
Şaban abiden yürüyüşümüze başlayacağımız noktadan ayrılış anımız. (Hopşera Köyü)

Yolumuz uzundu yürümeye başladık.



İlk etapta keyifler yüzlerden okunuyordu.







Yürüyüşe devam ederken bir yandan fotoğraf çekmeye de devam ediyorduk.


İlk mola verdiğimiz yer Hopşera Köyü, Dernekpazarı yol ayrımı.



Hopşera Köyünden Dernekpazarı Manzaraları

Direklerdeki fincanların üzerindeki kar çok heybetli duruyordu.





Artık yürümek çok zorlaşmıştı. Şerif kardeşimin yüzünde zorla bir tebessüm olsa bile, İlker dostumun içi dışına vurmuştu




Rakım yükseldikçe yürümemiz bir o kadar zorlaşsa bile manzara dudak ısırtıyordu.



Hem yokuş yukarı, hemde diz seviyesindeki karı bu şekilde yararak yürüyorduk.

Yürüyüşümüz esnasında zevkle çekmiş olduğum fotoğraflarımdan bir tanesi.


Ekip tıkanmıştı artık. Aramızda en gencimiz olan Şerif kardeşim salı verdi kendini...

İlker dostumun halide pek iç açıcı değildi.

Uzun zaman sonra yürüyüş hamlatmıştı beni, adım atacak medarım kalmamıştı ve hava şartları gözümü yıldırmıştı.

Zirveye çıkmamız için durmadan yürümemiz gerekiyordu. Öylede yaptık.



Yorulmuştum Çaykara / Soğanlı tabelasını görünce bir an geri dönmeyi bile düşündüm.

Güneş kısa zamanlı kendini göstermeşti hal böyle olunca ortaya bu fotoğraflar çıktı.


O viraj senin bu viraj benim acep yanlış yoldamıyız?
Derken ilker dostumla yer göstererek tahminde bulunuyorduk.


Nihayet mezarlıklara gelebilmiştik



Azda olsa bir nefeslendik. Şerif kardeşim şekilde görüldüğü gibi gayet dinç.

Mezarlık etrafında müthiş bir çalışma yapılmıştı. Duvarlar,
dinlenme bölümü ve çeşme takdire şayandı.
Herkim sebep olmuşsa yeri ve mekanı Cennet olsun.

Bu rampanın ardından şok olmuştuk.




Uzaktan sanki bir hayvanın siper almış hali gibiydi.
Yaklaştığımızda çok şaşırdık Kurtların parçalamış oldukları bir domuzla karşılaştık.
Bu hayvanı eğer ateşli bir silahla öldürmüş olsalardı sitede yayınlamayacağımı bildirmek isterim.

Sessiz sakin yürümeye devam ettik


Sessizlik bir an bozuldu
Şerif kardeşim abi kurt gelirse ben boğazına sarılırım gerisini siz halledin

İlker dostum, yok kaçun, ağaca çıkın, kazağunuzi çıkarun yakun, tütsiden hoşlaşmazler


Paylaştık bir simiti üç kişi

Kestane kumuşinun yukurduği yükü ağırdı.




Doğa ve yol boyunca karın ablukasında kalan ev görüntülerini zevkle seyrettik.

Benim bacaklarım iflas etmişti.
Gözler kendin ettin kendin buldun edasıyla çevrildi üzerime.

Nihayet Lahurt görünmüştü.
Bir yandan da kar yağışı ve karanlık bastırmaya başlamıştı.






Lahurt'un düzüne çıkmıştık.
Keyifle seyrettik atramızı. Fotoğraf ve video çekimleri yaptık.





Lahurt'tan Kaskarobağlo yol ayrımı.


Zirveye çıkmanın zevkiyle objektife el sallayışım.

Şahinkaya Köyü sınırlarına girince kar daha da yükselmişti.




Manzara dehşetti.


Karanlık, Tipi ve dizlerimizin üzerine çıkan kar yıkmıştı bizi.

"ŞEHİTLER ÖLMEZ" yazısını bağırarak haykırdık.


Şahinkayaları heybetle seyrediyoru etrafı.







Hava epeyce karardı ve kesman yollara girdik. İlker gözden kaybolmuştu.
Şeriflede aram epey açılmıştı. Bense hala fotoğraf çekiyordum.
Kahrolsun içimdeki fotoğraf çekme sevgisi









Nihayet kavuşmuştum onları. Bir yandan da ilker dostuma söyleniyordum.
Ben daha habu yoldan inmemişidum aşağıya. Dalmıştık ormanın derinliklerine.
Gulunguvaris olmaktan bir hal olmuştum.


Şahinkaya Köyü Feğmenos mahallesine bir bakış.

Hava kararmıştı ama biz hala yolu bulamamıştık.

Nihayet yolu bulmuştuk.

"Rakan Pasafkası" bu fotoğraf sana

İlker ÖZER dostumun malikanesi, hızlı zamanlarımızın paragaf yeri.

Zorlu bir serüven bitmişti. Keyifle son kare fotoğrafı çekildik
Sağımda Şerif KAZANCI, solumda ilker ÖZER, geriye bir ben kalıyorum

İntikalimizin gizli kahramanı Şaban abiye teşekkürler...

Bir sonraki gün yürüyüşün verdiği keyifle Trabzon'a dönerken Çaykara'nın gülü
Murat'la vedalaşma anımız.

Alıntı: wWw.ForumCaykara.Com