ATATÜRK İLE VENİZELOS'UN KONFEDERASYON HAYALİ

Forumdaki bazı önemli belge ve bilgilerin saklandığı bölümdür.

Moderatör: Fatma Ozbilgi

ATATÜRK İLE VENİZELOS'UN KONFEDERASYON HAYALİ

Mesajgönderen İlkay Durgun » Prş Haz 21, 2007 9:00 am

ATATÜRK İLE VENİZELOS'UN KONFEDERASYON HAYALİ

Atatürk ve Yunan lider Venizelos, Türk ve Yunan halklarının tek bir vücut altında birleşeceklerine inanıyordu
20.06.2007 11:12
________________________________________
________________________________________
Yunan Başbakanı Karamanlis, Türk-Yunan ilişkilerini ele aldığı doktorasında, Atatürk ile Venizelos'un, başkenti İstanbul olacak bir konfederasyon üzerinde çalıştığını belirtiyor..
Yunanistan başbakanı Kostas Karamanlis ABD'nin Tufs Üniversitesi'nden mezun olurken 1986'da hazırladığı doktora çalışmasını 1. Dünya Savaşı'ndan sonra Türk- Yunan ilişkilerine adamıştı. Karamanlis'in "Venizelos ve 1928-1932 Yıllarında Dış İlişkiler" adı altında hazırladığı doktorasından alıntılar yapan Yunanlı Prof. Andonis Liakos, To Vima gazetesinde yayınlanan yazısında "Büyük savaştan ve büyük göçlerden tam 6 yıl sonra gösterilen siyasi cesaretler, niçin 85 yıl sonra gösterilemiyor" sorusunu soruyor ve Karamanlis'in kendi yazmış olduğu doktorasına "sahip çıkması gerektiğine" dikkat çekiyor. İşte doktoradan bazı bölümler: "...Türkiye ile Yunanistan arasında yapılan halk mübadelesinin olumlu yanları da vardı. Bu mübadeleyle özellikle Kuzey Yunanistan toprakları Yunanlılaşmıştı. Mübadele yıllarına kadar bu topraklarda yaşayan Türkler, Arnavutlar ve Bulgarlar çoğunlukta olup Yunanlılar nüfusun ancak yüzde 42'sini oluşturuyordu." "1923 Lozan Antlaşması ve halkların mübadelesi Türk-Yunan birlikteliğinin temellerini oluşturuyordu... Yunanlı önder Eleftherios Venizelos dönemin Türk Başbakanı İsmet Paşa'ya ilettiği mektubunda Türk-Yunan dostluğu için çalışacağını yazıyordu. Böyle bir dostluğun imkansızlığına inananlar bile Türk-Yunan dostluğunun kurulmasını hiç kimse tarafından engelleyemeyeceğinin bilincine varıyordu."
HEMŞERİ HALKLAR
....Venizelos 1929'da Ankara'ya gerçekleştirdiği ilk ziyaretinde ulu bir önder ve Türk-Yunan dostluğunun mimarı gibi büyük bir coşku ve sevgi gösterileriyle karşılanmıştı... Venizelos ile İsmet Paşa arasındaki görüşmeler o denli yapıcı ilerliyordu ki; her ikisi de Türkiye ile Yunanistan arasındaki sınırların (une valeur admistrative) yani; sadece "idari" hale dönüşmesi konusunda çalışmalar yapmaya karar vermişlerdi.. Venizelos'un Türk halkına seslenişleri ise coşkuyla karşılanıyordu." "Venizelos, Mustafa Kemal Atatürk'ü Nobel Barış Ödülü'ne aday göstermekten başka; Türkiye'nin Avrupa Federasyonu'na üyeliğini de destekliyordu.... Ancak bunu da yeterli görmeyen Venizelos, Mustafa Kemal'in 'Türk ve Yunan halklarının aslında hemşeri oldukları' yönündeki teorisine bile sıcak bakmaya başlamış ve bu nedenle Türkiye ile Yunanistan arasında bir konfederasyon kurulması olasılığı üzerinde çalışıyordu. "
ORTAK YAŞAM
"Atatürk de Venizelos da birbirlerinin üzerinde hâkimiyet kurmadan Türk ve Yunan halklarının aşamalı olarak birbirlerini barışçıl yollardan hazmederek tek bir vücut altında birleşeceklerine ve başkenti İstanbul olacak geniş bir bölgede yaşayabileceklerine inanıyorlardı." "Venizelos, attığı bu adımlarla son derece cesur bir siyasetçi olduğunu göstermiştir. Halk mübadelesiyle Yunanistan'a gelenlerin ezici bir çoğunluğu Venizelos'u destekliyordu. Venizelos, savaşın yaraları henüz taze iken Türkiye ile başlattığı dostluk ilişkilerinin garipseneceğini de biliyordu. Savaş kâbusu hâlâ belleklerdeyken ve bir sonraki seçimlerde bunun faturasını ağır ödeyeceğini de bildiği halde Türkiye'ye karşı izlediği dostluk siyasetinden hiçbir zaman yılmadı." Karamanlis'in doktorasında kaleme aldığı bu bölümleri yayınlayan Prof. Andonis Liakos, savaştan ve halk mübadelesinden 6 yıl sonra sonra gösterilen bu siyasi irade ve cesaretin savaşın üzerinden 85 yıl geçmesine rağmen günümüzde gösterilemediğine dikkati çekiyor ve Karamanlis'e "ilkokul 6. sınıfta okutulacak Yunan tarih kitaplarında değişiklik yapılmasına karşı çıkan aşırı milliyetçi çevrelere kulak asmaması ve doktorasının arkasında durması" için çağrıda bulunuyor.


Sabah / Stelyo Berberakis
Kullanıcı avatarı
İlkay Durgun
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 280
Kayıt: Pzr Kas 06, 2005 9:27 pm

Mesajgönderen Caner Kama » Çrş Tem 11, 2007 10:07 pm

o kadar gereksiz bir yazı ki...ne diyebilirim.....
...II. mahmut'tan beri "milli" karakterli bir devlet kurmaya çalışan osmanlı bunu başaramamıştı ama yeni türk devleti bunu başarmak için özellikle anadolu'da büyük rum nüfusunu yunanistan'a kaydırmış; oradaki türkleri de anadolu'ya yerleştirmişti. bu büyük, maliyetli ve devrim niteliğindeki hareketten sonra -6 yıl sonra- iki ülke başkanının bir "konfederasyon" kurma projeleri hiç de inandırıcı değil.
..1926'dan sonra türk-yunan ilişkilerinin kilit noktasını "mübadiller ve patrikhane" meselleri oluşturuyordu. tabiri caizse bu nedenle birbirinden hiç haz etmeyen bu iki politik yapı -halkları ayrı tutuyorum, sonuçta bunlar siyasi tavırdır-1928-29' a geldiğinde bu iki sorunu çözmüştü..Eeee bu nasıl oldu 2-3 sende ne değişti? Bu soruya verilecek en güzel yanıt; tabiki İngiliz politikaları değişti......
...burada konfederasyonmuş,şuymuş, buymuş demek bence "hayal" etmek, "öyle ummak"tan başka birşey değil......unutmayın aynı venizelos yanlış hatırlamıyorsam bursa'ya girdiğinde osman gazi'nin sandukasını tekmeleyip;" kalk da milleetini kurtar!" diyen bir insan...böyle bir insanın birden türk dostu olması düşündürücü olmalı........
............................diyeceklerim kabataslak bu kadar...YORUM(layalım)
Kullanıcı avatarı
Caner Kama
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 226
Kayıt: Cum Mar 03, 2006 4:15 pm


Dön ARŞİV

Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 1 misafir

cron