YENİ BİR SAYFA İLE DÖNECEĞİM DEDİM VE DE DÖNDÜM!!!!

[İhsan Şahin]

Ay yıldızla güler



Memur maışla
Esnaf satışla
Çiftçi tahılla
Deli akılla güler

Ana bebekle
Bahar çiçekle
Kadın ipekle
Kiracı evle güler

Artist ödülle
Bülbül gülle
Müzik dille
Dil edeple güler

Siyaset oyla
Toprak suyla
Gönül toyla
Manken boyla güler

Şoför hızla
Erkek kızla
Ay yıldızla
Bahar yazla güler

Yolcu azıkla
Deniz balıkla
Kullar rızıkla
Vücut sağlıkla güler

Denizci botla
Araba rotla
Talebe notla
Futbolcu şutla güler

[İhsan Şahin]

BİR ATEİSTLE YAPILAN İBRETLİK SOHBET


Beyaz eşya pazarlamacısı kamyondan iner. Bey...az eşya satan dükkana girer.
Dükkanda dini bir konuda sohbet yapılmaktadır. Satıcı sohbet esnasında kafasını uzatarak:
-Merhaba, ben ateistim, sizinle dini konularda tartışabiliriz, dedi.
Dükkanda bulunanlardan biri olan Necmi Abi
-Hoş geldin Ateist kardeş,
-Hoş bulduk
-Buyur gel oturalım, sohbet edelim.
Ateist oturur.
-İsminiz nedir ateist kardeş?
-Yıldırım
-Merhaba Yıldırım memnun oldum benim adım da Necmi.
-Sağol.
-Sen akıllı, zeki birine benziyorsun, dedi Necmi Abi.
- Nerden bildin? Diye sordu Yıldırım.
-Pazarlama müdürüsünüz, aptal adamı müdür yapmazlar. Ordan anladım, dedi.
-Teşekkür ederim.
-Çünkü şu kainata baktığımızda her şey Allah’ın varlığını bize gösteriyor, dedi.
Yıldırım sessiz beklemede. Necmi abi cebinden gözlüğünü çıkardı.
-Yıldırımcığım madem sohbet edicez, sevdim seni.
-Ben de sizi sevdim, severim konuşkan insanları, dedi Yıldırım.
Necmi abi gözlüğü göstererek:
-Buna ne dersiniz Yıldırımcığım?
-Gözlük deriz, dedi.
-Biz de gözlük deriz.
Cebinden kalem çıkartıp:
-Buna ne dersiniz?
-Kalem deriz, dedi.
-Biz de kalem deriz, dedi Necmi abi.
Bu arada dükkan sahibi bir tepsi şeftali ortaya koyar sohbet esnasında afiyetle yensin diye.Necmi abi bir şeftaliyi eline alarak:
-Peki buna ne dersiniz Yıldırımcığım? dedi
-Şeftali deriz, dedi.
-Bak işte biz de şeftali diyoruz. Demek ki görüş ayrılığımız yok. Şimdi sen buna şeftali desem ben patates desem, diğerine kalem desen ben de baston desem herhalde bu adamla sohbet edilmez deyip kalkıp giderdin. Demek ki baktığımızda aynı şeyleri görebiliyoruz.
Şimdi biz bu şeftaliyi nerden aldık Yıldırımcığım?
-Manavdan, dedi.
-Hayır öyle değil. Yani denizden mi çıkardık, topraktan mı çıkardık, yoksa ağaçtan mı topladık?
-Ağaçtan dedi.
-Peki bu ağacın aslı nedir?
-Nasıl yani? diye sordu Yıldırım.
-Yani bu ağaç aslında bir odun değil mi?
-Evet doğru, biz ağaç diyoruz ama aslı odun.
-Peki bu odun şeftali yapmayı öğrenmek için okula gitti mi? Kursa gitti mi?
-Gitmez tabi ki, dedi.
-Aklı var mıdır bu odunun? Düşünüp desin ki: Ya ben bu insanlara şeftali yapayım de afiyetle yesinler.
Yıldırım düşündü:



-Aklı yok, dedi. Okula da gitmedi.
-Yani Yıldırımcığım, bu odun öyle bir şey üretiyor ki tadı, rengi, kokusu hoşumuza gidiyor, içindeki vitamin vücudumuzu besliyor. Yıldırımcığım bu şeftaliyi bize bizi tanıyan biri mi verebilir yoksa bu odun mu verebilir?
Yıldırım dondu kaldı. Durdu, düşündü:
-Sen, dedi. Bir deryasın.
Necmi abi gülümseyerek:
-Ben derya değilim, derya bizim okuduğumuz Kuran Tefsiri kitaplarıdır. İşte Yıldırımcığım. Bizi tanıyan, seven, acıyan ve neyden hoşlandığımızı bilen bir Rabbimiz var. O şeftaliye kokuyu veren, burnumuza da o kokuyu alma kabiliyeti vermiş. Tadını veren, dilimize tat alma kabiliyeti vermiş. İşte O bizim Rabbimizdir, Allah’ımızdır.
Necmi abi devam ederek:
-Mesela dedi ineğin süt vermesi. İnek bizi tanımaz. Arının bal vermesi, arı bizi tanımaz. Şimdi biz bilim adamlarını toplayıp desek ki: Ya profesörler, bu arılar var ya çok terbiyesiz şeyler, biz balını almaya gidince bizi sokuyorlar. Biz bundan sonra arı balı yemek istemiyoruz. Biz siz bal yapın, bize profesör balı yapın biz ondan yemek istiyoruz desek. Bize arı gibi bal yapabilir mi profesörler?
-Yapamazlar dedi.
-Peki profesörün yapamadığı balı, bir sinek nasıl yapabiliyor? Kuran’da Nahl suresi var. Orda Allah diyor ki: Ben arıya vahyediyorum, emrediyorum insanlar için şifalı olan balı üretiyor. Kuran’da iki yerde şifa kelimesi geçer. Birinde Allah’ın Peygambere vahyettiği Kuran’ın inanlara şifa olduğu söylenir, diğerinde ise Allah’ın arılara vahyettiği balın bütün insanlara şifa olduğu söylenir.
Yıldırım iyice şaşkın vaziyette bakıyor. Necmi abi devam ederek:
Mesela 5 kişilik bir taksi, saat kulesinin etrafında kendi kendine döner mi?
-Tabi ki dönmez, dedi Yıldırım.
-Peki 5 kişilik taksi kendi kendine dönmezken 7 milyarlık dünya kendi kendine nasıl dönüyor? Demek ki onu bir döndüren var. Yıldırımcığım hiç baklava baklavacısız baklavalaşır mı?
Yıldırım gülümseyerek –Hayır, dedi
-İşte maalesef modern bilim baklavayı görüyor ama baklavacıyı görmek istemiyor.
-Yahu siz nereye takılıyorsunuz? Hocanız kim? dedi Yıldırım
-Sevgili kardeşim benim Hocam Bediüzzaman’dır, ben onun yazdığı eserleri okurum dedi Necmi abi.
-Yapma ya o mu hocanız?
Necmi abi:
-Sen bize takıl neşelenirsin, dedi
-Belli ya çok neşeli bir insansın, bir odundan neler çıkardın, dedi Yıldırım.
-O bu bişey mi Yıldırımcığım biz de daha ne odunlar var.
Gülüşerek vedalaşıp ayrıldılar.

[İhsan Şahin]

Tövbemiz kabule yoktur yüzümüz



Mümin’in miracı, beş vakit namaz
Kabul eyle Yarab, eksiğimiz var
Kıyamdayız şimdi, Ellahu ekber
Hem dua hem ayet, Fatiha’mız var

Rüküda ismini, ta’zim ederiz
Kuran’nın haktır, iman ederiz
Resül’ün Habib’in, selam ederiz
Amentüye sağlam, imanınız var

Başımız secdede, halimiz ayan
Bu sükut ikrarı, olursa beyan
Kendimiz zülmettik, eyledik ziyan
Senin affın geniş, gümanımız var

Tövbemiz kabule, yoktur yüzümüz
İtibara şayan, olmaz sözümüz
Senden başka kapı, görmez gözümüz
Muhammed Mustafa, Resülümüz var

Celal sıfatına, der Sübhanellah
Çok şükür Yarabbi, Elhamdülillah
Celle Celalühü, Ellahu Ekber
Alemlerin Rabbi, Allah’ımız var

[İhsan Şahin]

Isınmadı şu gönlüm

Buz terliyor desem, kimse inanmaz
Kim der ki içinde, bu beden pişer
Güneş ışıldasa, içim ısınmaz
Hasret bulutları, buz olur düşer

Buz dağı önünde, yanar şu gönlüm
Üşüyor yüreğim, korlar içinde
Sıcak bir buseydi, bekledi ömrüm
Bana vuslat düştü, yine düşümde

Güneşe dargınım, bana doğmuyor
Sarmalıyor beni, soğuk geceler
Hasret ile yandım, kimse bilmiyor
Baharda buz kestim, uzun seneler

Ateşlere dalan yalnız ben miyim
Hasret bulutları bana çöküyor
Aşık mı, deli mi, divane miyim
Bu kadar acılar, bana yetmiyor.

[İhsan Şahin]

Arabesk türkücüler!,



Şu on iki eylülden, kim alacak intikam
Haydi inin sahaya, yutturduk zannetmeyin
İsminiz düştü dile, söyleyin kaçtır rakam
…Çok ucuza gittiniz, fiyatı düşürmeyin
…Bir ömür böyle gitmez, sokaklara düşmeyin

Arabesk türkücüler!, devrilen devrimciler
Kimlere tabi olup, kimlerle yürüdüler
Papaz ile Zongoçlar, sümüklü efendiler
…Çok ucuza gittiniz, fiyatı düşürmeyin
…Namahremdir yüzünüz, bizlere göstermeyin

Haydi sorun hesabı, bakiyesi kalmasın
Borç namustur öderiz, deftere yazılmasın
Dönekler döndü gitti, filizler zay olmasın
…Çok ucuza gittiniz, fiyatı düşürmeyin
…Kaçırmayın Evren’i, cezasız göndermeyin

İki damla göz yaşı, eridi yağlarınız
Maksatlar hasıl oldu, çözüldü bağlarınız
Madalyayı aldınız, yükseldi şanlarınız
…Çok ucuza gittiniz fiyatı düşürmeyin
…Efendiniz ne diyor, sakın ha küstürmeyin

[İhsan Şahin]

Bülbül



Baharda hazanı, yaşayan bülbül
Sararan yapraktan, farkın kalmadı
Feryad-ı figanla, bağıran bülbül
Çıkmaz oldu sesin, duyan olmadı

Bülbülün türküsü, gülün üstüne
İçin için ağlar, titrer yüreği
Yanık nağmelerden, düşse diline
Söylerde ağlatır, kahpe feleği

[İhsan Şahin]

Söyleyenler söyledi





Yasa No: 1527
Eğer dinlemesini bilirsen dünyanın en aptal insanından dahi bir şeyler öğrenebilirsin.

Yasa No: 1253
Aptallarla tartışma, diğerleri aranızdaki farkı anlamayabilir.

Yasa No: 767
Yöneticilerin yaptığı büyük hataların suçu, uzmanların yaptığı küçük hatalara yüklenir.

Yasa No: 1833
Diş ağrısı gece ve tatil gününde başlar

Yasa No: 1040
Babanızı değil ama, Kayınpederinizi seçme şansınız her zaman vardır

Yasa No: 1444
arkadaşınız sizden kopya çekiyorsa verdiniz diye mutlaka siz de suçulu olursunuz

Yasa No: 632
eğer kendini mutlu hissediyorsan bir yerde bir salaklık yapmışsındır ve henüz farkında değilsindir

Yasa No: 1717
Bir sınıfta ders dinliyorsanız konular çok sıkıcıdır. Sınıfta ders anlatıyorsanız bütün öğrenciler tembel ve ilgisizdir.

Yasa No: 1575
MC DONALD'IN MURPHY YASASINDAN ÇIKARDIĞI DOĞAL SONUÇ
Her koşulda, uygun eylem planını birbiri peşi sıra gelişen olaylar belirler

Yasa No: 1079
basarı, mesai saatlerine sığmaz

Yasa No: 495
Çözümde görev almayanlar problemin bir parçası olur. Goethe

Yasa No: 602
Çalışmak eğlencelidir; ama şimdi eğlencenin sırası değil...

Yasa No: 1359
aksilikler hiç ama hiç bir zaman tek başına gelmez

Yasa No: 692
dünya döndükçe ödevlerini yapmak zorumdasın!

Yasa No: 834
Yanlış anlaşılmayacak kadar basit bir şey yoktur.

Yasa No: 238
Sizi izleyenlerin sayısı yaptığınız işin saçmalığı ile doğru orantılıdır

Yasa No: 1555
Engeller gözünüzü hedeften ayırdığınızda ortaya çıkan korkunç şeylerdir

Yasa No: 259
insanlar değişmemelerinden dolayı çektikleri açı değişmelerinden dolayı çekecekleri acıdan daha büyük oluncaya kadar değişmezler

[İhsan Şahin]

Türk,Bayrak,Vatan,İslam,Töre,Cumhuriyet,Atatürk

Dinleyin Agalar dinleyin beyler!
Bir destan anlatacagiz size..
Hikaye degildir bunlar..
Bir musibet bin nasihattan İyi demis atalar..
Kaç musibet geçirdik..
Oyuk oyuk oldu aldigimiz yaralar..

TÜRK!
En büyük en kutlu sevdalarla dogdular
TÜRK!
Tanrinin yeryüzündeki askerleri oldular
TÜRK!
Yildirimlarala, kasirgalarla, boralarla yaristilar
TÜRK!
Yigittiler, merhametliydiler en önemlisi TÜRKTÜLER

BAYRAK!
Üstüne kanlarinin rengini verdiler
BAYRAK!
Ölürken bile ellerinden düsürmediler
BAYRAK!
Yeryüzündeki en güzel yere diktiler
BAYRAK!
Onun için gökkubbeyi dar bildiler

VATAN!
Akan sular dururdu anadan yardan geçtier
VATAN!
En zorda bile bir parça kayayı vermediler
VATAN!
Durup düşünmediler geriye dönmediler
VATAN!
Vazgeçmediler turan dediler kızıl elmaya yürüdüler

İSLAM!
Bir tek onun önünde onun emrinde eğildiler
İSLAM!
En büyük insan hz. Muhammedin müjdecisiydiler
İSLAM!
Haktı hakıkatti dünyaya kabul ettirdiler
İSLAM!
En büyük davaydı uğruna ölürken Ehlibeyt'in

TÖRE!
Anayı babayı atayı saydılar o alt balyozun sesini duyunca durdular
TÖRE!
At avrat silah dediler namus bildiler
TÖRE!
Vazgeçmediler yaşadılar yaşattılar

CUMHURİYET!
Meclisini şanla şerefle irfanla kurdular
CUMHURİYET!
Milletimin son tapusu son bekçileri oldular
CUMHURİYET!
İdealinde sonsuza dek birleştiler
CUMHURIYET!
Üzerinde yükselecek fikri hür vicdanı hür nesiller


ATATÜRK!
GÖK MAVİSİ GÖZLERİNDE ÖZGÜRLÜĞÜ BULDULAR..
HAYKIRDILAR..
ÇANAKKALE DUMLUPINAR SAKARYA KOCATEPE..

ATATÜRK!
YA İSTİKLAL YA OLÜMDÜR,VAR OLUŞTUR..
SONSUZLUĞA ULAŞTILAR..
MUSTAFA KEMAL ÜLKÜSÜNÜ YAŞADILAR..
UNUTMADILAR VE ASLA UNUTMAYACAKLAR..
BIRAKTIĞIN VATANI NAMUS BİLECEKLER..
KİMLER?
EVLATLARIN..
NEREDELER?
İŞTE BURADALAR İŞTE BURADALAR İŞTE BURADALAR...



alıntı

[İhsan Şahin]

http://www.antoloji.com

17/10/2010 tarihli atışma
Ayak Aşık Gürkani


========================================
** YANITLANAN MESAJ ********************
========================================
Gönderen: Âşık Gürkani
Alan: (grup üzerinden) bobayiros
Tarih: 17.10.2010 23:15:00
Konu: [anadolu-sairler..] Sazın telinden
---

DEMIŞIZ

Pansuman etmesen eğer yarayı
Yara mikrop kapar azar demişiz
Esas maksat harcamaktır parayı
Onunu için güne pazar demişiz …….. Aşık gürkani


Pansumancı eyer ehil değilse,
Kabuk bağlar azar azar demişiz.
Sermaye helal’e dahil değilse,
Gezdirirmiş Pazar Pazar demişiz.... Ereni

Amaç değil araç olmalı para
Para ki! yiğidi bozar demişiz
Yokluğun kahrını çeker fukara
Zengini şımartır. azar demişiz. Hamit Körken


Kul çalışır aşkla emek sarfeder
Kıskanç olan gözler canı mahfeder
Beden hastalanır düşerse keder
Kem göze uğramış, nazar demişiz........Fatıma Hümeyra Kavak

Her insanda malum yaradır para
Beyinden yüreğe sızar demişiz
Rabbim kimseleri düşürme dara
Yokluk boyun büker, üzer demişiz...Hatice Hantal

Kalemini kılıç gibi kullanan
Her yazı yazana yazar demişiz
Hasbel kâder çankaya ya çullanan
Kıdemli hakime sezar demişiz........Şeyrani


Her aşk aşk değildir,yanmayınca kul,
Sanırmısın Kerem,Aslı için kül,
Hâk-ka aşık olan,mecnun ile çöl;
Leyla cemalinde,gezer demişiz.......İBRAHİM ETEM EKİNCİ


İyi bir kul ama, kötü efendi
Nice yiğit üzer, paranın fendi
Yüreğe düşünce, mertlik tükendi
Dostlar arasına, sızar demişiz………ihsan şahin


Aşklara hasrettir şu ahir çağlar
Âşığa yaş döker gamından dağlar.
Gün olur yiğidi bir zülüf bağlar,
Gün olur yol verir Hazar demişiz…..(ey)


Gölgesinden korkan olurmu kazak
Düşünmesi bile mantıktan uzak
Kim ki başkasına kurarsa tuzak
Kendi kuyusunu kazar demişiz.....Aşık Gürkani

[İhsan Şahin]

Sürünün çobanı masal okuyor



Cümle hain girdi, hemen sıraya
Etrafta kimse yok, cirit atıyor
Milleti dizmişler bir bir sıraya
Sürünün çobanı masal okuyor

Evveli Kürdistan bize soruldu
İzin verdik zahir, hemen kuruldu
Apo’yla anlaştık, sular duruldu
Sürünün çobanı masal okuyor

Hanidir ne oldu Mavi Marmara
Yahudi’ye hava, düşünce dara
Tazminat mı aldık söyle kaç para
Sürünün çobanı masal okuyor

Amerika dedi, senaryo yazdık
Ermeni’ye Rum’a açılım yaptık
Bu millet hak etti kuyusun kazdık
Sürünün çobanı masal okuyor

[İhsan Şahin]

Cumhuriyet zülümdür



Cumhuriyet fazilettir
Rejim demokrasi ise
Cumhuriyet hürriyettir
Yöneten demokrat ise

Cumhuriyet zülümdür
Rejim eğer dikta ise
Cumhuriyet esarettir
Yönetenler despot ise

Cumhuriyet adalettir
Yönetenler adil ise
Cumhuriyet zenginliktir
Yönetenler dürüst ise

Cumhuriyet haksızlıktır
Yönetenler taraf ise
Cumhuriyet soyguncudur
Yönetenler hırsız ise

Cumhuriyet akıllıdır
Yönetenler Akif ise
Cumhuriyet hazinedir
Yönetenler altın ise

Cumhuriyet ihanettir
Yönetenler hain ise
Cumhuriyet yobazlıktır
Yönetenler dinci ise

Cumhuriyet her bir şeydir
Yönetenler bir şey ise
Cumhuriyet çok bir şeydir
Yönetenler insan ise

Hacaloğlu der bu kadar
Eğer cumhur Arif ise
Saf tutmalı bize kadar
Vatan aşkı kaldı ise

[İhsan Şahin]

Türk olmak zordur




Türk olmak çok zordur, yiğit işidir
Düşmanları çoktur, dostu az oldu,
Başı dik, onurlu, tam er kişidir
Arkasından havlayan, köpek çok oldu.

Çağ açıp kapattı, zalim olmadı
Aman dileyene, eli kalkmadı
Hiçbir zaman mazlum, ahı almadı
Yine de havlayan, köpek çok oldu

Öteki demedi, candan sarıldı
Allah için cihad, Türk’le anıldı
Dört kıtaya namı, hemen yayıldı
Yinede havlayan, köpek çok oldu

Onca ihaneti, sineye çekti
Asmadı haini, misafir !!! etti
Kiliseler açtı, anıtlar dikti
Yinede havlayan, köpek çok oldu

Beslediği yetim, düşman kesilir
Dostlar !!! tarafından kefen biçilir
Her türlü densize sabır edilir
Yinede havlayan, köpek çok oldu

Türk’e düşman olan sevinsin bugün
Gün gelirde devran, dönerse bir gün
Hacaloğlu davul, çalacak o gün
Ona da havlayan köpek çok oldu

[İhsan Şahin]

Yüreğimi satıyorum


Var mı acep müşterisi
Mangal tipi A serisi
Milli devlet garantisi
Yüreğimi satıyorum

Hatır için “şey” yemeyen
Rüşvet ile eğilmeyen
Ağa paşa dinlemeyen
Yüreğimi satıyorum

Hiç bulunmaz yalan dolan
Yüce aşkla huzur bulan
Peygambere komşu olan
Yüreğimi satıyorum

“Allah ile aldatmayan”
Parmak basıp bal tutmayan
İki koyup beş almayan
Yüreğimi satıyorum

Devlet malı haram bilen
Hiç olmayan zalim ilen
Çok ağlayıp azı gülen
Yüreğimi satıyorum

Vatan aşkı dolu iken
Hainlere battı diken
Yıllar yılı çile çeken
Yüreğimi satıyorum

Türklüğünden utanmayan
Bayrağına hor bakmayan
Milletini kandırmayan
Yüreğimi satıyorum

[İhsan Şahin]

Bu ayrılık düşmez dilden
Bu ayrılık düşmez dilden



Yalvarsam da dönmez geri
Uçtu gençlik çıktı elden
Rüşvet versem tınmaz beni
Bu ayrılık düşmez dilden

Kıymetini anlamadım
Gider diye inanmadım
Akıl edip saklamadım
Deli gibi esen yelden

Neler neler aldı geldi
Hediyeler dolu geldi
Dört mevsimde her gün geldi
Tutamadım kaçtı elden

O yılları güne yaydım
Bol harcadım hiçe saydım
Pişman oldum şimdi çaydım
Tükettiğim her bir günden

[İhsan Şahin]

Dedim(((Dedi
Dedim///Dedi


Dedim vatan gitti elden
Dedi korkma bir şey olmaz
Dedim çalma ayrı telden
Dedi korkma bir şey olmaz

Tam ortadan bölünmüşüz
Miras yedik övünmüşüz
Dedim söyle “biz ölmüşüz”
Dedi korkma bir şey olmaz

Dedim millet düştü dara
Geçim derdi soktu zora
Düşünüyor kara kara
Dedi korkma bir şey olmaz

Dedim devlet milli değil
İpler artık bizde değil
Bu gidişat iyi değil
Dedi korkma bir şey olmaz

Dedim dine dokundular
Ayet ile oynadılar
Hutbelerden çıkardılar
Dedi korkma bir şey olmaz
(((
Dedi millet hani nerde
Kendi kendin, koydu derde
Oy veriyor her seferde
Akıl versen başa almaz

Bir dümendir uyduruyor
Çalıp çırpıp götürüyor
Aç kalınca ölünmüyor
Top sallasan iflah olmaz

Dedi millet illet olmuş
İdealler bir bir solmuş
Gönülleri para dolmuş
BUNLAR İLE BİR ŞEY OLMAZ

İhsan Şahin