakta kalmamı sevdim,
Yıkılmamı sevdim, seni her hatırladığımda,
Ekmeği sever gibi sevdim, sensizliği,
Su gibi özledim Temmuz güneşinde sesini,
İkindide yağmur gibi,
Geceleyin rüzgâr gibi, sevdim seni sevdiğimi,
Ben seni hiç sevmedim ki.
Kuşlara şarkılar öğretmeni sevdim,
Menekşeyle konuşmanı, nisana hatırlatmanı,
Baharın bir adının da yalnızlık olmadığını,
Düştüğüm zaman kanayan yanlarımı,
Ve tuhaflığımı üşüdüğüm zaman,
Sakız satan çocukları, yeni çıkan şarkıları,
Her kaybettiğinde kazanan yanlarını sevdim,
Denize düşmüş gül gibi düştüm ateşe,
Ben yangını sevdim, yandığım zaman böyle işte,
Ben seni hiç sevmedim ki.
Bir gece bir ceylan indi dağdan kalbine,
Bir gece bir şiir gibi kibrit alevinde,
Alemin ortasında, kimsesizliğin sesinde,
Buğusunda sabahın, acımasızlığında bir âhın,
Ağlayan yüzünde İsa'nın, ferahlatan güzüyle duanın,
Korkutan yanıyla nârın,
İncirin, zeytinin ve kalbin üstüne,
Gülün üstüne, tutunduğum umudun üstüne,
Korkunun üstüne, senin üstüne,
Hepsinin üstüne,
Ben seni hiç sevmedim ki.
Gittiğin zaman, gitmeni sevdim,
Evreni sevdim, geldiğin zaman,
Kalmanı sevmedim,
Korkuyordum sana alışmaktan,
Yinede sevdim gülümsemeyi,
Mendilimi sallarken seni götüren trenin arkasından,
Kırlara ilk kar düştüğü zaman,
Ölümünün ne güzel olduğunu sevdim,
Seni İçimde öldürdüğüm zaman.
Her kaybettiğinde kazanan yanlarını sevdim,
Denize düşmüş gül gibi düştüm ateşe,
Ben yangını sevdim, yandığım zaman böyle işte,
Ben seni hiç sevmedim
Kullanıcı avatarı
İsmail Ayan
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 758
Kayıt: Pzr Oca 13, 2008 5:09 pm
Konum: antalya

selam

Mesajgönderen İsmail Ayan » Prş Tem 17, 2008 9:41 pm

ÜÇ HİLAL


Bu Bayrak Akdeniz, Karadeniz, Ege’dir
Bu Bayrak Umman’dır, Kızıldeniz’dir, Hazar’dır
Bu Bayrak Bir Avrupa, Afrika Asya’dır
Bu Bayrak Seyhun, Ceyhun, Nil’dir

Üç Hilalli Bu Bayrak İdil, Volga, Tuna’dır
Bu Bayrak Kızılırmak, Yeşilırmak, Sakarya
Bu Bayrak Dicle’dir, Fırat, Meriç, Vistül’dür
Bu Bayrak Gobi’dir, Taklamakan, Tibet’tir
Bu Bayrak Ağrı’dır, Erciyes’tir, Toros’tur
Bu Bayrak Istıranca, Tanrı Dağı, HİRA’dır

Üç Hilalli Bu Bayrak Hindikuş’tur,Tiyanşan’dır,Palandöken dağıdır
Bu Bayrak Ural Altay dağıdır
Bu Bayrak Semerkant’tır, Buhara’dır, Taşkent’tir
Bu Bayrak Kaşgar’dır, Horasan’dır ve Belh’tir
Bu Bayrak Hotan’dır, bir Halep’tir, İSFAHAN’DIR, Şiraz’dır.

Üç Hilalli Bu Bayrak MUSUL KERKÜK, Şam’dır
Bu Bayrak Yemen’dir, Medine’dir Mekke’dir
Bu Bayrak İskenderiye, Kahire, Beyrut’tur
Bu Bayrak Bir Cidde, Trablus, Bingazi’dir
Bu Bayrak Felibe’dir, Selanik’tir, Yanya’dır
Bu Bayrak Zagrep’tir,Belgrat’tır, Üsküp’tür

Üç Hilalli Bu Bayrak Bir Batum’ dur, Ardahan’dır ve Kars’tır
Bu Bayrak Budapeşte, Bosnasaray, Vidin’dir
Bu Bayrak İşkodra ‘dır, Kavala’dır ve Niş’tir
Bu Bayrak Bir GIRNATA ve de bir KURTUBA’dır
Bu Bayrak Baykal’dır, Van Gölü ve Aral’dır
Bu Bayrak Kerbela’dır, Taklamakan, Pamir’dir
Bu Bayrak Moğolistan, Tacikistan ve Keşmir

Üç Hilalli Bu Bayrak Belücistan, Türkmenistan el hasıla TÜRKİSTAN!
Bu Bayrak Kazakistan, Özbekistan, Çeçen’dir
Bu Bayrak Neslim Oğuz, Karluk, Kutluk Gök Türk’tür
Bu Bayrak Peçenek’tir, Kırgız’dır, Azerbaycan, Gürcistan, Kırım, Girit, KIBRIS’tır

Bu Bayrak Eflak Boğdan, Karadağ, Bosna Hersek, Hırvat’tır
Bu Bayrak Irak’tır, Suriye’dir ve bütün MEZAPOTAMYADIR
Bu Bayrak Lübnan’dır, Cezayir’dir, Fas’tır
Bu Bayrak Trablusgarp, Libya, Yemen, Musul’dur
Üç Kıtadır, bir NİZAM’DIR, bir RUH’tur

Bu Bayrak Mohaç’ta KANUNİ’dir, Çaldıran’da YAVUZ’dur
Bu Bayrak Surlarda ULUBATLI HASAN, Bizans’ta bir FATİH’tir
Bu Bayrak Halit bin Velid’dir, Kussubni Saide’dir köleden
Bu Bayrak Başkomutan Şanlı bir “USAME”dir
Bu Bayrak Cihatta bir “”MUHAMMED MUSTAFA””dır

Üç Hilalli Bu Bayrak Malazgirt’te Alparslan Mekke’de bir Ali’dir

Bu Bayrak Bedir’de Ebu Bekir,Hendek’te bir Osmandır
Bu Bayrak “”TÜRK_İSLAM SENTEZİDİR””
Bu Bayrak Hira Dağında bir nur, Uhut’ta Ömer’dir
Bu Bayrak Amelde KUR’AN’dır, hedefte Turan’dır
Bu Bayrak Manada bir BOZKURT’tur

Üç Hilalli Bu Bayrak ALEMİ TÜRK’ÜN BAYRAĞI
Bu Bayrak SAHİBİ MÜLK’ÜN BAYRAĞI
Bu Bayrak CİHAD’I İSLAM BAYRAĞI
Bu Bayrak Mercidabık, Ridaniye, Mısır’ındır
Ve Bu Bayrak İNDALLAH’ta bir sırdır,
Bu Bayrak Kosova’da Yıldırım, Kanije’de Hasan’dır

Üç Hilalli Bu Bayrak Gemilerde ser çeken MEHMETÇİK’tir, Arslandır
Bu Bayrak Plevne’de Osman’dır, Denizlerde Barbaros, Camilerde Sinan’dır

Bu Bayrak İlimde bir ULUĞBEY, EL BURİNİ, FARABİ,
Tababette İBN-İ SİNA, EBU BEKİR RAZİ’dir

Üç Hilalli Bu Bayrak Hesapta bir EL CABİR, Hendesede ABDULLAH BEDDANİ’dir
Bu Bayrak Bir KÜR ŞAD’tır, GÜLTEKİN’dir, BİLGE ,METE, ATİLA
Bu Bayrak ORHUN’dur, Ergenekon’da BOZKURT’tur.
Bu Bayrak KIZILELMA ve hemde bir TURAN’dır.
Bu Bayrak MEHMET AKİF, MEVLANA’dır, YUNUS’tur
Bu Bayrak Türk’ün mefkuresini çizen önder GÖKALP’tir
Bu Bayrak Büyük Bozkurt, bir MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’tür

Üç Hilalli Bu Bayrak Koca Sultan,Ulu Hakan,Cennet mekan ABDÜLHAMİD HAN’dır
Bu Bayrak Hilali AK ve KIRMIZI Bayraktır
Bu Bayrak KAPİTALİZME, SİYONİZME, FAŞİZME, KOMİNİZME
inen bir BALYOZDUR

Hasılı kelam bu bayrak;

TÜRKLÜĞE DOĞAN GÜNEŞ

ALEM İ İSLAMA EŞ

YÜCE BAŞBUĞ TÜRKEŞ’tir

28Eylül 1979
Mustafa GÜNDOĞDU
Kullanıcı avatarı
İsmail Ayan
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 758
Kayıt: Pzr Oca 13, 2008 5:09 pm
Konum: antalya

selam

Mesajgönderen İsmail Ayan » Cmt Tem 19, 2008 3:50 pm

Murat Mutlu Kazanci yazdı:bu güzel ülke şiirin çok güzel.


teşekkür ederim bunları sevdiğim için buraya koyuyorum bana aid değil
Kullanıcı avatarı
İsmail Ayan
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 758
Kayıt: Pzr Oca 13, 2008 5:09 pm
Konum: antalya

ÖncekiSonraki

Dön ŞAİRLERİMİZ VE ŞİİRLERİ

Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 1 misafir

cron