1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

ESKİ EVLERİMİZ

MesajGönderilme zamanı: Prş Mar 26, 2009 4:53 pm
gönderen Adnan Ayaz
---Köyümüzdeki eski evlerimimzin ahır kapısıyla birlikte neden en az üç bazılarının da dört dış kapısı olduğunu hiç merak ettiniz mi?O zamanki koşullara ve mimariye göre buna neden ihtiyaç duyulduğunu bilenininz varsa bizleri de aydınlatması için için böyle bir başlık attım.
--Hatta yaylada bile bizim evi yaptıklarında iki dış kapısı vardı.Daha sonra Komarlık tarafına bakan kapıyı iptal ederek dış kapı sayısını bire indirdik.
--B u konu belki de şimdiye kadar hiç dikkatinizi çekmemiştir.Umarım halen geçerli olabilecek bilgilere ulaşırız.Yardımcı olabileceklere şimdiden teşekkür eder sağlık ve mutluluk dileklerimi sunarım.

MesajGönderilme zamanı: Cmt Mar 28, 2009 1:59 pm
gönderen Muzaffer Mustafa Altuncu

Güzel bir konu,
Sevgili Adnan Hoca,
Bir de tavanda kapı vardır,onu unuttun...O kapı ot koymak için konulmuş tabi, ahır kapısı da ineklerin girip,çıkması için konulmuş...

Sanırım havalandırma ve yangından kaçma konusu düşünülerek her eve 2 giriş kapısı konmuştur..

MesajGönderilme zamanı: Cmt Mar 28, 2009 2:06 pm
gönderen Adnan Ayaz
Sevgili Muzaffer hocam,yazımı dikkatle okuduğunuzu sanırım.Bir kaç kapıdan söz ettim.Tavan kapısı olarak dışardan tavana açılan kapıya genellikle "tufa kapısı" derlerdi.
-İlginize teşekkür ederim...

MesajGönderilme zamanı: Cmt Mar 28, 2009 2:17 pm
gönderen Muzaffer Mustafa Altuncu

Evet bir de tahtaboş kapısı var ama o hayata (balkona) açılıyor...
Ama evin iki tarafından açılan kapının bir de evin öte yakasına geçmek için tufayı dolaşmamak için açıldığını sanıyorum...

MesajGönderilme zamanı: Pzt Mar 30, 2009 2:57 pm
gönderen Adnan Ayaz
-Konu ile ilgili yaptığım araştırmada havalandırmadan söz edildi.Demekki bu doğrudur.Tahtaboş,balkon yada hayat kapılarını hesaba katacak olursak bir hesap yaptım bizim evin dış cephesinde tamı tamına altı tane kapı vardır.Hayret,içerde de altı tane kapı vardır............................
-Ayrıca şunu ifade edenler oldu.Bir evde yaşayan fakat ayrılmış olan kardeşler kendi bölümlerine geçmek için iki dış kapı yapılmış olabilir.Belki bizim bunlardan başka bilmediğimiz önemli şeyler de olabilir,kimbilir????????????**

MesajGönderilme zamanı: Pzt Mar 30, 2009 3:26 pm
gönderen Meltem Ayal Nacar
Adnan amca 6 sı içerde 6 sı dışarda
Namazın farzları gibi ,bağlantısı var mı acaba....

MesajGönderilme zamanı: Cum Nis 10, 2009 8:07 am
gönderen Muzaffer Mustafa Altuncu

Bizim evler gerçekten harikaydı ama o eskide kalmış gibi...
Şimdi yavaş yavaş yeniye koşuyoruz !!!!!!!!!

MesajGönderilme zamanı: Çrş Nis 15, 2009 9:46 am
gönderen Naci Altuncu
Eski evlerde kapıların tümü ihtiyaçtan konulmuştu. İklim koşulları, güneşin bakı durumu, rüzgarların yönü, kullanılış amaçları, eve konulacak ot, yaprak, ve hayvanlar, çıkartılacak ağbin v. s. hepsi hesaba katılmıştı. Dikkat edilirse evlerin tamamının ana giriş kapısı kıbleye bakar. kullanılan odaların camları çoğunlukla doğu ve güneye bakar.Dışa açılan her kapının bir işlevi vardır.Geçim kaynağı hayvancılık ve tarım olunca başka bir mimari ihtiyaçları karşılamaktan uzak kalırdı diye yorumluyorum..
Tüm kapılara ilaveten ereğterelerde vardı.
Siz ereğteden yaprakhanaya balıklama atlamanın ve yaprakhanada kulunkuvar oynamanın zevkini hatırladınız mı ha...!(40 yaş üstü olanlar bilirler)

MesajGönderilme zamanı: Prş Nis 23, 2009 6:42 pm
gönderen İhsan Şahin
Esasında bu sitede en önemli bölümlerin başında "pege sohbetleri" bölümü gelir. Ancak her nedense gerken değeri buraya veremiyoruz/vermiyoruz. Nacı kardeşim konunun can damarından yakaladı... parantez içerisinde 40 yaşın altındakiler ile üstündekiler diye bir ayırım yaptı... Şükür geçmişe dair bizlerin anlatacak çok şaylerimiz var... ya onların... Hoş onlarda bizim düşündüklerimize , (o zaman başka ,şimdi başka) türden cevap veriyorlar...
Sanki bizim zamanımızda güneş batıdan doğuyordu... bekide mezireler "dinlence" imiş... yağmurlar yağmazmış... rüzgar hafiften "kıylama" eserdi... Bizim zamanımızda gece 40 saat, gündüz 12 saat imiş... belki de mevsimler iki idi... Kar yağmazmış... Biz okula gıcır gıcır iskarpinlerimiz ile okul servislerine kapıda binerdik. Okul haşlığımız ise "kredi kartımız" olduğundan limitsiz idi... Bize dayak atacak öğretmen ölümlerden ölüm beğenmesi gerekirdi
Çaykara'da köprü başındaki taşalara yaslanıp- bir çeyrek ekmek ile 25 kuruşluk helvanınn- tadını tadmayanlara ne anlatabilirsiniz ki
gençler
gençler
zaman aynı zaman da ... insanlar değişti diyerek konuyu bağlayalım...

MesajGönderilme zamanı: Sal May 05, 2009 9:39 am
gönderen Adnan Ayaz
Konu eski evlerimizden Çaykarada köprübaşındaki taşlara ve orada yenilen çeyrek ekmekle 50 gram helvaya kadar uzandı.Eski evlerle bu helva işini pek bağdaştıramadım.Neyse biraz geç anlamaya başladım.Kadim dost bağışlasın...
-Babama sordum da kısa bir cevapla yetindi.Kapının birinden tarlaya birinden de çarşıya gidilirdi diye cevap verdi-
-Bir başkası şöyle cevapladı.Özellikle sonbaharda rüzgarın estiği yöndeki kapıyı kapatır diğer kapıyı açık tutardık dedi.Şu ana kadar yazılanları hemen hemen tahmin etmiş olabiliriz.Acaba aklımıza gelmeyen önemli bir ayrıntı var mı diye merak ettim.Çünkü eski ustalarımız farklı düşünerek işlerini yaparlardı diye düşünüyorum.Ancak eklemeden geçemiyeceğim.Uzun yıllar ustayım diye geçinen ustalarımızın bir eve neden doğru dürüst mutfak,tuvalet ve banyo yapmadıklarını da ayrıca düşünmedim değil.
-Herkes köyümüzde ilk defa hangi evde özel olarak mutfak banyo ve modern tuvalet yapıldığını az çok hatırlamaktadır.Çok eski olmamakla beraber birkaç hane bu işi halletti.Ne yazıkki hala köyümüzde ve civar köylerde eski usulde hayat devam ediyor...
-Bu anlamda bazı olumsuzlukların düzeltilmesi dileğiyle iş,öncelikle ustalarımıza ve yeni ev yapacaklara düşüyor.Tabi yeni evlerimiz betonarme olacağı için bunlar da hesaba katılıyor.Benim kastım ahşap evler içindi.Saygılarımla...