1. sayfa (Toplam 2 sayfa)

boş

MesajGönderilme zamanı: Sal May 13, 2008 10:13 pm
gönderen İhsan Şahin
BOŞ

MesajGönderilme zamanı: Sal May 13, 2008 10:33 pm
gönderen Ferit Kama
walla yorum yapamayacağım. çünkü gerek yok yazılanlar her şeyi anlatıyor...

MesajGönderilme zamanı: Sal May 13, 2008 11:54 pm
gönderen Bekir Kiran
ihsan abim gene dökturmusun.Söyleyınde bıraz bana yollasınlar.Kira ve doğalgaz faturasını ödemem lazım.Ben mahheledekı camıye gıderım.:)

MesajGönderilme zamanı: Çrş May 14, 2008 8:54 am
gönderen Caner Kama
Yazılan Türkiye gerçeği buna diyecek birşey yok. Fakat tarafsızlıktan o kadar uzak yazılar yazıyor ki İhsan abi, sevgili abim; piyasa ekonomisinde her kim iktidar olursa dün onun iktidar olmasına mani olmaya çalışan var gücüyle mücadele eden potansiyeller, yarın o iktidarın yanında saf tutarlar. Bunun din ile diyanetle alakası yok! Şunu da biliyoruz bi ara sosyete denilen amaçsız koyun sürüsü içinde biri umre ye gitti diye aralarında umre'ye gitme modası da başlamış, hatta bir televizyonun magazin muhabirleri umre'ye giden sosyete sürüsünün beyinsiz bireylerini tam da umre dönüşü marketten içki alırken görüntülüyor! Eeee, bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu dedirtiyor insana.

Samsun'da Samsunspor klubü başkanlığı yapmış bir zat-ı muhteremin klube sırf reklam olsun diye milyon dolarlar hibe ederken, işçilerine 6 ayda bir asgari ücret zammı yapması ve de bu insanın müslüman! geçinmesi, yine aynı durum.

Aynı şekilde, Kanaltürk'ün sahibi koca kafalı zat-ı muheterem de millete vatanseverlikten dem vururken (kendine göre!) birden bire küfür ve hakaret ettiği bir düşünceden gelen holdinge kanalını satabilecek kadar vatansever! (yine kendine göre, yoksa bana göre vatan bu gibillere kaldıysa uğruna ölecek vatan da yoktuır demektir)

5 sene içinde doğrudur ekonominin hacmi 2 katına çıktı bunu dolar milyarderleri arasında japonya'yı sollamamızdan anlıyoruz. Ama yine bu ülkede gayri safi milli hasıla hesabında sadece koç'a 1 milyondan fazla insan yazılması ile gelirimiz artmıyor.

İhsan abim herşeyi akp'ye dayatarak kolaycılığa kaçıyorsun bence, bu sadece a partisi b partisi meselesi değil inan, bugün hangi parti iktidar olursa olsun ister halk partisi yazsın tabelasında ister milliyetçi hepsinin ekonomi politikası imf ekonomisi... Alternatif yok, hepsinin adı değişik sadece, yoksa parti programları A'dan Z'ye aynı.

"Paranın dini, imanı olmaz", "Gavurun ekmeğini yiyen, gavurun kılıcını sallar"
Para,Para,Para...

MesajGönderilme zamanı: Prş May 15, 2008 8:10 pm
gönderen Mehmet Zeki Sarı
abi o zatlar bence kendilerine değil paraya ibadet yaptırıyorlar. :D

MesajGönderilme zamanı: Pzt May 19, 2008 12:20 am
gönderen Bekir Kiran
hanı bir söz vardır ya

" zengının malı , züğürtün cenesını yorar dıye" adamda para var gıtmıs.yaptıgı ıbadet kabul olur olmaz , bız o konuda bırsey deme hakkımız yok.İzledıgım bır programda Ağaoğlu inşatlarının sahıbının evıne kıvırcık saclı magazıncı konuk olmustu.Sabah olunca evın catısında duran helıkopterle iş yerıne gidiyordu.her sabah helıkopterle aynı olayı tekrarlıyor.iş yerıne yakın bir piste helıkopter ınıyor vede son model 2 mercedes orda beklıyor.takım elbıse rengıne göre arabalardan bırıne bınıp iş yerıne gıdıyor.evden iş yerıne gıtmesı 4 dakkasını alıyor.

şimdi mekkeye gıdenı kınıyoruz ama bunun gıbı adamlar normal gelıyor.istanbuldakı bırcok unıvertede okuyan zengın kızları gene helıkopterle okula gelıp gıdıyor.bense
otobuste ellerım yukardakı demırlerde 20 dakka yol gıdıyorum.Onların parası var oyle yapıyorlar.bızım de yok.Bu işin akp sı şusu busu olmaz dıye dusunuyorum.

benımde cuvalla param olsa , kafama göre takılırdım.

MesajGönderilme zamanı: Çrş May 21, 2008 1:45 pm
gönderen İlkay Durgun
Bu kadar şuursuzca bir yazı görmedim ben :wink:



hanı bir söz vardır ya

" zengının malı , züğürtün cenesını yorar dıye" adamda para var gıtmıs.yaptıgı ıbadet kabul olur olmaz , bız o konuda bırsey deme hakkımız yok.İzledıgım bır programda Ağaoğlu inşatlarının sahıbının evıne kıvırcık saclı magazıncı konuk olmustu.Sabah olunca evın catısında duran helıkopterle iş yerıne gidiyordu.her sabah helıkopterle aynı olayı tekrarlıyor.iş yerıne yakın bir piste helıkopter ınıyor vede son model 2 mercedes orda beklıyor.takım elbıse rengıne göre arabalardan bırıne bınıp iş yerıne gıdıyor.evden iş yerıne gıtmesı 4 dakkasını alıyor.

şimdi mekkeye gıdenı kınıyoruz ama bunun gıbı adamlar normal gelıyor.istanbuldakı bırcok unıvertede okuyan zengın kızları gene helıkopterle okula gelıp gıdıyor.bense
otobuste ellerım yukardakı demırlerde 20 dakka yol gıdıyorum.Onların parası var oyle yapıyorlar.bızım de yok.Bu işin akp sı şusu busu olmaz dıye dusunuyorum.

benımde cuvalla param olsa , kafama göre takılırdım.


ibret olsun diye yazıyı tekrar alıntılıyorum...

MesajGönderilme zamanı: Prş May 22, 2008 7:44 pm
gönderen İhsan Şahin
Sayın İlkay bey,
Çok afedersin ama, anlayamadım galiba...
Şuursuz yazı diye benim yazdıklarıma mı dediniz...Zira ona göre cevap vereceğimden saygısızlık yapmak istemiyorum

MesajGönderilme zamanı: Prş May 22, 2008 7:44 pm
gönderen İhsan Şahin
iki kere yazıldı...sildim
özür

MesajGönderilme zamanı: Cum May 23, 2008 5:54 am
gönderen İlyas Hasret Uygun
Bence Paris e kahvaltiya veya aksam yemegine gitmekten iyidir Mekke de 777 euro ya cuma namazina gitmek.

MesajGönderilme zamanı: Cum May 23, 2008 7:10 am
gönderen Ahmet Cemal Durgun
Selamlar,

Al birini vur ötekine Hasret Abi. Kötü kötüdür. Az kötü, çok kötü daha çok kötü olmaz.

MesajGönderilme zamanı: Cum May 23, 2008 9:22 am
gönderen Ahmet Hamdi Kama
öncelikle müslüman kusursuz olmaya çalışmadır.bilinmeldir ki bir bireyin yaptığı ibadet kişinin kendini bağlar genel bir yaklaşımla tüm islam alemi böyledir yargısına ulaşılmaz..ulaşılmamalıdır..ama fırsat bu fırsat diyorsak ki o başka:

..zaten islamı tam anlamıyla içine sindirmiş bir mümin bu tür davranışlardan kaçınır..ama yadırganacak çok fazla bir durumda söz konusu değildir kişinin tercihi..ne diyelim.herkes kendi hesabını vermekle yükümlüdür..

:D buradan hareketle islamı yaralmamak doğrusu acımasız bir yaklaşım şekli olur..

islam bü tür davaranışlara cevap vermişdir..


Kur’an, israf yasağıyla anlayışındaki orta yol veya denge ilkesinin bir görünümünü sergilemektedir. Bu prensiplerin bir uzantısı olarak ferdin terkibinde yer alan madde ve ruha aynı anda haklar tanıyarak, evvela bu temel ve çekirdek yapıda bozulma ve sapmaları önlemektedir.

İtidal prensibinin en önemli belirişlerinden biri Kur’an’da ekonomik ahlak diye ifade edebileceğimiz; harcamada denge esprisidir.

Kur’an, dünya nimetlerinden yararlanmayı “ilahi istek ve arzu” olarak tespit eder...

İsraf, Kur’an ahlakının özündeki denge prensibini bozmaktadır. Çünkü birimizin gerektiğinden çok harcaması için, bir ötekimizin gerektiğinden az harcaması icap edecektir. Allah, yeryüzü sofrasına nimetleri dengeli bir biçimde göndermiştir. İsrafa gidenler, bu dengeyi, kendi lehlerine bozan isyancılardır

Kapitalizmin tüketim hırsı sınırsız bir insan tipi meydana getirmiştir. İslâm'da gerçekleştirilen üretimin hedefi insandaki maddi tatmini manevî sahaya aktarmakla bu ihtiyacı giderir. Bir müslümanın tüketim sahasında göz önünde tutacağı başlıca esaslar, haramdan kaçınma, helâlinden tüketme, temizlik, aşırılıklardan kaçınma, sağlığını tehlikeye düşürmeme ve çevredekileri de hesaba katma şeklinde ortaya çıkar.

İslâm, israf yasağı ile özel mülkiyet hakkına bir sınır getirmiş ve servet kimin olursa olsun, onda toplumun hakkı bulunduğu ilkesini benimseyerek, israfla bu hakkın yok edilmesine engel olmak istemiştir

bizlerin ortak sorunu olarak hep karşımıza çıkan asıl mesele islami kendimize göre anlamak arzusunun kaynaklanan sorunlardır..

..her kes hüküm noktasında kendini yetkili göre biliyor ,ama ibadet noktasında beni bağlar kimseye hesap vermem yaklaşımıyla işin içinden sıyrılabiliyoruz..

..bu manada islami anlamakta özürlü isek bu bizim eksikliğimizdir.

selam :(

MesajGönderilme zamanı: Cum May 23, 2008 11:46 am
gönderen İlkay Durgun
Sn.İhsan Bey,

Şuursuz sözü alıntıladığım yazıya aittir.Sizin yazınıza değil...

MesajGönderilme zamanı: Cum May 23, 2008 2:11 pm
gönderen Köksal Ağaoğlu
Sanırım konuyu en öz biçimde Ahmet Cemal özetledi. "Al birini vur diğerine". Ahmet’in sözünün üzerine laf kalabalığı yapacak olursak: Bu şekilde, bu zihniyetle yaşayanların ismi, kimliği vs. ne olursa olsun, renkleri, üslupları, yaşam tarzlarından eğlence anlayışlarından başka hiç bir şeyleri fark etmez.
Bunların diğer adı bukalemundur. Her yere göre renk değiştirirler. Bin bir surattırlar, iyi rol yetenekleri vardır. Müslümanlığı, milliyetçiliği, sosyalizmi senden benden daha iyi yaşarlar. Tacirdirler, sana bana Müslümanlık solculuk satarlar. Sönük kalırız yanlarında.

Aziz Nesin “Aferin” adlı kitabında “Hiçbir Şey Kalmamış” başlığıyla bir öykü yazar. Bu öyküsünde bu dünyanın olduğu gibi öte dünyanın işlerini yoluna koymuş ticaret erbabı sözde Müslüman bir tip çizer. Hacılığını yerine getirmiş, bayram namazlarını kesinlikle kaçırmaz. Dünya işlerinden fırsat buldukça Cuma namazlarını eda eder. Yanında çalıştırdığı insanlara ödediği aylıkları zekât, devlete verdiği vergiyi fitre, düşürüp kaybettiği parası olunca da sadaka yerine sayar. Oruç tutmayı ramazanda yerine getiremiyor ancak sair günlerde zayıflamak için perhiz yaparak bu borcunu da öder. Kelime-i şahadet getirmede rekorlar kırarak İslam’ın beş şartını yerine getirmeye çalışır. Her geğirdiğinde “estağfurullah” demeyi de asla unutmaz bir tip. Bana göre bu konuyu anlatan güzel bir hikâye…

**
Bunlar az değil ve bize yabancı da değil. Birçoğumuzun yakınlarında dolaşmaktadır bu tipler. Eskisine nazaran da hayli güç kazanmışlardır. Sözünde durmanın ehemmiyetinden bahsederler kendileri sözlerinde durmaz. (İkili ilişkilerinde, siyasi görüşlerinde kısaca yaşamlarının her alanında bunu yöntem bilirler.)

Allah’la seni korkuturken kendisi Allah’tan korkmaz, kuldan utanmazın tekidir aslında. Faizden, haksız kazançtan bahseder kendisi tefecilikten geçinir. Helal haram dengesinden dem vururken aslında sınır tanımaz dengesizin biridir. Yeri gelir din alır din satar. Vicdandan bahseden vicdansız, edepten bahseden edepsiz, namustan bahseden namussuzdur.

Kim, kimler mi?

Her tarafta, her partide benzerlerine kolaylıkla rastlarız.

Caner konuyu bam telinden yakaladı ahlaki ve ekonomik tercih bu tip örnekleri her yerden çıkartır.

Ve bu sözlerin İslam dinine, samimi Müslümanlara değil zararı bilakis faydası vardır. Bu tiplerin ayıklanması, tezatlarının ortaya konulması gerçek İslam ve samimi Müslüman tipinin olması gereken özellikleri vurgulanmış olur.

“Komşusu aç iken tok yatan bizden değildir.” Hadisiyle ayrımı Peygamber (s.a.v)’imiz yapmıştır.

MesajGönderilme zamanı: Cum May 23, 2008 2:12 pm
gönderen Köksal Ağaoğlu
Hasret bence Paris'e kahvaltıya gitmek cuma namazına Mekke'ye gitmekten daha açık bir anlama sahip. Bunun için Paris'e gideni tercih ederim.