PARAGAF-220.....25.02.2011......CUMA PARAGAFINA HOŞ GELDİNİZ

[Muzaffer Mustafa Altuncu]

Muhtarım iyisin inşallah,

[İhsan Şahin]

GENÇ OSMAN DESTANI...

Genç Osman Dediğin Bir Küçük Uşak
Beline Bağlamış İbrişim Kuşak
Askerin İçinde Birinci Uşak
Allah Allah Deyip Geçer Genç Osman

Bağdadın İçine Girilmez Yastan
Her Ana Doğurmaz Böyle Bir Aslan
Kelle Koltuğunda Geliyor Kars'tan
Allah Allah Deyip Geçer Genç Osman

Bağdadın Kapısın Genç Osman Açtı
Düşmanın Cümlesi Önünden Kaçtı
Kelle Koltuğunda Üç Gün Savaştı
Allah Allah Deyip Geçti Genç Osman

Askerin Bir Ucu Göründü Van'dan
Kılıcın Kabzası Görünmez Kandan
Bağdadın İçinde Tozdan Dumandan
Toz Duman İçinde Kaldı Genç Osman


Alıntı

[Ahmet Üstünbaş]

Merhaba arkadaşlar, diyorum Kırıkhan' dan,
Kimi yazar Gölcük' ten, kimisi de Ordu' dan,
Trabzondan- Çerkezköyden, Kimileri de Of' dan,
Tam yirmibir otuzda, yoğunluk başlamıştır !!..

[Muzaffer Mustafa Altuncu]

Yadellerde buluşmak sanalda olsa güzel,
Sanki uzanıyor bak gizliden gizli bir el,
Konuşmak için çekin dostlar arası bir tel,
Ne güzel aramızda muhabbet başlamıştır.

[İhsan Şahin]

Bu yazıyı okuyun






Sevdirilen üç şey

Bir sohbet esnasında Resûlullah efendimiz, “Bana dünyâda üç şey sevdirildi: Güzel koku, zevcelerim ve gözümün nûru olan namaz” buyurdu.
Söz alıp Hazreti Ebû Bekr Sıddîk şöyle dedi: “Yâ Resûlallah! Bana da dünyâda üç şey sevdirildi:
1- Resûlullahın mübârek yüzüne bakmak.
2- Malımı, Resûlullahın yolunda infâk etmek, vermek.
3- Kızımın, Resûlullahın nikâhı altında bulunması.”

Hazreti Ömer bin Hattâb da şöyle dedi: “Doğru söyledin yâ Ebâ Bekr! Bana da dünyâda üç şey sevdirildi:
1- İyiliği emretmek,
2- Kötülükten men etmek,
3- Bir elbiseyi eskitene kadar giymek.”

Hazreti Osman bin Affân da şöyle dedi: “Bana da dünyâda üç şey sevdirildi:
1- Açları doyurmak,
2- Elbisesizleri giydirmek,
3- Kur’ân-ı kerîm okumak.”

Hazreti Ali bin Ebî Tâlib de; “Doğru söyledin yâ Osman! Bana da dünyâda üç şey sevdirildi;
1- Misâfire hizmet,
2- Yazın şiddetli sıcağında oruç tutmak,
3- Düşmanla savaşmak” buyurdu.

Onlar bu hâlde iken, Cebrâil aleyhisselam Resûlullaha geldi ve; “Yâ Resûlallah! Allahü teâlâ sizin sözlerinizi duyunca, beni size gönderdi. Bana, eğer dünyâ ehlinden olsam neyi sevdiğimi sormanı emretti” dedi. Bunun üzerine Resûl-i ekrem; “Neyi seversin yâ Cebrâil? ” diye suâl buyurdu.
Cebrâil aleyhisselam, “Dalâlette olanlara, yoldan çıkmış olanlara doğru yolu göstermeyi, Allahü teâlâya itaat eden ve O’ndan korkanlara yakınlık göstermeyi ve fakirlere yardım etmeyi severim” buyurdu.
Yine Cebrâil aleyhisselâm şöyle buyurdu: “Allahü teâlâ, kullarında üç şeyi sever:
1- Başkasının, Allahü teâlânın beğendiği işleri yapmasına imkân vermeyi,
2- İşlediği günahlara pişman olduğu zaman ağlamayı,
3- İhtiyâç hâlindeyken sabretmeyi.”
Lokman Hakîm buyurdu ki: “Söz gümüş ise, sükût altındır.” Bunun ma’nası şudur Hayırlı bir şeye dâir konuşmak gümüş gibi ve güzel olunca, şer ve kötülüğe dâir sükût edip konuşmamak, güzellik ve kıymet husûsunda altın gibidir. Buyuruldu ki: “Hakkı söylemek husûsunda suskun olup konuşmayan, bâtılı konuşan ve anlatan gibidir.”

[Hikmet Aksoy]

as coşkun bey evet hatrladım tabiki Allah'a Şükürr İyiyizz..Selametle iyi aksamlar...

[Ahmet Üstünbaş]

Çok teşekkür Altuncu, hal soranlar sağolsun,
Yaşımız olmuş yetmiş, buna şükürler olsun,
Çekilmez derdimiz yok, Allah' ıma hamt olsun,
Ufak tefek ağrılar, herhalde başlamıştır !!..

[Muzaffer Mustafa Altuncu]

Şükretmemiz gerekir nefes alıp veririz,
Haftada bir de olsa burada birleşiriz,
Yazarız ve okuruz bir güzel dertleşiriz,
Aynı düşünce ile yazışma başlamıştır.

[İhsan Şahin]

Söyleyemedim



Baharımda güller soldu
Gitti ömür ziyan oldu
Kirpiklerim yaşla doldu
Ağlayamadım

Herkes geldi bir şey dedi
İçin için beni yedi
Deli gönül dinlemedi
Susturamadım

Hayat benden çok şey aldı
Ahım gitti vahım kaldı
Azrail’im haber saldı
Okuyamadım

Kayıp olan benliğimi
Uçup giden gençliğimi
Deli gibi sevdiğimi
Söyleyemedim
Söyleyemedim
Söyleyemedim

[İhsan Şahin]

Nokta atışı yapsam, Trakya’nın bozkırından
Yalvarsam vaz geçer mi, bu defa kararından
Fazla naz usandırır, aşıkları canından
Emareler bire bir, çıkmaya başlamıştır

[Ahmet Üstünbaş]

Burada yazılanlar, kalıcıdır silinmez,
Nükteli yazıların, anlamları bilinmez,
Hepimiz ayrı yerde, gel desekte gelinmez,
Dörtlüklerle muhabbet, iyice başlamıştır !!..

[Muzaffer Mustafa Altuncu]

Bitmezmi şiirlerin ne zaman yazdın bilmem,
Ne kadar yazarsan yaz kıyıp onları silmem,
Karşılık bulmayınca dermisin acap gülmem,
Gizli gizli atışlar ne güzel başlamıştır.

[Ahmet Üstünbaş]

Yazması gerekenler, henüz meydanlarda yok,
Burada yazanlardan, yazmayanlar daha çok,
Hani daim derler ya, boş sözlere karnım tok,
Nasıl duyuracağız ? , PARAGAF başlamıştır !!..

[İhsan Şahin]

İp kırıldı bir kere, lime lime dağıldık
Gözden ırak düşenler, bir köşeye atıldık
Hayat harcadı bizi, çok ucuza satıldık
Ağlayıp sızlanmalar, şimdiden başlamıştır

[Muzaffer Mustafa Altuncu]

Sanırım Mahmut resim koyamıyor,
Allah bizi kurtarsın bu musibetten.