BAŞKA YOLUMUZ YOK

Site ilen ilgili onerilerinizi, tavsiyelerinizi ve isteklerinizi buradan bizimle paylasin...

Moderatörler: Muzaffer Mustafa Altuncu, Fatma Ozbilgi, Mehmet Aydinli

BAŞKA YOLUMUZ YOK

Mesajgönderen Bülent Altuncu » Cum Oca 12, 2007 5:58 pm

Düşündüm de geçen yıl bu zamanlar çocukca bir heyecanla siteyle yatıp siteyle kalktığımız zamanlardı. Kafelerde oturup saatlerce site için neler yapabiliriz de daha geniş kitlelere ulaşırız düşünceleriyle pembe hayallere dalıp evin yolunu tuttuğumuz günlerdi. Eve girip yemeği yedikten sonra zor düşerdik bilgisayarın başına. Önce site de neler olup bitmiş onu inceler sonra yine msn den görüşmelere devam ederdik, burada görüşemediğimiz uzaktaki arkadaşlarımızıda katarak.

Neydi bize bu şevki veren ? Çoğumuz sanal yolla iletişimle yeni tanışıyorduk ve bu imkanı bize sağlayan Osman Sarı’yı takdirle anıyorduk. Bunun aracılığı ile hem yakından tanımadığımız köyden tanıdık simaları daha yakın tanıma imkanı buluyor, hem kendimizi onlara tanıtma şansı buluyorduk, bir yandan da tamamen koptuğumuz yeni kuşaktan insanlarla ilk kez bu sanal ortamda tanışıyorduk. Kaç kişiye demişimdir “yav senin böyle biri olduğunu hiç düşünmemiştim, biz selam bile zor verirdik birbirimize, bak şu site ne güzel işlere yarıyor” diye. Aynı şekilde sözleri ben de kaç kişiden işitmiştim.

Belki artık etrafımızda ki insanlar da göremediğimiz ama bizde saklı kalmış değerlerimizi burada bulduğumuzdandı bu siteye tutkunluğumuz. Neydi bizi çevremizden ayıran ve köylülerimizle bir araya getiren ortak noktalar. Bir kere bizler tüm hücrelerimizle beraber doğaya her rakımdan bakmış insanlarız. Dünyaya ayakları yere basıpta bizim kadar yüksekten bakan insanlar çok nadirdir. Bu yüzden havalıyızdır, beğenmeyiz her milleti , yukardan bakarız hep

Resim

Belki, ani ve sert tepki verip kısa zamanda durulan ve süt liman olan insanlarız diğer insanlardan farklı olarak. İş çevrelerimizde bu tepkilerimizi yadırgayanlar olabileceğinden saklamak zorunda kalabiliriz. Ancak birbirimize nazımız geçer. Bunun için sitede gene bulduk birbirimizi. Ha de bakalum saldıran saldırana

Belki, hatalarını başkası söylese kabul etmeyen ama kendi hatalarıyla bilgece dalga geçecek kadar özgüveni olan insanlarız, ama başkaları bu durumu anlayamaz ve salak temel fıkraları olarak anlattırlar. Oysa bizim için fıkranın güldüğümüz yanı bile başkadır her zaman. Farklı bakış açımızdı belki de bizi sitede buluşturan.

Belki kullanmaya kullanmaya artık unuttuğumuz eski Türkçe veya Rumca kelimelerden birini Koskor Murat’ın bir türküsünde okuyunca dank ettik geçenlerde bir yerlerde kendimizi ifade edemeyişimizin nedeni. Beynimde yıllardır boş duran yeri bir kelimenin doldurmasıydı belki.Belki izlerinden çıkmaya başladığımız büyüklerimizin izlerini sürmek için yol açan Hasret Uygun bizleri de iz bırakacak şeyler yapmaya zorladı. Veya Köksal İbrahimağaoğlu’nun türküsünde ki mabeyinden ahıra düşüşü düşürdü bizi bu site ataşına. Başka bir türküsünde koşarak arkadaşının babasına sarılması benim de ona sarılmama neden oldu belki de.Veya Murat İbrahimağaoğlu’nun bir türküsünde Sarmaçtan şamprel ile Of’a inişi içimi serinlettiği içindi belki de. Sitenin her şeyi Sami bile anasayfada ki hizmetleri dışında uğramaz olmuş siteye, oysa güzel olan her yazının altına beğenilerini ve eleştirilerini bıkmadan usanmadan herkese yazmasıydı belki de bizi site de ”daim” kılan. Kim ne derse desin sitenin en ateşli sevdalısı da Huse idi, yanlışları oldu tabi ki hepimiz gibi ama ipini çabuk mu çektik acaba hatta bize bile bırakmadan o ipini çekti gitti. Bunlar gibi siteye büyük emekler vermiş isimleri yazmakla bitmez nice insanı burada buluşumuz muydu bizi buraya bağlayan.



Belki başkalarının ancak amcalarına duyabildiği yakınlığı bizler tüm köyün yaşlılarına duyacak kadar akraba kavramı geniş, bağları sıkı bir topluluktuk. Bu bağların yıpranmaya başladığını gördüğümüz halde biçare durup beklerken Osman Sarı’nın girişimi bizimde dört elle bu bağları onarma umudumuzu canlandırdı. Belki acemiydik hatalarda yaptık , belki bu bağları bizden iyi bilen büyüklerden yardım istemedik ondan, sebeb her ne ise fark etmez. Onaralım derken kopardıklarımızda oldu. Ama artık işi tekrar ele alıp bu bağları onarmaya, kopanları yeniden kurmaya mecburuz.

Üye sayımız 500’ün üzerinde ama siteye girip çıkanların sayısı 50’yi geçmiyor. 180 kişi olduğumuz günleri arar olduk. Bir an önce yapmak zorunda olduğumuz şey küsüp giden insanları bulup ortak hareket etmenin yolunu bulmamızdır. Başka da bi yolumuz yoktur. Temel taş maş da kalmadı gelin bu yapıyı tekrar ayağa dikelim sevgiyle, anlaşarak ve paylaşarak.

Resim


NOT: Yöneticilerden ricam en azından bu bölümden üye zorunluluğunun kaldırılması ve ilgili arkadaşların da yazıyı görmeleri, belki bir söyleyecekleri olur.
Kullanıcı avatarı
Bülent Altuncu
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 1533
Kayıt: Prş Ara 08, 2005 8:55 pm
Konum: Van (Erciş)

Mesajgönderen Dilek Aydınlı » Cum Oca 12, 2007 7:15 pm

Çok güzel bir yazı.Teşekkür ediyorum.Uzun zamandır sitede olmadığımdan pek çok şeyi kaçırmış durumdayım.Kim kime niye küstü haberim yok.Ama çok şaşırdım.Küsüp gitmenin pek doğru olmadığını düşünüyorum.Bu anlamda yazdıklarınıza sonsuz destek veriyorum.
Kullanıcı avatarı
Dilek Aydınlı
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 223
Kayıt: Prş Tem 27, 2006 4:15 pm
Konum: istanbul

ESRA SELÇUK

Mesajgönderen Esra Selcuk Kazancı » Cum Oca 12, 2007 8:58 pm

ELİNİZE,KOLUNUZA; EN ÖNEMLİSİDE FİKRİNİZE SAĞLIK!!!
BİR ÇOK AKTİF VE OLAYLARIN İÇİNDE OLAN, SİTEYE GÖNÜL VERMİŞ ŞUR'LUNUN AKLINDAN GEÇENLERE,BEYNİNİ TIRMALADIĞI SORUNLARA TERCÜMAN OLDUNUZ! SAĞOLUN!
AMA SIRA ÇÖZÜME GELİNCE ÇOK KISITLI KALIYO ÇABALAR SANIRIM! HERKES KENDİNCE HAKLI VE KENDİNE KAPALI!! DEDİĞİNİZ GİBİ YAPIMIZDAN KAYNAKLANAN BİŞEY BU BÜYÜK İHTİMAL :wink: KİMSE SENDE HAKLISIN DİYEMİYO VE KENDİNDEN ÖDÜN VEREMİYO! BUNDAN DOLAYIDIR Kİ GİDENİ GERİ GETİREMİYO KİMSE!!!
AMA İNANMAK İSTİYORUM;
ŞURLULAR GEÇTE OLSA BİR YÜREK OLMAYI BAŞARACAĞIZ DEĞİLMİ?!!
Kullanıcı avatarı
Esra Selcuk Kazancı
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 474
Kayıt: Çrş May 03, 2006 8:04 pm
Konum: TRABZON

Mesajgönderen Şemsettin Hamsici » Cum Oca 12, 2007 10:09 pm

ewet bir önemli baslık daha BÜLENT ALTUNCU abimizden geldi bülent abinin,fatma ablanın yazılaına katılıyorum bende cok özledim sitede cok aktif olan insanları görmek simdi mesela bi paragafımız wardi en son yarım saat önce bıraktıgımda 2 sayfa olmustu bi hafta cogalıp bir hafta dagılmamalıyız gecen hafta cok kisiydik güzel gecti ama bu topluluk sadece paragas icin olmamıs bu siteye yeni üye olan bi abimiz war internette sörf yaparken bizimn siteyi görmüş bakmıs güzel bir toplum aile gibi bir site işte biz bunu basarmalıyız tek bir yürek olmayı basarmalıyız bu sitede darılma,gücünme,kacmak olmaz olmamalı ha arada oldu kızısmalar küsmeler siteden atrılmalar simdi tek bir işimniz war tek bir yürek olup siteden ayrılan abilerimizi arkadaslarımızı geri getirmek baslık icin BÜLENT ABİ COK TESEKKÜR EDİYORUM SANA...



SAYGILARIMLA...
Kullanıcı avatarı
Şemsettin Hamsici
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 1767
Kayıt: Pzr Nis 30, 2006 1:36 pm

Mesajgönderen Misafir » Cmt Oca 13, 2007 3:10 am

Yönetimden her kim okuduysa, önerimi dikkate alıp bu bölümün isim ve şifre girilerek görülebilmesi zorunluluğunu kaldırmış. Kendisine teşekkür ederim. Ama bu yeterli değil onu da belirtmeliyim. Gerekli diyalog ortamını buradan veya başka yollarla kurmalarıda gerekmektedir. Sadece buradaki yönetime de değil gidenlere de aynı sorumluluk düşmektedir.

Ayrıca bu bölümün açılması misafir olarak girenlerede cevap yazma hakkı tanıyorsa, konu hassas olduğu için sadece üyelere cevap hakkı tanınsın, misafir engelli olsun. Zaten ayrılanların hepsi halen üye ve giriş yapabilirler.

İlgilenilmesi sadece beni değil bir çok insanı mutlu edecektir. Tartışmalara kaldığımız yerden değil, iyiniyetle açtığımız yeni bir sayfa ile başlayalım lütfen ve bu işi bitirelim artık.
Misafir
 

Mesajgönderen Bülent Altuncu » Cmt Oca 13, 2007 3:13 am

Derken ben misafir olarak göndermişim. Umarım engellenebiliyordur.
Kullanıcı avatarı
Bülent Altuncu
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 1533
Kayıt: Prş Ara 08, 2005 8:55 pm
Konum: Van (Erciş)

Mesajgönderen Mehmet Şahin » Cmt Oca 13, 2007 4:55 am

merhaba sevgili köylülerim.büyük dedem 1934 yılında çıkmış köyümüzden,google da buldum siteyi.hiç birinizi tanımıyorum ama herbirinizin köylüm oldüğünü bilmek bile çok güzel.sitede yazilan her şeyi(türkülerin tamamı hariç)okumaya çalıştım.

siz aslında birbirinizin değerini bilmiyorsunuz.


o yüzden sadece kavga etmekle (bir kaç kişi hariç) zaman geçiriyorsunuz.

hasret beyin bir yazısında okumuştum.diyorki 'biz asla birlik olamayız'.sadece o değinmiş,kimse desteklememiş yazıyla ama aslında herkes gönülden hasretle aynı düşüncedeymiş.


her neyse aslında KAVGA ETMEYİ BİLE BECEREMİYORSUNUZ.

dedemin anlattığı köye hiç yakışmıyorsunuz.
Mehmet Şahin
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 42
Kayıt: Sal Oca 02, 2007 9:51 am

ESRA SELÇUK

Mesajgönderen Esra Selcuk Kazancı » Cmt Oca 13, 2007 11:41 am

HERKESİN BİŞEYLER PAYLAŞMASI CEVAPSIZ KALMAMASI ÇOK GÜZEL! AMA BELİRTMEK İSTEDİĞİM BİŞEY VARKİ ÜYE GİRİŞİ OLMAYAN KİŞİLER OKUYABİLMELİ MUTLAKA BAŞLIKLARI,İÇERİĞİ! AMA KESİNLİKLE MESAJ YAZMA HAKLARI OLMAMALI BENCE! HEMDE HİÇ BİR BAŞLIĞA TEK KELİME DAHİ YAZILAMAMALI EN SAĞLAMI BU OLUR FİKRİMCE!!! BU HAK SADECE AD-SOYAD ÜYELİĞİ YAPAN ÜYELERİMİZİN OLMALI! AKSİ HALDE ÇOOK BÜYÜK KARMAŞALAR ÇIKAR DİYE DÜŞÜNÜYORUM!
AYRICA MEHMET ŞAHİN İN YAZILARINA KATILIYORUM BİZ TARTIŞMAYIDA BECEREMİYORUZ ŞURLULAR OLARAK :)
İYİKİDE TARTIŞAMIYORUZDA DYEMİYORUM AÇIKÇASI! KEŞKE TARTIŞMAYI BECEREBİLSEKTE Bİ UZLAŞMA SAĞLANSA!! BÖYLE OLUNCA KISIR DÖNGÜDE KIRIK OLAN BİR DİŞ YÜZÜNDEN KIRIYORUZ SAĞLAM OLAN ONCA DİŞİ DE!
AMA ŞU DA BİR KESİN Kİ; AYNI ÇATI ALTINDA KÜSLÜK OLAMAZ! NEREYE KADAR?
BU KÖYÜ TERKETMEYE KİMSENİN NİYETİ YOKSA KÜSLÜĞEDE NİYETLERİ OLMAMALI DİYE DÜŞÜNÜYORUM!
BARIŞ DOLU GÜNLERE KAVUŞURUZ UMARIM!!!...
Kullanıcı avatarı
Esra Selcuk Kazancı
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 474
Kayıt: Çrş May 03, 2006 8:04 pm
Konum: TRABZON

Mesajgönderen Bülent Altuncu » Çrş Oca 17, 2007 3:12 pm

Görünüyor ki ilgilenmesini umduğum arkadaşlardan bir ses çıkmayacak. Oysa bir yıldır tartıştığımız konulardan büyük bir ihtimalle hiçbir haberleri olmayan gençler çağrımı duyup yanıt verirken olayın içinde olan insanlardan hiçbir yanıt gelmemesine şaşakaldım. Tartışmaların dışında olup da halimizi görüp birlik birlik diye diye dilinde tüy bitenlerin de bir kez daha olsun “birlik” dememekteki ısrarlarını görünce, birlikten ne anladıklarını şimdi düşünür oldum. Halbuki yukarda ki yazıyı tüm içtenliğimle ve yalvarırcasına yazmıştım ve yaptığım öngörüşmeleride hesaba katarak bu son çağrıdan sonra bu işi burada hallederiz diye düşünmüştüm. Çağrımı gereksiz bulsanız da size yalvarırcasına çağrıda bulunan birine en azından “ kardeşim zahmet etme, bu iş olmaz” deseniz ne demek istediğinizi anlayacaktım ama şimdi sadece dondum kaldım.Tekrar düşündüm.

Demek istediğinizden anladığımı açıklamadan önce şunu belirtmeliyim.Bu konuyu tekrardan açmamın nedenlerinden en önemlisi şudur. Gerek direk, gerekse dolaylı olarak işittiklerimden, sitenin sanki belli bir grup insanın elinde olduğunun düşünüldüğünü gördüm. Yok mahalli, yok siyasi falan ayrımlar. Gerçekte ise burada kalanlardan çok buradan ayrılanlar homojen bir yapı oluşturmaktadır. Dolayısıyla ne geçmişte ne şimdi ne de gelecekte site hiçbir şekilde belli başlı bir grubun malı olarak düşünülmedi . Site sadece üyelerinindir ve burada bulunmayanlardan hareketle değil buradaki üyelerden hareketle kimin olduğu tanımlanabilir.Bu noktadan hareketle de site şurlu gençlerindir diyebiliriz. Diğer tanımlamaların gerçekçi dayanaklarının olduğunu kimse söyleyemez. Aslında bunu tekrar tekrar yinelemenin de anlamı yok çünkü daha önce de kaç kez söylendi de, yazıldı da. Benim istediğim sadece bizim kuşaktan olan insanları ayırmadan sitede bir arada tutmak. Bu insanlarla aynı düşüncede olmamıza gerek yok ,ki zaten aynı düşüncede olan insanlarında şu ana kadar sitede bir birlikteliği olmamıştır. Birlikte hareket edilmese de aynı site içinde olmanın kimseye bir zararı da olmamıştır. Aksine ne kadar çok olursak o kadar çok düşünce ve o kadar çok paylaşım olacaktır. Sonuçta site daha canlı olacak, ne kadar hırgür olsa da zaman içinde insanlar birbirini daha yakından tanıyacak ve sanal iletişimden kaynaklanabilecek yanlış anlaşılmalar da gittikçe azalacaktır.

Şu ana kadar herhangi bir yanıt gelmemesini kısmen kendime de bir tepki olarak algılayıp özeleştirimi yapmak istiyorum. Kısmen diyorum çünkü benle iletişimde olanların benim her zaman birlik için çabaladığımı ve bir yıl içinde ki iki ayrılmamda da en ufak bir çıkar ilişkisi veya grup ilişkisi düşünmediğimi bilmemeleri imkansız. Benimle iletişimi olup da tersini düşündüğünü söyleyenlerin sadece niyetlerinden kuşku duyarım. Ama bunların dışındakilere niçin ayrılıp geri döndüğümü açıklayacağım.

Siteden ilk ayrılmamın nedeni köy adına olan bir sitenin herhangi bir kişinin özel malı olmaması gerektiği düşüncesinden hareketle dernek , muhtarlık gibi bir tüzel kişiliğe devredilmek üzere daha kaliteli daha profesyonel bir site kurulması girişimini uygun görmemdi. Ki o dönem daha internetle yeni tanışmıştım, bu tür işlerin ne kadar masrafla nasıl kurulduğundan ve ne tür getirileri olabileceğinden haberim yoktu.Her üyesinin söz sahibi olduğu, yönetimi üyelerinin belirlediği, gizli saklı işlemeyen, kaliteye önem veren bir sitenin kurulmasının kimseyi rahatsız etmeyeceği hatta şu an ki sitemizin de bu işe sıcak bakacağı ve böyle bir oluşumla bütünleşmekte bir problem yaratmayacağı düşüncesi ile sahinkayalari.com un kurulmasına katkıcı oldum. Zaman düşündüğüm gibi olmadığını gösterdi. Her iki taraftan da bazı insanlar birlik olmaktan vazgeçip, bir an evvel bu durumu ne şekilde tanımlayıp insanları bölüp küçükte olsa sağlam bir gurup oluruz düşüncesi ile kafaları karıştırıp olayı özünden saptırdı. İnternetle daha yakın tanıştıkça gördüm ki Türkiyenin her köyünün en az bir sitesi zaten varmış, bazılarınınsa birden de fazla. Ve bu sitelerin hepsi de bu işi ilk akıl edenlerin mülkiyetinde. Ve ne bir köy sitesi sahibi bu işten zengin olmuş, ne de bu sitelerden hazırlanmış bir kitap veya dergi kitapçı raflarından yabancılar tarafından kapışılmış. Bu olayı abarttığımızı düşünmeye başladım. Olmayacak iş değildi şahsa ait olmayan ve demokratik bir köy sitesi kurmak( belki ilkte olabilirdi) ama bu düşünceye herkesten önce sıcak bakacak arkadaşlarımın dahi ilgi göstermeyip sahinkayakoyu.com da kalması tekrar dönmeme neden oldu. O dönem şunu da dedim; evet ben gene derneğe ait bir site kurulması taraftarıyım (hala da öyleyim) ama böyle bir site benim bir şey paylaşamayacağım bir ortamsa ne işim var orda, özelde olsa beni anlayabilen ve geçmişten beri ortak biçok şey yaşadığım arkadaşlarla aynı yerde olurum, altı üstü sanal bir iletişim bu.

Siteden ikinci ayrılışımsa emek verip yazdığım bir yazımın silinmesinden hareketle, tamamen site de yanlış giden bazı şeylerin düzeltilmesi için bir tepkiydi. Sitede yöneticilik yapan insanların siteyi yakın takip etmeleri gerekir. Kimin ne emek verdiğini bilmesi gerekir. Emek veren insanların korunması gerekir. Yönetimdekiler sitede ilgi gören kişileri sevmese de , beğenmese de, okumasa da üyelerine saygısı gereği onlara dokunmaması gerekir. Yoksa üyeler sorar ona nerde bu adamın yazısı diye. Çünkü bugün onunkini sildiyse yarın kendininkini siler. Ayrıca yönetimden biri değil hepsi ortak hareket edip siler bir yazı silinecekse, yazı silinir ama buna tüm yönetim ortak yanıt veremezse zaten yönetimde de bir sıkıntı var demektir. Bütün bunlar bir tarafa yazısı silinen kişi de yönetimden biri ise kabul edersiniz ki yönetim çok da huzurlu değildir. Böyle bir ortamda yönetimin olmasa da üyelerin yarın kendilerinin başına da gelebilir endişesi ile bana destek vereceklerini umarak sizmisiniz benim yazımı silen bundan sora da silin silebilirseniz diyerek diğer yazılarımı da kendim silip ayrıldım siteden. Şimdi bu noktada bana kimsenin kırgın olmaya hakkı yok.Kırgın olacak biri varsa o da benim. Sizler beni savunmayacaktınız tepki vererek, kendinizi ve siteyi savunacaktınız. Olması gereken akıllı, demokratik ve çağdaş tepki bu olmalıydı ama birkaç genç dışında hiçbir tepki olmadı. Genel bir tepki beklerken bunu bulamamaya şaşırdım ama üzülmedim.Ama eğer o beklediğim tepki olsaydı bugün sitemiz çok daha farklı bir yerde olurdu.Üzüldüğüm şey yıllardır beni tanıdığını sandığım insanlardan bazılarının haklıda olsa birbaşkası için kötü kişi olmaya gerek görmeyen bencil tutumları oldu sadece. Yönetimde değişiklik yapılması ve yazılarımın silinmeyeceğinin garanti edilmesi üzerine tekrar siteye dödüm.

Arkasından konuştuğum iki insan olmuştur bu süreçte (yüzlerine de her zaman diyebileceğim şeyleri sadece o an orada bulunmadıkları ve konu oldukları için söylemişimdir) biri Huse diğeri Cevdet Durgun. Siteye emekleri olan bu insanlarla hiçbir zaman aynı düşüncede de değilim ve yönetici olmalarına da taraftar değilim. Ama niçin benim gibi bir üye olarak sitede düşüncelerini ve paylaşımlarını sürdürmesinler ki, hiçbir iletişimim olmasa da sitede bulunmalarından mutlu olurum.

Amatör bir köy sitesiyiz ve bunun sonucu buna benzer sorunlar belki gene de yaşanacaktır. Şu halinden de memnun değilim. Ta başta dediğim demokratik ve profesyonel bir siteye de dönüştürebiliriz sitemizi. Ama her şeyden önce birlik olup burada herkesin fikrini söylemesi gerekmektedir. Bütün kırgınlıkları bir tarafa koyup yeni bir sayfa açıp tekrar başlamalıyız. Sitenin birliği demek herkesin birbiriyle sarmaş dolaş olması demek değil. Nasıl nüfus dairesinde aynı defterdeysek ve sorun olmuyorsa, internet ortamında sorun olmadan bir arada olabiliriz. Ama o defter hepimizin bu dünyadaki ilk ve son adresidir unutmayalım.
Kullanıcı avatarı
Bülent Altuncu
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 1533
Kayıt: Prş Ara 08, 2005 8:55 pm
Konum: Van (Erciş)

Mesajgönderen İlkay Güvercin » Çrş Oca 17, 2007 10:34 pm

Mehmet Şahin kardeşim dedesinin gavgalarını pek dinlememiş galiba.En azından şu an sanal alemde tartışma var.O dönemlerde millet birbirini ölesiye dövüyordu.Olayları tam kavrayıp dedesinin köylülüğüne yakışıp yakışmadığımızı ondan sonra karar versin.Selamlar
Kullanıcı avatarı
İlkay Güvercin
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 566
Kayıt: Çrş Kas 02, 2005 1:47 pm
Konum: kütahya

Mesajgönderen Serkan Birinci » Çrş Oca 17, 2007 11:03 pm

sevgili doktor,
bir hoşgeldin diyeyim evvela. Dönüşün NTV deki " İŞTE O AN" programı misali resimlerle süslediğin hüzünlü anlatılarla gösterdi kendini yine.

çok şey söylemeyeceğim yazdıklarınla ilgili. Ancak en iyi yaptığım işlerden birini yineleyeceğim ve bir iki eleştiri ile katkı ve kanaatlerimi ifade edeceğim.

1. sini bilmem ama 2. ayrılışta "NÜFUS DAİRESİNDEKİ DEFTER"DEN silip gittiklerini konduramadım sana. yine manzara resimleri ile anlattığın dağ ve yayla kokusunu burnumuzu kırıp almaya hakkın yoktu diye düşünüyorum...

soğuk bir tokalaşma veya bir sülüet görüntüsünün ötesinde ruhunun derinliğine kadar kimi köylüleri tanıma imkanı verdi bu site bana da. hangi cilt numarasında, hane numarasında KÜTÜĞE KAYITLI olduğunu hala bilmediğim insanlardı bi kısmı. kimi tanıdığı zannetiklerimin de farklı yönlerini gördüm. süliet olarak gördüklerimi tanıdım. ama en çok da SAMİMİYETİ elden bırakmayan, ÖNYARGILARI, bir takım anlamsız hesapların içinde olmayan insanları görmek mutlu etti beni.

uzatmayayım benim de kendini ifade edişlerini sevemediğim insanlar oldu, hala da var.Ama AYNI DEFTERDEYİZ. Bi de insan ankara bürokrasisinde maslatı idareyi öğreniyor mecburen..:-)

Bu birliktelik teranesi konusundaki ısrarı da anlayamıyorum doğrusu. bu sanal alemde insanların özlemlerini, öfkelerini, şaşkınlıklarını, eğlencelerini paylaşmasından daha fazla bir şey beklemek çok da anlamlı gelmiyor bana. hele profosyonellik beklentisi bence yersiz.

zira bu kapı "GÖNÜL KAPISIDIR" misali, arzu ve istekle insanların bir şeyleri paylaşmasının zemini bu site. belki (kesin öyle aslında) bu vizyonun algılaması herkeste farklı. kimi yüreğini açmış, sevdalarını paylaşıyor kimi takiyecilikte ısrarda........

e manzara bu olunca demokratik tepki, refleks gibi kavramlar kadük arzu, heyecan gibi duygular da körelmeye mahkum oluyor.

artık kim ne yazmış diye değil, okunmaya değer bişe varmı diye bakıyorum siteye açıkcası. sanırım bir de görsel medyanın "yüz eskimesi" tabiri misali aynı RAHVAN'LIKTA gidince hele de "peke sohbetleri" farklı yüz arar oluyor insan.

neyse işte malzeme bu, bu malzemeden saray sofrası donanmaz. olsa olsa bi KARIŞIK YEMEK belki. oda karın doyurmaz. her lezzetten tatlı, tuzlu azıcık işte.....

ama devir idare devri. MASLAHATI İDARE

saygı ve sevgilerle..........
Serkan Birinci
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 260
Kayıt: Cum Eyl 16, 2005 7:18 am
Konum: Ankara

Mesajgönderen Cengiz Selimoğlu » Prş Oca 18, 2007 8:39 pm

Mehmet Şahin köye yakışıyozki halen bu köylüyüz özümüz,sözümüz,bu köy ne derk ettik nede ettirildik.Ne yi becerebildiğimizide görmek istersen çık bu yaz bizim misafirimiz ol gel köyünü ve köylülerinle tanış.Bizim kavgayla işimiz olmaz haklısın aslında o yüzden kavga etmeyi beceremiyoz.Yeri geldiğinde birimiz hepimiz hepimiz birimiz oluruz.Sevgili Mehmet budur bizi farklı kılanŞahinkayalı olmanın ayrıcalığıdır bu yazdıklarımı hissetebilmek için yaşamalısın köyünü çok azda olsa.Bizim dostluklarımızda muhabbetlerimizde daimdir.Mehmet kardeş sen içini ferah olsun evet o dediğini beceremeyiz biz kavga doğamıza aykırı.Sana hiç komarlık rüzgarı vurmamış sen hiç kemerin suyunu içmemişsin,sen hiç çormalukta top oynamamışsın,sen hiç palestarlarda horom etmemişsin,sen hiç sabah ezanı ile paragaftan çıkıp sıcaksularda uyumamışsın,ve en güzelide yazın 35 derece sıcaklıkta akifin gölünde hiç yüzmemişsin senin aslında bizi anlaman için vakit çok geç
Kullanıcı avatarı
Cengiz Selimoğlu
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 520
Kayıt: Pzt Nis 10, 2006 3:32 pm

Mesajgönderen Osman Nuri Sarı » Cmt Oca 20, 2007 12:21 am

sevgili arkadaşlar

Çok uzun zamandan beri yazmak istiyordum ama bir türlü müsait olamadım. Hem yazılıların sıklığından hem de başıma gelen talişhsiz bir olaydan ötürü. Ancak kendime gelebildim. Bu nedenle sizlerden özür diliyorum.

2005 yılında kurmuş olduğumuz www.sahinkayakoyu.com sitesi ile kısa zamanda büyük başarılara imza attık. O zamanlar bizimle beraber olan ve siteden emeklerini hiç esirgemeyen, sitemizin tanınmasına katkıda bulunan değerli arkadaşlarımız belli bir süreden sonra gerek hissi, gerek yanlış anlaşılmadan dolayı aramızdan ayrıldılar. Bu ayrılma sürecinin ardından bu arkadaşlarımızla uzun uzun konuşmalar yapıldı. Burada bu konunun ayrıntılarına girmeyeceğim. Ama sonuç itibariyle bu ayrılan arkadaşlarımızla hala bir araya gelemedik. (Aslında hepsi ile gerek telefonda gerek msn de sürekli görüşüyoruz. Dostluğumuzda en ufak bir değişim olmadı. Bu da bizim birbirimize candan ne kadar bağlı olduğumuzun kanıtıdır.) Ben buradan tekrar bir seslenişte bulunmak istiyorum:
Sevgili Şahinkayalı Kardeşlerim.

Bu site kurulduğundan beri hakkımızda söylenmedik söz kalmadı. Sağcı dediler, solcu dediler, komünist dediler, adam kayırıyor dediler, siteyi diktatör gibi yönetiyor dediler, aşağı-yukarı ayırımı yapıyor dediler, siteden maddi rant sağlıyor dediler.....Dediler de dediler.... Desinler. Biz bunların hiç birine kulak asmadan çalışmaya devam ettik. Sonuç olarak bugünlere geldik. (Trabzon ve köylerinde forumuna bu kadar çok yazı yazılan başka bir site yoktur.) Ama ne acıdır ki sitenin kurulma amacına hala ulaşamadık. Şimdi ben burdan daha önce bizimle beraber olan ve şu an aramızda olmayan değerli büyüklerime ve yaştaşlarıma seslenmek istiyorum. Ayrılmanızda benim en ufak bir sebebim olduysa sizlerden özür diliyorum. Lütfen bu seslenişimi duyun. Gelin hep birlikte olalım.

Sonuç olarak bu site ne sağcıların, ne solcuların, ne aşağının ne yukarının ne de osman nuri sarı ve yönetici arkadaşlarının sitesidir. Bu site tüm Şahinkayalı hemşehrilerimizin sitesidir. Bu site artık bizden çıkmış tüm Şahinkayalı dostlarımıza mal olmuştur. Bu nedenle herkes üzerine düşen görevi yapmalı diye düşünüyorum.

"GELİN DOSTLAR GELİN BİRLİK OLALIM."

SAYGILARIMLA
Kullanıcı avatarı
Osman Nuri Sarı
Site Yönetim
Site Yönetim
 
Mesajlar: 500
Kayıt: Prş Eyl 08, 2005 12:11 am
Konum: samsun

Mesajgönderen İlyas Hasret Uygun » Pzt Oca 22, 2007 5:18 pm

Simdi biz buraya bir seyler yazmamiz lazim.
Ama ne yazalim.....
Himmm.....

Ne yazalim derken simdi eeee ,,kem kum, hiii, nasil bir sey olsun,,,,

Simdi iyisimi Ilkay Guvercin e takilalim.
Cunku o cevaplari yumusak yazar.
Bizi kizdirmaz.
Hatta sert cevap vermek yerine bir sey yazmaz.
Ama buda fazla heyecenli olmayacagi icin Vallahi degmez.
Bos ver Ilkay a bir sey yazmayalim.

O zaman kime yazalim????
Bulente yazalim.
Ama ona da yazarsak simdi bir suru paragraflar dolusu seyler yazacak.
Onu da okumak zor olacak.
En iyisi biz onada yazmayalim.
Simdi otur onu oku uffffffffff....Zor is.
Hele bizim icin!!!
Okumak ooooooo sen kimden ne istiyorsun.
Okumak bizim isimiz degil....

Eeee
Kime yazacaz.?
Ha tamam.
Osman a yazalim...
E yazalim ama oda simdi okur okumaz hemen atlayacak karayemise.
Sanki onu anlamadigimizi tahmin edecek.
Anlamamiz icin daha da bagiracak.
Ne de olsa yusuf un kuzeni da.
Simdi onu da bagirtmayalim diyorum.
Onu da gectik...

Kime yazalim????
Hala sorumuz guncelligini koruyor.
O zaman dusunmeye devam edelim kime yazabiliriz diye....
Haaahhh tamam buldum.
Serkan a yazalim.
Ama bize soz vermesi lazim.
Bizim bu yazdiklarimizi amerika ile emperyalizm ile iliskilendirmeyecek.
Ne dersiniz soz verir mi?
Soz versede biz ona inanalim mi?
Iyisimi inanmayalim.

Eeee kime yazalim?
Doktor lara yazalim.
Ya kardesim onlarda karabatak gibi bir batip bir cikiyorlar.
Bari doktor olarak uye olsalardi da herkes o isim altinda yazsaydi.
O zaman ancak bir sureklilikleri olurdu.
Yani onlarida es geciyoruz demekki.
Eeee ne oldu bizim sorumuz ...
Gene cevapsiz kaldi.

Kime yazacaz?
Tabii canim....
Buldum.
Fatma Ozbilgiye yazalim.
Tamamda ona ne yazacagiz?
Hanimcagizin herseyi dogru.
Geleli beri burdan cikmiyor.
Ne yazalim ona?
Ona da yazacak bir seyimiz olmadigi icin yazamiyoruz.

Nee?
Cevdet emi yazalim?
Ola o nerdedu?
Okurmi buni?
Okur okur ama cevap yazmaz.
O zaman bizde yazmayalim.

Eeee
Kime yazacagiz peki?
Haaa onuda tanimiyoruz ama.
Yuzunude goremiyoruz.
Sislerin icinden belli olmuyor.
Hakikaten mechul kalmis.
Tanimadigimiz adama bir sey yazamayiz.
Kusura bakmayin.

Kime Murat Atalay ami?
Simdi oda alacak bir kutuphaneyi buraya kopyalayacak.
Ondan sonra gel onu oku!
Sonra basla dusunmege hakkikaten bunlari omu yazdi diye otur agla!
Olmaz

Muzaffer amcayami?
Yahu simdi yasli basli adami buraya niye soktunuz canim???
Biz simdi sayacagiz sovecegiz.
Adama ayip olur Vallahi!!!
Adamcagiza uc paralik saygimiz var onuda berbat etmeyin yahu.
Olmaz olmaz.
Yahu olmaz dedik yahu
Olmaz.

Hangi cengiz?
Ha selimogli
Oda simdi haman arayacak Aydinli mehmet i.
Ola boyle boyle oldu diyecek.
Aman ola bir guzel cevap vermemuz lazim diyecek.
Mehmet te hemen anasayfadaki kosesinde bizi fahs edecek.
Bosver yahu dertsuz basuna ismi alacasun.

Kime?Kime?
Koksal a,huse ye? murada? ozsoy a? sami ye? Koskora? hemi?
Olar nerdedu?
Burdamiduler?
Ne zaman geldiler?
Hic duymadum gelduklerini.
Vallahi olara yazilur.
Ama.
Tabii amasi var bu isun.
Bir kere Murat turkiler ile aguzumuza .....
Koksal hele bu isin bir sosyolojik tasvirini yapmasin berbat oluruz.
Huse da illaki yonan parmagi vardur der.
Bir kere koskor haman bir virgul koyarki kaldir kaldirabilirsen.
Ozsoy agabe zaten sol ile bir vurdimi tamam....

Yahu birde beni dinleyin yahu.
Niye illede birilerine bir sey yazacagiz.

Burasi forum.
Iyisimi foruma yazin
Olsun bitsin.

Hasret UYGUN
MOSKOVA
Kullanıcı avatarı
İlyas Hasret Uygun
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 511
Kayıt: Cum Eyl 16, 2005 12:53 pm
Konum: Moskova

Mesajgönderen Cengiz Selimoğlu » Pzt Oca 22, 2007 7:17 pm

Sevgili hasret abi çok güzel ya ne güzel sıraladın nerden geldiler aklına :D Merak ediyomda sen kimseyi aradınmı bunları yazarken benim tlf kapalıydıda :) Olması gereken bu yazalım bakalım umarım okuyan bulunur yazdıklarımızı.Trb zondan olduğun yere kucak dolusu sevgi ve saygılar
Kullanıcı avatarı
Cengiz Selimoğlu
Sitenin Sahipleri
Sitenin Sahipleri
 
Mesajlar: 520
Kayıt: Pzt Nis 10, 2006 3:32 pm

Sonraki

Dön ÖNERİLER - İSTEKLER.

Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 1 misafir

cron